Doğaya saygı istiyoruz!

Doç

Doğaya saygı istiyoruz!
Doç. Dr. Haluk AKBATUR Milas'a 15, Bodrum'a 25, Milas-Bodrum Havalimanı'na 5 kilometre uzaklıkta, Gökçeler Köyü sınırları içindeki, 'Doğal Park' ilan edilen Uyku Vadisi, Karanlık Dağları'nın eteklerine gizlenmiş bir cennet. Uyku Vadisi'ndeki mağaralar arasında yer alan, beyaz sarkıtları, dikitleri ve travertenleriyle ünlü İncirli Mağarası, turistlerin, doğa fotoğrafçılarının yoğun ilgi gösterdiği, hayran kaldığı bir mağara. Milas'a 15, Bodrum'a 25, Milas -Bodrum Havalimanı'na 5 kilometre uzaklıkta, Gökçeler Köyü sınırları içindeki, 'Doğal Park' ilan edilen Uyku Vadisi girişinde, yılın 12 ayı turist ağırlayabilen bu cennet köşede, taşkın koruma inşaatı adı altında küçük bir doğa katliamına girişilmiş. İki iş makinası derenin iki cephesinde dikili olan asırlık ceviz, çam, zeytin, ılgın ağaçlarını köklemeye başlamışlar. Amaç ihaleyi alan firmanın çalışma için araçlarını rahat çalıştırabilmesi olsa gerek!!! Peki yapılmasın mı bu çalışmalar? Elbette yapılacak. Yapılması muhakkak ki gerekli, hatta çok geç bile kalınmış. 1960 yılında yapılan 7,5 metre uzunluğundaki köprünün 20 Ocak 2010’da meydana gelen sel felaketinde, 80 ilköğretim öğrencisinin üzerinden geçip evlerine gittiği sırada yıkıldığı, minik öğrencilerin 10 dakika arayla faciadan kurtulduğu hafızalarımızdan henüz silinmedi. Köyün ortasından geçen köprü yanı sıra, sel felaketinde köyün 60 dönüm arazisi de Güllük Körfezine akıp yok oldu. Köprünün yıkılmasından sonra gazetecilerle birlikte köye gelen kaymakam, vali ve siyasi parti temsilcilerinin en kısa zamanda yeni bir köprü yapılması sözünü vermelerinin ardından 13 Köyü Birbirine Bağlayan Gökçeler Köprüsü, uzun süre yıkık halde kaderine terk edildi. O zamanın Milas Kaymakamı Bahattin Atçı, "Gökçeler köyü köprüsü, zamanında Milas-Bodrum havalimanı yapılırken inşaatında kullanılan dolgu malzemesinin yanlış alınmasından dolayı yıkılmış. Dere yatağı gereğinden fazla genişletilmişti. Bu nedenle sıkıntı yaşandı. Köprü yapılmadan önce DSİ tarafından dere yatağında ıslah çalışması yapılması gerekiyor. Ancak DSİ'nin bu çalışmayı ne zaman yapacağını ben de bilmiyorum. DSİ ıslah çalışmasını bitirir bitirmez, İl Özel İdaresi köprünün yapımına hemen başlayacak ama bununla da ilgili tarih veremiyorum' diye açıklama getirince; Gökçeler, Kuzyaka, Alaçam, Balcılar, Beyciler, Denizciler, Karacahisar, Çiftlik, Karapınar, Bayır, Bodrum'un Mazı, Gökpınar ve Çiftlik köylerinde yaşayan 15 bin kişinin, öğrencilerin, köprünün yapılamaması nedeniyle 2-3 kilometrelik yol yerine en az 50 kilometrelik yolu kullanmak zorunda kalması sonucu, Gökçeler Köyü Muhtarı Mustafa Yoran ile dört köyden gelen vatandaşların yıkık köprü üzerinde eylem yaparak, yetkililerin ve siyasilerin verdiği yeni köprü sözünü yerine getirmelerine istemeleri üzerine yeni köprü çalışması başlamıştı. Yıkıldıktan sonra uzun süre yapılmayan köprü, halkın yoğun tepkisi ile geç de olsa yapılmış ve şaşalı bir tören ile AK Parti ve CHP’li bölge milletvekillerinin katılımı ile, 14 Ocak 2012’de açılmıştı. Ancak anlaşılan dere islah çalışmaları yapılmadan açılışı yapılan bu yeni köprüden başlayarak, 1700 metre Uyku Vadisi içine doğru ilerleyen şeritte islah çalışmaları yeni başlamış. İhale Dergisi’nden 3 Ocak 2013 tarihinde Muğla Milas Gökçeler Köyü Hamzabey Deresi Taşkın Koruma İnşaatı Yapım İşinin verildiği anlaşılıyor. Bütün yetkililer, güzel ülkemizin; sadece denizi, kumu ve güneşinin yanı sıra tarihi ve doğa güzellikleriyle de cazibe merkezi haline getirilebileceğini söyler dururlar. Ancak nedense pek çok yerde olduğu gibi Uyku Vadisi’nde de  seneler önce Muğla Valiliği'nin destekleriyle ve Gökçeler köylülerinin katkılarıyla yürüyüş yolları, dinlenme yerleri yapıldıktan sonra vadiye turistlerden başka uğrayan yetkili olmamış. Oysa ki bu tür hizmetleri getirenler, verdikleri hizmetlerin devamını da sağlamalı, en basitinden Likya Yolu’nda olduğu gibi, yılda iki kez işaretleme tabelalarını bakımdan geçirmelidir. Yeterli bir tanıtım yapılmadığı için de bu gizli cennet gizliliğini korumaya devam ediyor. MUTSO, destek veren pek çok kuruluşla birlikte geçen yıl çok güzel bir kültür projesi olan Karia Yolu’nu tamamladı. 2006 yılında Fethiye’den başlayıp Antalya’ya kadar uzanan 509 kilometrelik Likya Yolu, Türkiye’nin en uzun yürüyüş parkuru olarak dünyanın dört bir köşesinde çoktan ün saldı. Karia Yolu ise, kitabı, işaretleri, haritası hazırlanmış 800 kilometrelik bir yürüyüş rotasına sahip. Yeterli tanıtım ve konaklama yatırımları yapıldığı takdirde 5 yıl içinde dünyanın bir numaralı yürüyüş rotası olacağından hiç kuşkum yok. Çok büyük bir projeye imza atmış olan tüm bu kuruluşları tekrar göreve çağırıyorum. Zaten Karia Yolu güzargahı üzerinde olan ve kuş uçuşu 4.6 kilometrelik Uyku Vadisi’ni dört dörtlük, günübirlik bir parkur haline getirelim. Halihazırda pek çok şey hazır. Uyku Vadisi’nin güney yakası girişindeki Suçıkan, Milas Belediyesi tarafından güzel bir piknik alanı haline getirilmeye başlandı. Patikaların yön levhaları, henüz yerlerine çakılmamakla birlikte hazır. Burada eksik olan tek şey, bir büfe ve Karia Yolu yürüyüşcüleri için konaklama tesisi veya en azından temiz duş ve tuvalet imkanının sağlanması. Kocaçay boyunca; geçen yıllarda Marmaris ve Milas’tan gelen trekking gruplarının oluşturduğu bir patika mevcut ve geçen hafta içinde Karacahisar Gönüllüleri ile birlikte Milas Dağcılık Kulübü Üyeleri, 6 Ekim Pazar günü yapacakları trekking için yolu temizlediler. Güzergahta bulunan tarihi üç değirmen restore edilmese de, geçici dinlenme noktaları olarak, solucanlardan ve çalı çırpıdan temizlenmelidir. Gökçeler Köyüne sadece 2 kilometrelik mesafede yer alan Uyku Vadisi Restaurant ve Cafe Tesisleri, doğayla uyumlu ahşap butik oteli ile son derece temiz ve güleryüzlü personeli ile yaz kış hizmet veren bir mekan. Böyle güzel bir vadinin turizimcilere ve turistlere dağıtılmak üzere, tanıtım broşürlerinin, yol haritalarının hazırlanması gerekli. En önemlisi Milas-Bodrum ve Milas-Ören karayollarına Uyku Vadisi, İncirli Mağara ve Suçıkan yönlerini gösteren levhalar yerleştirilmelidir. Vadide bulunan asırlık ağaçlar tescil edilmeli ve duyurulmalıdır. Böylece Karia Yolu’nun örnek bir prototipi olarak Uyku Vadisi daha çok tanıtılıp doğa ve kültür turizminin en parlak yerlerinden biri haline getirilebilir. Uyku Vadisi uluslararası tur operatörleri ve seyahat acenteleri kataloglarında yer alır. Kısa zamanda Likya Yolu’na aşık, ancak yıllardır gelmekten sıkılmış yürüyüşcülere yeni bir rota olorak, bölgenin turizm girdisine önemli katkılar sağlar. İstediğimiz, ilgili bakanlıkların ve ilimizdeki yetkililerin bu çevreye biraz ilgi göstermeleri, en kısa zamanda karayolu işaretlemelerinin yapılması ve bu arada dere islah çalışmaları yürüten firmanın doğaya biraz daha saygılı davranarak, kurtarabileceği her bir ağacı kesmekten kaçınarak çalışmalarını yürütmesi.
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık