Bayram, Fener Alayı ile taçlandırıldı…

İki gün süren resmi kutlama ve alternatif kutlamalarla büyük bir coşku yaşadığımız, 94’ncü yıldönümü etkinlikleri, Milas Belediyesi tarafından düzenlenen Fener Alayı ile taçlandırıldı. Yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı korteje, evlerinin pencerelerinden, balkonlarından ve yol kenarında kortejin geçişini bekleyen Milaslılar, ellerindeki bayraklarla eşlik ederken, Atapark’ta korteji bekleyen kalabalık, coşkuyu daha da arttırdı.

Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu sene de Milas Belediyesi’nce düzenlenen her Fener Alayı, bir önceki Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını gölgede bırakırken bu seneki etkinlik, uzun yıllar Milaslıların hafızalarından silinemeyecek görüntüler sahne oldu.

Milas Belediyesi önünde toplanan kalabalık, yol boyunca birkaç misli artarak Atapark’a ulaştığında, alanda toplanan kalabalık ellerindeki bayraklarla Atapark’ı tam anlamıyla bayram yerine çevirdi.

Yol boyunca korteji alkışlayan Milaslılara Milas Belediye Başkanı ve beraberindekiler selamla karşılık verirken, küçük-büyük, kadın-erkek, 7’den 70’e herkes bu büyük coşkuya ortak oldu.

Fener Alayı’na Kaymakam Eren Arslan Katılmadı

Vatandaşlar, akşamki Fener Alayı ile Cumhuriyet coşkusunu yaşarlarken, geçmiş yıllardaki uygulamanın aksine, 30 Ağustos Zafer Bayramı Fener Alayı’na da katılmayan Kaymakam Eren Arslan, yine yoktu. Geçmiş yıllarda Kaymakam, Garnizon Komutanı ve Emniyet Müdürü ile pek çok daire amiri de Fener Alayı’na katılarak vatandaşlarla birlikte bayram coşkusuna ortak oluyor, aynı zamanda birlik, beraberlik vurgusu yapılıyordu. Ancak, Milas Kaymakamı Eren Arslan’ın Cumhuriyet Bayramı nedeniyle düzenlenen Fener Alayı’na yine katılmaması vatandaşların da dikkatini çekti.

“Sizlerle gurur duyuyorum…”

Fener Alayı sonrasında Atapark’ta toplanan kalabalığa seslenen Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, bugünün hepimiz için en mutlu gün olduğunu belirterek; “Bugün bizim bayramımız. Çünkü her Türk vatandaşının en büyük bayramı, Cumhuriyet Bayramı’dır. En büyük bayramınız kutlu olsun.

Biliyorsunuz Büyük Atatürk, ‘Benim en büyük eserim, Cumhuriyettir’ demiştir. En büyük eseri Cumhuriyet ise bize bıraktığı en büyük miras da cumhuriyettir... Hepimiz Cumhuriyetin önemini, bizim için değerini en iyi şekilde idrak etmek, Atatürk zihniyetini anlayarak cumhuriyeti öyle yorumlamak gerekir.

Biliyorsunuz cumhuriyet, Kuruluş Savaşı zaferinin taçlandırılmış şeklidir. Kurtuluş Savaşı ise bütün dünyaya, mazlum bütün ülkelere örnek olmuş antiemperyalist bir kurtuluş zaferidir. Ve Mustafa Kemal Atatürk’ün büyük dehası ile zaferle sonuçlanmıştır. O zafer ki daha sonra başka zaferlerle taçlandırılarak anlamlı hale getirilmiştir. Cumhuriyet bu taçlardan en önemlisidir.

Atatürk Cumhuriyeti temelleri itibariyle aydınlanma fikrine, bilimsel düşünceye, çağdaşlaşma anlayışına, adalet idealine ve demokratik bir anlayışa dayanır. Bu açıdan bizim için yaşamsal öneme sahiptir. Cumhuriyetimizi korumak, yaşamak, yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmakla borçluyuz. Atatürk büyük nutkunda ve Gençliğe Hitabesi’nde bu görevi bizlere, Türk gençliğine vermiştir. Türk gençliği atasının izinde, cumhuriyetin temel felsefesiyle yaşantısına ve cumhuriyetini koruyup kollamaya devam edecektir.

Özellikle yaşadığımız dönemlerde karşı karşıya kaldığımız ciddi sıkıntılar, ciddi aymazlıklar ve cumhuriyete karşı ciddi saldırılar karşısında hepimiz dikkatli olmalıyız. Eğer senin kutladığın cumhuriyette Atatürk önemsizleştirilmiş ise ya da Atatürk’ten hiç söz edilmiyorsa o senin kutladığın Atatürk’ün cumhuriyeti değildir. Senin kutladığın cumhuriyette eğer aydınlanma yoksa o Atatürk’ün cumhuru değildir. Senin kutladığın cumhuriyette çağdaşlaşma fikri, bilimsel düşünce yoksa ve demokratik bir anlayış yoksa senin kutladığın cumhuriyet, Atatürk’ün cumhuriyeti değildir.

Kendimiz, çocuklarımız ve dünyada saygın bir ülke, saygın bir ulus olarak varlığımızı sürdürmek için cumhuriyetimizi korumak ve geliştirmek zorundayız. Cumhuriyetimize karşı içten ve dıştan yönelmiş her türlü saldırıya, yıpratma çabasına karşı dimdik ayakta durmak, Atatürk’ü ve cumhuriyetini savunmak zorundayız. İşte bugün Milas halkı bunu yapıyor. Her zaman yaptığı gibi…

Sizlere, cumhuriyetimize ve Atatürk’ümüze böylesine güzel, böylesine kararlı bir şekilde sahip çıktığınız için yürekten teşekkür ediyorum ve hepinizle gurur duyuyorum.

İşte yine bir Cumhuriyet Bayramı kutlamaları vesilesiyle, bizim için klasik hale gelmiş Grup Pusula ile bu akşam yine coşkulu bir şekilde kutlama yapacağız. Ben, evlatlarımız olan bu Grup Pusula üyesi kardeşlerime çok teşekkür ediyorum. Onlar, bizim milli bayramlarımızdaki zafer ruhumuzla özdeşleştiler, bizi coşturan, bizi yücelten bir grup olarak hep yanımızda yer aldılar. Bu anlamda sizlere, Grup Pusula eşliğinde iyi eğlenceler diliyorum.

94 yaşına gelmiş bu muazzam, bu kararlı cumhuriyetimize hep birlikte ve en iyi şekilde sahip çıkalım diyor; Atatürk’ümüze her zaman kararlı ve onu anlayarak sahip çıkalım diyorum. O’nu önemsizleştirme anlayışına karşı her zaman akıllı ve bilinçli davranalım diyorum. Çünkü dünyanın ender yetiştirdiği liderlerden birisidir ve gerçek bir başkomutandır.

Ben sözlerime son verirken müsaadenizle cumhuriyetimizi, Atatürk’ümüzü anlama noktasında bize çok önemli veriler sunan şairimiz Süleyman Apaydın’ın ‘Yıkın diktiğimiz heykelleri’ adlı şirini okumak istiyorum” dedi ve okuduğu şiir ile konuşmasına son verdi.

Milaslılar yine Grup Pusula ile coştular…

Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat’ın konuşmasının ardından sahne alan Grup Pusula, alandaki coşkuyu bir kat daha arttırırken, grubun seslendirdiği tüm parçalara Milaslılar da eşlik etti.