MUHTARLAR ‘SATILIK’ DEĞİLLERMİŞ
2017’de Işıkdere'den taşınan asırlık zeytin ağacının son hali.
Geçen hafta içerisinde 3573 sayılı Zeytin Yasası baypas edilmek üzere torbaya konan Zeytin katliam yasası komisyondan geçti. TBMM’den de geçerse ve yasalaşırsa Maden Şirketleri bayram edecek. Milas’ın 131 mahalle muhtarı da sevinç çığlıkları atacaklar. Çünkü Maden Şirketi onlar için çalışıyormuş. Gak dediklerinde et, guk dediklerinde su veriyorlarmış. Ambulans isteyince ambülans, kepçe isteyince kepçeler emirlerine veriliyormuş. Ha bir de hısım akraba-yı taallukata iş de hazırmış. Bu şirketler daha ne yapsın imiş. Varsın asırlık zeytinler köklerinden sökülsün ve başka yerlere taşınsınmış. Türkevleri Muhtarı Ayşen Yaşar ile Karacaağaç muhtarı Dursun Uysal Komisyona arz-ı endam edip Zeytinlerin yerlerinden sökülüp başka bir yere taşınabileceklerini, kendilerinin bu işi yıllardır yaptıklarını söylemişler. Gazeteci Nevşin Mengü ile jeoloji Profesörü Celal Şengör de yüzlerce dönüm zeytinliklerini taşımışlar ve çok güzel ürünler elde etmişler. Jeoloji Profesörü Dünyanın oluşumunu inceler. Zeytin yetiştirmekten ne anlar. Hocaların hocası olarak adlandırılan, Orman ve ağaçlar üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Ord. Prof. Dr. Sayın Doğan Kantarcı’yı dinleseler ya! Ömrünün tam elli altmış yılını Ormanlarda geçiren bu saygı değer hocayı davet edip Zeytinlerin taşınıp taşınamayacağını neden ona sormuyorlar da Jeoloji mühendisi zat ikide bir ahkâm kesiyor?
İki üç yıl önce Sayın Kantarcı ile tanışma fırsatı bulmuştum. Ona “Hocam benim dere kenarında yüz kadar zeytin ağacım var, ama yirmi beş yıldır bir tek zeytin tanesi alamıyorum. Oysa çocukluğumda oradan bir tona yakın yağ elde ederdik” dedim. Bana “Elde edemezsin zira yakındaki Termik Santralin bacalarından gökyüzüne tonlarca asit ve kül fışkırıyor. Eğer çiçek zamanında yağmur yağarsa çiçeklere yapışan toz ve asitler çiçeği öldürür ve zeytin ürün yapmaz” demişti. Gerçekten de bir gün zeytinlikte gezerken gökten küller dökülmeye başlamıştı. Özellikle çukur yerlere çöken bu küller zeytinlerin neslini yok ediyor.
Hal böyle iken bizim Milas Ticaret ve Sanayi odası başkanı Sayın Reşit Özer Milas memecik zeytini ve yağı için AB coğrafi işareti aldıklarını övünerek basın önünde şov yapıyor. Bunlara Ziraat Odası Başkanı Kahraman Akar ile Tariş Yetkilileri dâhil, Zeytin için bir avuç köylünün yanında duramıyorlar. Sesleri sedaları çıkmıyor. Eğer Zeytin Katliam yasası çıkarsa Milas’ın Yüzde altmış beşi madencilere açılacak ve dağlarından yağ, ovalarından bal akmayacak.
Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras ve Görkemli Hatıralar programcısı Sayın Serhan Asker de olmasa biz İkiz Köylülerin feryadını kimseler duymayacak.
Gelelim ‘satılmış’ muhtarlara. Üç muhtar, Milas’ın yüz otuz iki muhtarı adına konuşma yetkileri varmış gibi videolar çekip sosyal medyada boy gösteriyorlar. Karacaağaç muhtarı Dursun Uysal “Bugünkü sabah programında kömür suyu getirmişler, bize satılmış muhtar diyenler keşke madencileri dinleselerdi. 20.000 aile nasıl geçinecek, nasıl kazanç elde edecek? Karınlarını nasıl doyuracak, ne iş yapacaklar? Biz doğruyu söylediğimiz için mi satılmışız” diyor. Çakıralan Muhtarı Zafer Gökçe de “Zeytinlerin taşınabileceğini, atadan dededen öyle gördüklerini, biz doğru söylediğimiz için mi satılmış muhtar olduk?” diyor. Bir diğer muhtar da ”Biz Milas’ın 132 muhtarıyız. Satılmış muhtar değiliz” diyor. İşte size, yok edilen İkiz Köy Işıkdere Mahallesinden sökülüp taşınmış asırlık bir Zeytin ağacının son hali.
Bu muhtarların eğitim durumları nedir? Bilmiyoruz. Belki ilkokulu bitirmiş olabilirler. Ancak Doğayı, Havayı ve Suyu yok etmenin bedelinin karınlarını doyurmaktan daha önemli olduğunu bilmiyorlar. İstediğiniz kadar cebinizde paranız olsun, sofranızda ekmek, zeytin, peynir, yoğurt süt kısacası yiyecek içecek yoksa ölüme mahkûmsunuz. Zira maden yenilip içilmiyor. Hele teneffüs ettiğiniz havada oksijen yoksa birkaç saniye sonra bu dünyada yoksunuz. Siz değil tüm canlılar yok. Paranız var suyunuz yoksa yine ölüme mahkûmsunuz. Diyorsunuz ki ekmek parasını madenden kazanıyoruz. Peki maden bitince ne yapacaksınız? Sular yok olunca ne yapacaksınız?
Bir muhtar da biz Milas’ın 132 muhtarıyız diyor. Bu üç kişi 132 muhtarı nasıl temsil ediyor? Ne diyeceğini bilemediği için mi yanındaki kişinin (muhtemelen Şirket temsilcisi) fısıltısına kulak veriyor? Bari İkizköy Muhtarı Sayın Nejla Işık’ı es geçip 131 muhtarız deselerdi. Şirket tarafından Ankara’ya götürülen ve komisyon toplantısında konuşan muhtarlar hariç doğadan ve yaşamdan yana olan muhtarlar umarım çoğunluktadır. Sakın bu muhtarların isimleri Satılmış olmasın! Haa bi de yok edilen İkiz köy Işıkdere mahallesinden taşınmış asırlık bir ağacın son halini görün. 26.06.2025