İkizköy’de Traktör Konvoylu Protesto: “Yasa Şirketlerin, Topraklar Bizimdir!”

Kamuoyunda “Süper İzin Yasası” olarak bilinen 7554 Sayılı Yasa’ya karşı geniş katılımlı bir eylem, Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de gerçekleştirildi. Eylem, yasadan doğrudan etkilenen köylülerin öncülüğünde başladı. Çevre köylerden ellerinde…

Milas Önder Gazetesi

19 Temmuz’da Meclis’te kabul edilen yasanın teklif görüşmeleri sırasında yasanın geçmesini engellemek için yaşam alanı savunucuları ve köylüler günlerce eylem yapıp nöbet tutmuşlardı. Kararlılıklarını sürdüren köylüler, tekrar bir araya gelerek, Köylüler, “Yasa Şirketlerin, Topraklar Bizimdir!” dediler.

3 Ağustos Pazar günü saat 11.00’de başlayan eyleme; CHP Muğla Milletvekilleri Cumhur Uzun, Süreyya Öneş Derici ve Gizem Özcan’ın yanı sıra, İkizköy Muhtarı Nejla Işık, Güllük Muhtarı Ali Polat, Balcılar Muhtarı Mesut Esmer, Ekinambarı Muhtarı Barış Ülkü, Alaçam Muhtarı Turhan Yıldırım, Karacahisar Muhtarı Ali Dere, köylüler ile Muğlalıların yanı sıra Aydın, İzmir, Çanakkale ve Eskişehir gibi illerden gelen çevreciler ile demokratik kitle örgütlerinin yöneticileri ve üyeleri katıldı. Bunun yanı sıra çevre köylerden de çok sayıda yurttaş buluşmaya katılım gösterdi.

Muğla'nın hemen her ilçesinden gelenlerle birlikte yaklaşık 500’den fazla kişi eyleme destek verirken, komşu köylerden gelen köylüler, traktör konvoyuyla alana giriş yaptı. Traktör konvoyu ile gelen köylüler alkışlarla karşılandı. Aydın, Çanakkale, Eskişehir ve İzmir gibi şehirlerden çevreciler de eyleme destek verdi.

Köylülerin ürettiği saman, zeytin, karpuz gibi ürünlerin sergilendiği “köylü kürsüsü” ve ürün masası, bölgedeki üretim zenginliğini ortaya koydu. Ayrıca, yöresel ürünlerin yanına bir koli dolusu kömür de getirildi ve ürünler mi yoksa kömür mü diye kıyas yapıldı. Kürsüde, farklı köylerden gelen pek çok köylü söz alarak düşüncelerini paylaştı.

İkizköy Muhtarı Nejla Işık başta olmak üzere diğer köylerden katılan muhtarlar da söz alarak, bu yasanın bölgelerine vereceği zararları ve neden karşı olduklarını anlattılar. Ardından, CHP Muğla Milletvekilleri ve diğer katılımcılar da konuşmalar yaparak eyleme destek verdi.

"Bu Yasa Bizim İçin Yok Hükmündedir"

Buluşma boyunca “Yasa şirketlerin, topraklar bizimdir!”, “Havama, suyuma, toprağıma dokunma!”, “Maden yasasını tanımıyoruz!”, “Zeytine dokunan eller kırılsın!” gibi sloganlar sık sık atıldı.

Etkinlikte yapılan konuşmaların yer aldığı videolarda köylüler, kendi özgün ifadeleriyle duygularını ve tepkilerini dile getirdi. Her bir konuşma ortak bir direnişin sesi oldu.

Köylülerin hepsinin ortak mesajı; “Bu yasa zorla geçirilmiş bir yasadır; bir zorbalık yasasıdır. Her ne kadar yürürlüğe girmiş olsa da bizim için yok hükmündedir. Ankara’da yasa tasarısı gündemdeyken tuttuğumuz nöbetle, verdiğimiz mücadeleyle bu süreci Türkiye’ye ve memleketimize duyurduk. Direnişimizi büyüttük. O gün Ankara’dan ayrılırken bu mücadeleyi köy köy anlatacağımızı ve ilmek ilmek öreceğimizi söylemiştik.

Bugün burada komşu köylerimizle, muhtarlarımızla, dostlarımızla ve halkımızla buluşmak bu sürecin ilk adımıdır. Bu yasayı tanımıyoruz, uygulatmayacağız. Zeytinimize ve toprağımıza dokunulmak istenirse karşılarına dikileceğiz, etten duvar olacağız. Bu mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz. Biz topraklarımızı elimizden alıp bizleri köle mi yapacaksınız?” dediler.

“Meclis Köylünün Değil Patronların”

İkizköy halkı adına konuşan Esra Işık, maden yasasına karşı Meclis’te ve sokaklarda verdikleri mücadeleyi hatırlatarak, “Meclis artık şirketlerin meclisi. Koltuklarda yurttaş değil patronlar temsil ediliyor” dedi. Topraklarını ve ağaçlarını maden şirketlerine teslim etmeyeceklerini vurgulayan Işık, “Yasa geçti ama bizim için değişen bir şey yok. Mücadeleyi her yerde büyüteceğiz. Başka şansımız yok” diye konuştu.

