Darbe girişimi bir kez daha lanetlendi…

Önceki akşam saat: 20.00’de başlayacağı duyurulan etkinlik, yaklaşık 2 saat gecikme ile başlarken, 15 Temmuz etkinlikleri sabah saatlerinde şehitler anısına fidan dikimi ile başladı; Milas Şehir Mezarlığı’ndaki Şehitlik Anıtı ziyaret edilerek dua edildi ve ardından da Ulu Cami’de Mevlid-i Şerif okutuldu.

Etkinliğin akşam bölümü ise kentin bazı caddelerinde gerçekleşen kortej yürüyüşü ile devam etti. Atapark’ta başlayan ve yine Atapark’ta sona eren kortej yürüyüşünün ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşımız seslendirildi.

Kur’an-ı Kerim okunmasının ardından Milas Müftüsü Ali Saim Doğru’nun dua etmesiyle devam eden etkinlikte ilk konuşma, AKP Milas İlçe Başkanı Fahri Acar tarafından yapıldı.

Acar; “Cesareti, dirayeti ve mücadelesiyle bu topraklarda Çanakkale ruhunun halen diri olduğunu aziz milletimiz bir kez daha açık bir şekilde göstermiştir. Tankların üzerine tekbirlerle yürüyen vatan evlatları, milletimizin asla teslim alınamayacağını tüm dünyaya bir kez daha haykırmıştır.

FETÖ’nün hain saldırıları karşısında milletimiz, canından, kanından, çok değer verdiği evlatlarından vazgeçmiş, vatanına namahrem elinin değmesine müsaade etmemiştir. Böyle büyük bir fedakârlığın eseri olan 15 Temmuz direnişi; ezanına, bayrağına, bağımsızlığına sahip bu necip milletimiz bu uğurda 251 şehit vermiş, 2.626 vatandaşımız da gazi olmuştur.

Biz millet olarak derin bir hafızaya, güçlü bir inanca sahibiz. Köklü bir medeniyetin mirasçılarıyız. O gece başkomutan bütün memleketimizin evlatlarına ‘inin meydana… Sahip çıkın al bayrağa, aziz vatana’ demiştir. Hain Fetö’nün bu oyunu, yüce milletimizin karşılık vermesiyle bozulmuştur” diyerek tüm katılımcılara teşekkür etti.

AKP Milas İlçe Başkanı Fahri Acar’ın ardından Milas Kaymakamı Eren Arslan da bir konuşma yaptı. Kaymakam Arslan konuşmasında şunları söyledi:

“Bugün, 15 Temmuz 2016 günü, aziz vatanımız, demokrasimiz ve Cumhuriyetimiz için, milli birlik ve bütünlüğümüz için, bağımsızlığımızın ve mevcudiyetimizin bekası için ve diğer tüm mukaddes değerlerimiz uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden; kalpleri iman ve vatan sevgisiyle dolu Aziz Şehitlerimizi bir kez daha yâd etmek ve kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz.

Bir tarafta kahraman şehitlerimizi anmanın hüznünü, diğer tarafta ise dünyada eşine rastlanmayan bir direnişe imza atmanın onurunu yaşıyoruz.

Bugün üçüncü yıldönümünü andığımız bu menfur saldırı, uzun ve şanlı tarihimizde eşi benzeri olmayan bir ihanet olayıdır.

Zira bu hain darbe girişimi, Devletimizin temellerini hedef almış, tüm devlet geleneklerini çiğneyerek gizli bir ajandayla devletin yönetimini ele geçirmeye çalışmıştır.

Ancak kahraman milletimiz, ülkemizin bekası için fedakârca bir direniş göstererek hain, alçak, kalleş fetö terör örgütünün hain planına engel olmuştur.

O gece, Devlet organlarımızın içine sinsi bir şekilde sinmiş olan fetö ve yandaşları, milli egemenliğimizin sembolü olan Türkiye Büyük Millet Meclisimize, Polis Özel Harekât Merkezine, Milli İstihbarat Teşkilatına ve Emniyet birimlerimize saldırmış, Cumhurbaşkanlığı Külliyesini bombalayacak kadar pervasızlaşmış, kendi silah arkadaşlarına kurşun sıkacak kadar hainleşmiş, silahsız masum sivillerin üzerine tank sürecek kadar gözleri dönmüştür. Ancak hesaba katmadıkları bir şey vardı…

Ötüken’den yola çıktığımız günden bugüne, pek çok savaş, afet ve yıkım yaşadık. Buna rağmen vatan kabul ettiğimiz topraklara her zaman sahip çıkmasını bildik.

