12 EYLÜL DARBESİ, 44. YILINDA LANETLENDİ!..

Milas 78’liler grubunun düzenlediği bir forumla, 12 Eylül 1980 darbesi, 44. Yılında Aplangeç Üç Fidan Parkı’nda lanetlendi. Yaşadığımız dönemlerin 12 Eylül darbesini yapan askeri faşist cuntanın eylemlerinin devamı niteliğinde olduğuna vurgu yapılan toplantıya, çoğu ‘78’li pek çok kişi katıldı.

12 EYLÜL DARBESİ, 44. YILINDA LANETLENDİ!..
  • 12 September 2024, Thursday 21:22

Belediye Başkan Yardımcısı Ali Özgür’ün de katıldığı forumu, emekli öğretmen Fikret Çoban yönetti. 12 Eylül’ün katlettiği devrimciler anısına yapılan 1 dakikalık saygı duruşu sonrası ilk söz Milas ‘78’liler grubunun kurucularından Nevzat Çağlar Tüfekçi’ye verildi.

Nevzat Çağlar Tüfekçi’den sonra DEM Parti Milas Eş Başkanı Sedat Polat, Sol Parti Milas İlçe Başkanı Hüseyin Yorulmaz, Türkiye İşçi Partisi adına Zekai Türkmenoğlu, Yeşil Sol Parti adına Mamo Polat, Eğitim Sen Milas İlçe Temsilciliği adına Hüdaverdi Günay, Milas Yurttaş İnisiyatifi adına Yusuf Ziya Kesken birer konuşma yaptılar. Konuşmalardan sonra forum sona erdi.

Bütün konuşmacıların 12 Eylül faşist darbesinin 44. Yılında birleştikleri konu, mevcut AKP iktidarının da 12 Eylül faşist darbesinin devamı ve o dönemde başlayan ülkenin kaynaklarının dizginsizce soyulmasının sürdürücüsü olduğu konusuydu. Yine herkes, bütün güçlerin ortak düşman olan 12 Eylül faşizminin sürdürücülerine karşı birleşerek mücadele etmek gerektiğinin altını çizdi konuşmalarında.

12 EYLÜL’ÜN HALEN DEVAM EDEN VARLIĞI AŞILACAK, ÖZGÜR VE DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE YARATILACAKTIR!”

Forumun düzenleyicisi Milaslı ‘78’liler adına konuşan Nevzat Çağlar Tüfekçi’nin konuşması şöyleydi:

“12 Eylül 1980 darbesi; devrimci gençliğin üzerinden bir silindir gibi geçen; gencecik insanları hayattan koparan, sakat bırakan, onlara çeşitli travmalar yaşatan, onların geleceklerini çalan faşist bir darbedir.

12 Eylül askeri darbesi; ülkeyi Amerikan emperyalizmine teslim eden, 12 Eylül sonrasında muhafazakâr, İslamcı görüş ve hareketlerin, tarikatların gelişmesinin ortamını yaratan, önlerini açan gerici bir darbedir.

EVREN’İN BAŞMİMARI OLDUĞU DARBENİN GERİDE BIRAKTIĞI TABLO ŞÖYLE:

* Gözaltına alınanlar: 650.000, Fişlenenler: 1.683.000, Açılan dava sayısı: 210.000, Sıkıyönetim mahkemelerinde yargılananlar: 230.000, Sivil mahkemelerde açılan davalar (1980-88 yıllar arası): 9,508 

Vatandaşlıktan çıkarılanlar: 14.000, Pasaport verilmeyenler: 388.000, Faaliyetten men edilen dernek: 23.700, Toplam 644 cezaevindeki hükümlü ve tutuklu : 52.000

Açlık grevinde ölenler: 14, İşkence sonucu öldürülenler: 171, Bölge dışına sürülenler: 7.233, Görevlerine son verilenler: 4.891

1402 sayılı Sıkıyönetim yasasına göre hakkında işlem yapılan memur, öğretmen, öğretim üyesi vd.: 18.525

 * Cezaevlerindeki gazeteciler: 31, Cezaevlerindeki gazetecilerin aldığı toplam ceza: 3.315 yıl, Gazetelerin yayın yapamadığı gün sayısı: 300, Yakılarak yok edilen gazete- dergi- kitap: 39 ton, Yok edilmek üzere depolarda bekleyen yayın: 40 ton

Basın özgürlüğünü kısıtlayan yasa sayısı: 151, Yasaklanan yayın sayısı: 927, Yasaklanan film sayısı: 927

Haklarında idam cezası istenenler: 7.000, Ölüm cezası verilenler: 517, Askeri Yargıtay'ın onayladığı idam cezası: 124, İnfaz edilen idam cezası: 50.

12 EYLÜL REJİMİ, HALÂ VARLIĞINI SÜRDÜRÜYOR

12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 44 yıl geçti ancak 12 Eylül darbe rejimi temel unsurlarıyla varlığını sürdürüyor… Nasıl mı?

12 Eylül Anayasasını dahi, fiilen tanımaz bir siyasi tutumla sürüyor.

Siyasi Partiler, Seçim barajı, YÖK, RTÜK ve sendikalar yasasıyla sürüyor…

12 Eylül yönetiminin "yasal" temellerini oluşturan 1980-83 açık darbe döneminde yapılan 600’ün üstünde yasayla ve o tarihten bu yana çıkarılan yeni baskı yasalarıyla sürüyor…

Siyasal İslam…

Siyasal İslam'ın önü, 1980'lerin başında ABD tarafından açıldı ve Darbeciler, Türkiye'yi ABD'nin "Yeşil Kuşak" politikasına eklemlediler. “Türk-İslam Sentezi" ismi verilen, özünde milliyetçi ve İslamcı olan bu ideolojiyi, bütün topluma dayattılar.

1974-80'li yıllarda “komünizme karşı, devleti koruma ve kollama” demagojisi adı altında, ülkedeki sol muhalefet ve düşünce yok edilmeye çalışıldı.

Gelinen noktada ise çatışma ortamı, toplumsal ayrıştırma, yoksullukla terbiye etme, kaygı ve korku iklimi yaratılarak; tek adam rejimi sürdürülmek isteniyor.

Vesayetlere karşı çıkarak iktidar oldular ama bugün kendileri tek başına vesayet sistemi oldular.

Darbeyle temelleri atılan: ekonomide neoliberal, toplumsal yaşamda muhafazakâr, siyasette otoriter yönetim anlayışı bugün geldiğimiz noktada, tek adam rejimi altında kurumsal ve anayasal bir nitelik kazanmış, ete kemiğe bürünmüştür.

12 Eylül rejimiyle birleşen, yasama-yürütme ve yargı bağımsızlığını yok sayan bu "Tekçi rejime”/ “Tek Adam İktidarı”na karşı; demokratik güçler, iktidarın anti demokratik ve hukuk dışı uygulamalarına karşı direniyor, mücadele ediyor…

Tek yol; birleşik bir güç yaratarak, çağdaş ve demokratik bir toplumsal düzeni inşa etmek…

Deniz bitti, kara göründü. Kurtuluş ve güzel günler yakındır.

MİLAS 78’LİLER”                     

 

HABERE AİT RESİMLER

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık