Mı̇las’ta Yakamoz Marı̇na ve Çekek Yerı̇ Projesı̇ne Bı̇r İptal Kararı Daha
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), bir basın açıklaması yaparak, Milas’ta Dalyan ağzına yapılmak istenen 500 yat kapasiteli olması planlanan Yakamoz Marina ve Çekek Yeri projesine verilen ÇED olumlu kararının, 13 Mart…
MUÇEP’in açıklamasının tam metni şöyle:
“Milas Kıyıkışlacık Mahallesi Pencereli Mevkiinde Tatsan Turizm A.Ş. tarafından yapılması planlanan Yakamoz Yat Limanı ve Çekek Yeri Projesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Kararına” karşı Muğla Çevre ve Ekoloji Politikaları Derneği ve bir kısım bölge sakininin açtığı davada Muğla İdare Mahkemesi bir kez daha, proje için hazırlanan ÇED raporunun hukuksuz olduğuna karar vererek iptal etti. Bu kararı Danıştay’a taşıyan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı avukatlarının yazdığı dava dilekçesi ise hukuku ve gerçekleri öncelemeyen, iptal edilen ÇED raporunu aratmayan cümleleriyle dikkat çekiyor.
Yakamoz Marina ve Çekek Yeri projesinin ÇED iptal kararını temyiz eden ÇŞİDB avukatları, hukuka uygunluk taşımadığı gerekçesiyle 2 kez idare mahkemesi tarafından iptal edilen ÇED raporundaki yanlış ve hatta yalan bilgileri temyiz dilekçesinde tekrarlamakta bir beis görmemiş. 2 ayrı davada 3 bilirkişi heyeti gerek Yakamoz Marina ve Çekek Yeri ÇED Raporunda gerekse Dip Tarama ÇED Gerekli Değildir kararlarının hukuka uygun olmadığını söylemiş ve mahkemeler 2 kere iptal kararı vermiştir. Dip Tarama için ayrı bir dosya ve iptal kararı varken, ÇŞİDB avukatlarının hazırladığı Danıştay temyiz dilekçesinde proje kapsamında dip tarama yapılmayacağı tekrar edilmekte, Dalyan’ın Köyceğiz’de olduğuna ilişkin bir cümle kurulmaktadır. Dilekçeyi hazırlayan kişilerin Güllük Körfezi’nde balıkçılık yapılmadığı iddiasını tekrar etmeleri, dalyanın her zaman bir yer adı değil, “sığ lagünlerin ağız kısımlarının kapatılarak yapılan balıkçılık yöntemi” olduğundan ve Güllük Dalyanı’nda da bu şekilde balıkçılık yapıldığından haberlerinin olmaması, iptal edilen ÇED raporunu da yeterince incelemedikleri veya en azından bir arama motoru sorgusu bile yapmadıkları kanısını doğurmaktadır. Bir marina için rüzgar yönü, hızı ve dalga boyu değerlendirilmesi gereken en önemli hususlardan olmasına rağmen, proje alanından 85 km uzaklıkta ve karasal bir iklimde yer alan Muğla meteroloji istasyonu verilerinin kullanılmasının her 2 bilirkişi heyetince de uygun görülmemesinin de temyiz dilekçesinde önemsiz bir konu olarak addedilip hükme esas alınmamasını talep etmeleri karar vericilerin nasıl yanıltmaya çalıştıklarına ilişkin verilecek örneklerden sadece birisi.
Ne Olmuştu?