O gece, ülkemizin bekası için kurşuna yürüyen memleketimizin aziz evlatları, damarlarındaki kanda mevcut olan bu kadim milletin kudreti ile hareket etmişlerdir.

O kara gece, Aziz Milletimiz, esareti kabul etmeyeceğini, zorbalığa boyun eğmeyeceğini bir kez daha dünyaya haykırmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine tek vücut olan Milletimizin cesareti ve iradesine sahip çıkma kararlılığı her türlü takdirin üzerindedir.

Aziz Milletimiz asaletine yaraşır biçimde hareket ederek tarihimizin gurur dolu sayfalarına bir yenisini daha eklemiştir.

O gece, darbe ve iç işgal girişiminin bastırılmasında ve kurucu liderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK'ün bizlere miras bıraktığı Cumhuriyetimizi muhafaza etmemizde başkomutanlık rolünü ve görevini üstlenen Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayeti, Devletimizin basireti ve başkomutanlarının emriyle sokağa inen aziz milletimizin ve isimsiz kahramanlarımızın cesareti ve kararlılığı olmasaydı bugün ülkemiz ne durumda olurdu, bunu tasavvur etmek son derece güçtür.

15 Temmuz zaferi, bu topraklarda Çanakkale ruhunun hala taze olduğunu gösteren, tanklara ve uçaklara meydan okuyan şehit ve gazilerimizin destanıdır.

15 Temmuz, bir asır önce “Ya İstiklal Ya Ölüm” parolasıyla Kurtuluş Savaşı'nı zaferle taçlandıran Türk Milletinin, o gece 'gün vatana sahip çıkma günüdür' diyerek vatana sahip çıkmış her bir ferdimizin zaferidir.

15 Temmuz, Milletimizin, ülkemizin geleceğine ve kendi karar verme yetkisine sahip çıktığı; hukuk devletinin, hak ve özgürlüklerin zaferidir.

Bu zafer, hainlere en büyük darbeyi vurarak bozguna uğratan Ömer HALİSDEMİR’in zaferidir.

FETÖ’nün önce yargı ve polis içindeki mensuplarıyla, ardından da kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz içerisinde kümelenmiş üniformalı teröristleriyle ülkemizin geleceğine kastettiği sürekli hatırda tutulmalıdır.

15 Temmuz sonrasında, içimizdeki kanserli hücreyi temizlediğimiz yeni bir döneme girdik.

Mevcut mücadelemiz tamamen kaynağı kurutulana dek yurt içi ve yurt dışında hız kesmeden aynı kararlılıkla yürütülecektir.

Ülkemiz böyle bir darbe girişimi karşısında dahi hedeflerinden uzaklaşmayacak, irtifa kaybetmeyecek kadar güçlüdür.

Terör örgütleri vasıtasıyla kurulan tuzakları birer birer bozarak yolumuza devam etmekte ve üstesinden geldiğimiz her saldırıdan daha da kenetlenerek ve güçlenerek çıkmaktayız.

Bizlere, bu acıları yaşatan ihanetlerin, bir daha yaşanmaması için bizlere düşen yegâne görev, şehitlerimizin canlarını ne uğruna feda ettiklerini unutmadan, vatanımız ve istikbalimiz için mücadele azmimizi en yüksek seviyede muhafaza ederek, var gücümüzle çalışmaktır.

Hepimiz gayet iyi biliyoruz ki bu coğrafyada mevcudiyetimizi devam ettirebilmemizin, güçlü ve müreffeh olabilmenin temel şartı; birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi korumaktır.

Ayrıca, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı, terör örgütlerinin potansiyel hedefi olmaktan kurtaracak olan tarihini, kültürünü ve medeniyeti bilen nesiller olarak yetiştirebilmektir.

Bu duygu ve düşüncelerle; başta devletimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun kahraman silah arkadaşları olmak üzere, Çanakkale’de, İstiklal Savaşında, Kore’de, Kıbrıs’ta, Bölücü terör örgütleriyle mücadelede ve 15 Temmuz günü alçak darbe girişiminde şehadet şerbeti içen tüm şehitlerimizi bir kez daha sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.”

Yapılan konuşmaların ardından okunan şiirler ve sinevizyon gösterisiyle devam eden gece, saatler 00.13’ü gösterinde ilçedeki tüm camilerden okunan sela ile son buldu.

Etkinlikte katılımcılara çeşitli ikramlarda bulunulurken; Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, ilçemizdeki bazı siyasi partilerin temsilcileri, sivil toplum kuruluşu, oda ve derneklerin başkan ve yöneticileri, gazilerle vatandaşlar da düzenlenen etkinliğe katıldılar.