Işık, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Bu mücadeleye İkizköy olarak başladık. Bugün burada yalnız değiliz. Ankara’da söyledik, şimdi de yineliyoruz: Günü geldiğinde etten duvar gibi karşınıza dikileceğiz.”

Cumhur Uzun: “Aynı Azimle Mücadeleye Devam Ediyoruz”

CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, eylemde yaptığı konuşmada mücadelenin kararlılıkla süreceğini vurguladı. Uzun, “Mücadeleye ilk başladığımız günkü noktadan yeniden başlamalıyız. O gün de yasal bir korumamız yoktu, bugün de yok. Ancak o gün sahip olduğumuz mücadele azmi bugün de bizimle. Bu mücadele bir günlük değil, uzun soluklu bir mücadele” dedi.

7554 Sayılı Yasa'nın uygulanmasına karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvurduklarını hatırlatan Uzun, “Yürütmenin bir an önce durdurulmasını, zeytinliklerin ortadan kaldırılmasına fırsat verilmeden müdahale edilmesini istiyoruz. Bu konunun altını talep dilekçemizde özellikle çizdik” ifadelerini kullandı.

Gizem Özcan: “Bu Topraklar Kaderine Terk Edilemez”

CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan, yaptığı konuşmada sert ifadelerle yasaya tepki gösterdi. Mecliste de benzer uyarılarda bulunduğunu hatırlatan Özcan, bu kez direnişin kalbinden, İkizköy’den seslendi:

“Eğer Anadolu toprakları işgal altında olsaydı, ancak bu kadar hoyratça davranılırdı. Ancak bu kadar talancı bir zihniyet ortaya çıkabilirdi. Bu sadece bir zeytin meselesi değil; zeytin bizim geçmişimiz, tarihimiz, geçim kaynağımız ve geleceğimizdir.”

Özcan, sadece zeytinliklerin değil, meraların da rant alanına çevrilmek istendiğini belirterek, “Muğla’nın yüzde 68’i orman, yüzde 65’i ise maden arama ruhsatlı alan. Her yeri sermayeye açmak istiyorlar. Biz bu mantığı kabul etmiyoruz, reddediyoruz” dedi.

Halkın iradesine rağmen yapılan hiçbir düzenlemenin başarılı olamayacağını belirten Özcan, “Bu mücadeleyi bırakmayacağız. Halkla omuz omuza, yürek yüreğe yürümeye devam edeceğiz. Sesimizi duyana kadar haykıracağız” diye konuştu.

Son zamanlarda yaşanan orman yangınlarını hatırlatarak köylülerin vatanı traktörleriyle savunduğunu söyleyen Özcan, “Bazıları saraylarında konvoylarıyla itibarlarını korumaya çalışırken, bizim köylümüz bu milletin itibarını ve bu vatanın toprağını koruyor” dedi.

Sözlerini Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez” sözüyle noktalayan Özcan, “Bu toprakları da, zeytinlikleri de, tarihimizin izlerini de söktürmeyeceğiz. Hep birlikte direnmeye devam edeceğiz. Yaşasın onurlu mücadelemiz!” ifadelerini kullandı.

Süreyya Öneş Derici: “Onlar Gidecek, Biz Kalacağız”

CHP Muğla Milletvekili Süreyya Öneş Derici ise dayanışma ve direniş vurgusu yaptı. Derici, “Her zaman, her yerde beraberiz. Kurtuluş yok tek başına” sözleriyle konuşmasına başladı.

Çeşitli platformlarda defalarca anlatmalarına rağmen yetkililerin süreci anlamakta direnç gösterdiğini belirten Derici, “Her yerde anlatmaya çalıştık, anlamadılar. Algı problemi var bunlarda. Ama en kısa sürede göndereceğiz; ne demek istediğimizi o zaman çok iyi anlayacaklar” dedi.

Mücadelenin her alanda süreceğini vurgulayan Derici, “Mutlaka kazanacağız, çünkü köylü bu milletin efendisidir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk bunu yıllar önce söyledi” diye konuştu.

Türkiye’nin laik, demokratik bir hukuk devleti olarak kalabilmesi ve halkın toprağının korunması için ne gerekiyorsa yapılacağını vurgulayan Derici, “Onlar gidecek, biz kalacağız. Biz kazanacağız” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.

 

İkizköylü kadınlar, eylemden bir gün önce aşure kazanı etrafında birlik, mücadele ve dayanışma çağrısında bulunmuştu. Konuşmaların ardından hazırladıkları aşureleri katılımcılara ikram ettiler. Buluşma, zeybek oyunları eşliğinde sona ererken, katılımcılar güçlü bir dayanışma ve mücadele kararlılığı mesajı verdi.