2001 yılında Important Bird Area (Önemli Kuş Alanı) ilan edilen ve uluslararası anlaşmalarla koruma altında bulunan Güllük Deltası Sulak Alanı’nı da içeren bölgede ekolojik yaşamı geri dönüşsüz bir şekilde yok edecek Yakamoz Yat Limanı ve Çekek Yeri projesi ile ilgili ÇED süreci 2019 yılında başlamıştı. Muğla Çevre ve Ekoloji Politikaları Derneği (MUÇEP) yanı sıra bölgede yaşayan ve burada yaşamayı seçmiş vatandaşlar 2021 yılında bu projeye verilen ÇED olumlu kararına karşı Avukat Bora Sarıca’ya vekalet vererek dava açmışlardı. Dava konusu ÇED raporunda karar vericileri yanıltıcı pek çok bilgi vardı ve bazı konular bilerek veya bilmeyerek raporda yer almıyordu. Bir kaç örnek vermek gerekirse, ısrarla proje kapsamında dip tarama yapılmayacağı belirtilmiş, önemli bir balik istihsal alanı olan Güllük Körfezi’nde “balıkçılık açısından yoğun kullanılan bir alan değildir ve ekonomik anlamda önemli oranda balıkçılık yapılmamaktadır” iddiası yer almış ve tarihsel olarak da balıkçılık açısından önemi olan Güllük Dalyanı yokmuş gibi davranılmış, Güllük Dalyanı tampon bölgesinde yer alan 100 yatlık çekek yerinin 29 metrelik bir yükseltiye dolgu yapılmadan nasıl inşa edileceğine dair bilgi verilmemiş,
bu çekek yerinde denizel yaşamı tehdit eden kimyasal kullanımının ve bu kimyasallara ilişkin atıkların nasıl bertaraf edileceğine dair bir açıklama yapılmamış, su ve kanalizasyon yapısı olmayan bölgede marina için su temininin ters ozmosla yapılacağı belirtilmiş olsa da bu meselenin projelendirilmemiş ve denizel ve karasal ekosistemlere olan etkisi değerlendirilmemişti. 1 Nisan 2022 tarihinde yapılan ilk bilirkişi keşfinde alanda tepeli pelikan ve flamingo varlığı gözlenmiş ve marina yapılacak alandaki yeterli derinliğin olmadığı diğer konularla birlikte tespit edilmişti. Nitekim bu keşiften sadece 3 gün sonra Yakamoz Marina ve Çekek yeri Dip Tarama projesi için Muğla Valiliği tarafından ÇED Gerekli Değil kararı verildiğini öğrendik ve bu karar için de avukatımız Ayşe Yaka ile davamızı açtık. Yapılan keşiflerin ve hazırlanan bilirkişi raporlarının ardından bölgenin önemli bir sulak alan olduğu, çok sayıda Flamingo’nun, bir çok balık türünün, nesli tehlikedeki Posidonia Oceanica çayırlarının yaşam alanı olması sebebiyle Muğla İdare Mahkemeleri ÇED Olumlu kararı ve ÇED gerekli değildir kararını hukuki uyarlık olmadığı gerekçesiyle iptal etmişti.
Mahkemenin iptal kararının davalı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Tatsan A.Ş. tarafından temyizi üzerine Danıştay 4. Dairesi Ekim 2023’te her iki dava için de tek bir bilirkişi heyetinin değerlendirme yaparak “projenin çevresel etkilerinin değerlendirilmesi gerekir” diyerek iptal kararının bozulmasına karar vermişti.
Bozma kararından sonra Muğla 2. İdare Mahkemesince 14.06.2024 tarihinde proje alanında 9 ayrı bilim dalından bilirkişilerden oluşan heyetle keşif yapılmıştı. 13.10.2024 tarihli bilirkişi raporunda ÇED Olumlu kararının İnşaat Mühendisliği ve Jeoloji Mühendisliği açısından uygun olduğu belirtilmesine karşın, diğer bilirkişiler olan Ziraat Mühendisliği, Su Ürünleri Mühendisliği, Hidrobiyoloji Bilimi, Biyoloji Bilimi, Deniz Ulaştırma Mühendisliği, Meteoroloji Mühendisliği ve Çevre Mühendisliği bilim dallarınca ÇED Olumlu kararının uygun olmadığı belirtilmişti.
Muğla 2. İdare Mahkemesi açtığımız davada bir kez daha bilirkişi raporuna dayanarak, “Projenin çevreye olumsuz etkisinin olacağı anlaşıldığı” gerekçesiyle, Yakamoz Yat Limanı ve Çekek Yeri Projesine 2021 yılında Bakanlık oluruyla verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararında hukuka uyarlık bulunmadığından 13.03.2025 tarihinde İPTALİNE karar vermiştir. Böylelikle proje ikinci kez iptal edilmiştir. Bu projeye ilişkin yapılması planlanan Dip Tarama için ÇED Gerekli Değildir kararı da 12.5.2025 tarihinde yine Muğla İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir.
Biz Muğla Çevre Platformu ve Güllük Körfezi kıyısında yaşamını sürdüren insanlar ve tüm canlılar adına, Muğla’nın cennet köşelerinden birinin daha akla ve bilime aykırı gerekçelerle sermayeye peşkeş çekilmesine, sadece ve sadece ranta kurban edilmesine karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.”