• 29 September 2017, Friday 19:38
Prof. Dr. KemalKocabaş

Prof. Dr. Kemal Kocabaş

Tanıklıklarla Beşikdüzü Aydınlığı

Haftada Bir / Prof. Dr. Kemal KOCABAŞ kekocabasgmail.com

“Okulun pınarından su içtim avuç avuç / Enstitüler babası, yaşasın Hakkı Tonguç / Gemim geliyor gemim, aceledir acele / Bir mektup yazacağım Hasan Ali Yücel’e”

(Beşikdüzü Köy Enstitüsü öğrencilerinin sözlerini yazdığı ‘Sis Dağı Horonu’ndan …)

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED), Köy Enstitüleri kültürel mirasının gün ışığına çıkması, gelecek kuşaklara aktarılması anlamında 2001 yılından beri eğitsel - kültürel çalışmalar yapıyor. Dernek, şimdiye değin “Ortaklar, Kızılçullu, Kepirtepe, Savaştepe, Gönen, İvriz, Düziçi, Cılavuz, Hasanoğlan” Köy Enstitülerini tüm boyutlarıyla irdeleyen kitaplar yayımladı. Yaklaşık iki yıldır Beşikdüzü Köy Enstitüsü ve yarattığı toplumsal algılar ile ilgili kaynak araştırması, söyleşi ve tanıklıkları almaya çabaladık. Bugün son düzeltileri ve kontrolü yaptıktan sonra iki yıldır çalıştığımız, yayına hazırladığımız “Tanıklıklarla Beşikdüzü Aydınlığı” adlı kitabımız matbaaya gönderildi. Bir hafta sonra YKKED yayını olarak raflarda onurla yerini alacak. Bu kitabın amacı, 1940 - 1954 Beşikdüzü Köy Enstitüsü, 1954 - 1974 Beşikdüzü İlköğretmen Okulu ve 1974 - 2014 Beşikdüzü Öğretmen - Anadolu Öğretmen liseleri dönemine ilişkin öğrenci tanıklıkları ve belgelerle Beşikdüzü gerçekliğini eğitim - kültür dünyamıza sunmaktır. Yaşadığımız günlerde hep birlikte acıyla tanık olduğumuz eğitimdeki karanlığa karşı 1940’lı yıllarda Karadenizli yoksul halk çocuklarının “iş, emek, imece, sanat ve üretimle” yarattıkları aydınlığı bu kitapla günümüze taşıyoruz.

2017 Türkiye, nitelikli öğretmen yetiştiremeyen, niteliğini tümüyle kaybeden, piyasalaşan, Cumhuriyetin akıl ve bilimden yana evrensel çizgisinden uzaklaşarak dinselleştirilen bir eğitim sistemi fotoğraflarını sergiliyor. Tüm bunlar yaşanırken Cumhuriyetin akıl ve bilimden yana ilerici kadrolarının 1940’lı yıllarda Anadolu topraklarında ulusaldan evrensele bir çizgide yaşama geçirdikleri Köy Enstitüleri gerçekliği günümüzde yol gösterici, aydınlık kazanım olarak geleceğe ışık saçmaya ve yoksul köy çocuklarının yaşamlarını değiştiren enstitü deneyimi, günümüz arayışlarında canlı bir referans olarak yerini onurla korumaya devam ediyor. YKKED önce Beşikdüzü Köy Enstitüsünün Kurucu Müdürü Hürrem Arman’ın Cumhuriyet Eğitim Devrimini tanıklıklarla anlatan çok değerli kitabı “Piramidin Tabanı”nı yayınladı. “Tanıklıklarla Beşikdüzü Aydınlığı” kitabı, Hürrem Arman’ın kitabı sonrası öğrenci tanıklıklarıyla Karadenizli yoksul köy çocuklarının yarattığı insanlaşma, özgürleşme destanını, enstitü gerçekliğini, eğitimin yaratıcılığını topluma sunmayı hedeflemektedir.

Beşikdüzü Köy Enstitüsünün aydınlık rüzgarları kapatanlara rağmen “Beşikdüzü İlköğretmen Okulu”nda da karşılık bulur. Öğretmenler ve mekan bu kültürü taşır. Bu kültür tüm olumsuzluklara rağmen “Öğretmen Lisesi” ve “Anadolu Öğretmen Lisesi”ne de bir biçimde yansır. Karadeniz kıyılarında, bir sahil kasabasında büyük bir emek, inanç ve tutkuyla üretilen bu aydınlanma projesinin öyküsü olan “Tanıklıklarla Beşikdüzü Aydınlığı” kitabını ülkemizin eğitim ve kültür dağarcığına, özellikle ülkenin içinde bulunduğu kaotik koşullarda sunmayı önemli bir görev saydık. Haziran 2014’te siyasal iktidar 299 Anadolu Öğretmen Lisesini kapatarak öğretmen yetiştirmenin orta öğretim bağlantısını ve Cumhuriyetin öğretmen yetiştirme geleneğinin son halkasını adeta sildi. Bu kitap, akıl dışı bu politikalara karşı bir itirazdır. Karadeniz’in yoksul köy çocuklarının yaşamlarını değiştiren Cumhuriyet projesi, Beşikdüzü Köy Enstitüsü, İlköğretmen Okulu, Öğretmen Lisesi tarihini günümüze aktararak nitelikli öğretmen yetiştirme arayışlarına katkıyı amaçlamaktadır.

On bölümden oluşan kitap bir belgesel niteliğinde. 664 sayfalık kitabın girişinde kurucularının, aydınların Beşikdüzü Köy Enstitüsü yazıları var. Sonra sırasıyla Köy Enstitüsü çıkışlılarla yapılan söyleşiler, Kızılçullu Kız Köy Enstitüsünün kapatılışı ve Beşikdüzü’ne gönderilen kız öğrencilerin, Beşikdüzü’nden ayrılmak zorunda kalan erkek öğrencilerin anlatıları, Kız Öğretmen Okulu ve Anadolu Öğretmen Lisesi çıkışlıların anlatıları var. Kitabın son bölümünde 1940 - 1980 arası Beşikdüzü tarihinin görsel tarihi olan fotoğraflar, İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfındaki Beşikdüzülü öğrencilerin şiirleri, resimleri, yazıları yer alıyor.

Bu kitaba yazı yazarak, fotoğraf, belge ileterek, katkı sağlayan, düzelti imecesinde yer alan, teknik tasarımını yapan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. İmeceyle üretilen bir enstitünün kitabı da imeceyle olmalıydı ve öyle oldu. Cumhuriyetin tüm kazanımlarının, birikimlerinin örselendiği bir dönemde bu kitap aracılığıyla, Köy Enstitüleri aydınlığının yaratıcıları, kurucuları Hasan Ali Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç emeğini selamlıyorum. Beşikdüzü’nde 1940 - 1947 yılları arasında müdürlük yapan Gazi Eğitim çıkışlı ilk üç müdür; Hürrem Arman, Osman Ülkümen, Fehim Akıncı ve Beşikdüzü’nde Aydınlanma Işığı imecesinde yer alan öğretmen, usta öğretici ile tüm öğrencilerin emeklerini, çalışkanlıklarını ve aziz hatıralarını “Sis Dağı Horonu” ile selamlıyorum.

 

Bu kitap, Yücel ve Tonguç’a yazılmış bir teşekkür mektubudur …


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık