Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, ilçemizde tarımın içinde bulunduğu durum ve dolayısıyla Milas’ta tarımın gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İlçemizde zeytin veriminin düşme sebepleri, ilçemizdeki tarımsal faaliyetlerin gelişmesi adına yapılan çalışmalar, desteklemelerin Milas çiftçisine yansıması ve bu yıl 8’incisi düzenlenen Milas Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı hakkında açıklamalar yapan Atıcı, ilk olarak, son zamanlarda zeytin üreticisinin en büyük sorunu olan zeytindeki rekolte düşüklüğü ve halkalı leke hastalığı hakkında şunları söyledi:
Bakanlıktan destek
bekliyoruz
“Zeytindeki verim düşüşü herkesin ortak noktası. Odamızın görüşü olarak bu verim düşüklüğünün en büyük sebebi iklim değişiklikleri, küresel ısınmanın tesiri. 2’ncisi de halkalı leke dediğimiz yaprak hastalığıdır. Küresel iklim değişikliği sebebiyle çiçeklenme dönemindeki aşırı yağışlar o anda oluşan çiçekleri ve küçük zeytin taneciklerini tahrip ediyor. Halkalı leke hastalığı da zeytin verimini çok fazla düşürüyor. Bu hastalıkla ilgili 2 yıldır bir çalışma yapıyoruz. Özellikle taban alanlarında yaygın olan hastalıkla ilgili farkındalık yaratmak adına Muğla Büyükşehir Belediyesi, Milas Belediyesi, Milas Tarım İlçe Müdürlüğü ve Ziraat Odası olarak ortaklaşa bir proje hazırladık. 2015 yılında İlçe Tarım Müdürlüğü ile birlikte zeytinde halkalı leke hastalığı ve mücadele hareket planı hazırlamıştık. Büyükşehir’e ve Tarım Bakanlığına ilaçlama için destek talebi içeren yazılar yazdık. Halkalı leke hastalığının yaygın olduğu alan 5 bin dekar. Muğla Büyükşehir duyarlılık gösterdi ve ortak bir çalışma yaptık. Bakanlıktan bu konuyla ilgili bir dönüş olmadı. Bakanlıktan destek bekliyoruz, çünkü bunu yapamazsak zeytindeki verim giderek azalacak. İlçemizde yüksek kesimlerde henüz bu hastalık çok fazla yayılmadı. Aşağı kısımlarda bu hastalığı yok edemezsek, durduramazsak giderek bu hastalık ekim alanlarını kaplayacak. Yaklaşık 9 milyon zeytin ağacımız var. Bunların hepsini de halkalı leke hastalığından en kısa zamanda kurtarmamız gerekiyor ...”
Göçün önüne geçilemiyor ne yazık ki!
Tarımdan para kazanamayan çiftçilerin artık göç etmeye başladığına dikkat çeken Başkan Atıcı, “Birçok çiftçi, tarımsal faaliyetini bırakarak kırsal kesimden merkezlere göç ediyor. Bu sadece ilimizde değil tüm Türkiye’de yaşanan bir olay. Bundaki en önemli sebeplerden bir tanesi de birçok üründen para kazanamama, maliyelerin yüksekliği. Çiftçi para kazanamadığı için böyle bir göçün önüne geçilemiyor ne yazık ki. Bununla ilgili devletimizin ‘Genç Çiftçi Projesi’ gibi tekrar kırsala çekmek için projeleri var. Bizler de bu projeleri destekliyoruz. Çiftçiliğin devam etmesi gerekiyor” dedi.
Yaprak, Toprak, Su Tahlil Laboratuvarı kuruldu
Oda olarak daha önce ilçemize bir tahlil laboratuvarı oluşturmak istediklerini, fakat Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nin böyle bir girişimde bulunduğunu belirten İsmail Atıcı, “Kampüsünün içinde Milas Ziraat Odası, diğer odalar ve Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla Yaprak, Toprak, Su Tahlil Laboratuvarı kuruldu. Biz Milas’ta açmayı düşünüyorduk. Onlar beni ikna ettiler, ‘Siz ilçede açmayın, biz büyük bir laboratuvarı buraya kuralım’ dediler. Geçen yıldan beri Milas Ziraat Odası bu laboratuvarın ayağı. Ziraat Mühendisimiz burada numuneleri topluyor ve büyükşehirden elamanlar gelip teslim alıyor. Büyükşehir bu numuneleri uygun şekilde ve uygun fiyata analiz yapıp tekrar bize gönderiyor. Biz de sahaya gidip ne tür bir çalışma yapması gerektiği konusunda çiftçilerimizi bilgilendiriyoruz. Toprak numunesi almayı bilmeyen çiftçilerimize de ziraat mühendisimiz yardımcı oluyor” dedi.
KDV indirimi çiftçiye değil firmalara gitti
Hükümetin tarımsal ve hayvancılığı geliştirme adına verdiği desteklemeler hakkında da açıklama yapan Başkan Atıcı; “Tarımsal destekler, çiftçinin olmazsa olmazı. Çiftçinin sermaye gücü yok, birikimi yok. O nedenle çiftçiye verilen bu destekler cansuyu gibi. Ancak günün şartlarına göre bu desteklerin uyarlanması lazım. 3-5 sene önceki destekle devam edilemez. Mesela iyi niyetle çıkarılan yemde ve gübrede KDV indirimi vardı. Biz ve çiftçi bu desteğe çok sevinmiştik ancak, çiftçi bundan bir şey elde edemedi. Gübrede KDV yüzde 18’den yüzde 0’a indirildi. Yem de ise yüzde 8’den yüzde sıfıra indirildi. Ancak o inen rakam kadar firmalar yeme ve gübreye zam yaptı. Bu tür destekleri yaparken firmaları denetlemek lazım. KDV indirimi çiftçiye değil firmalara gitti. Çiftçi yine aynı fiyata aldı. Çiftçi bu KDV indirimlerinde sadece hava aldı. Çiftçi kazanamıyor” dedi.
Bir araya gelip bir merkez yapamıyoruz
Açıklamalarının son bölümünde, bu yıl 8’incisi düzenlenen Uluslararası Milas Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı’na baştan beri büyük destek verdiklerini belirten Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, fuarın önemi ve ilçemize fuar alanı kazandırılması konusunda da şu görüşlerini paylaştı:
“Milas’ta böyle bir fuarın oluşması, 8’inci fuarı idrak etmemiz, birçok il fuarının önüne geçmesi, buradaki çiftçinin bu fuara olan desteği ve ilgisini göstermektedir. Tüm çiftçilerimize teşekkür ediyoruz. Kırsal kesimdeki insanlarımız, komşu il ve ilçelerdeki çiftçilerimiz fuarımıza ayrı bir önem veriyor. Bizim fuarımız biraz daha otantik, biraz daha Milas’a özgü, Milas’ın coğrafyasına uygun ve uyum içerisinde. Önümüzdeki yıl 9’uncusunu düzenleyeceğimiz fuara yine çiftçilerimizin ilgi göstereceğine ve yine başarılı bir fuar olacağına inanıyorum. Fuarımız uluslararası oldu ancak eksikliklerimizi de gözden kaçırmayalım. Böyle bir fuarın, fuar ve kongre merkezinde olmayışı ve bunun altyapısının yapılmayışı Milas’ın en büyük eksisi ve kaybı olacaktır. Bununla ilgili hem Milas Belediye Başkanımızla hem Büyükşehir Belediye Başkanımızla, Milas Kaymakamımızla görüşüyoruz. Ancak bir araya gelip bir merkez yapamıyoruz. Bu haliyle fuarımızın sürmesi hatta uluslararası olması konusunda endişelerim var. Sebebi de altyapının eksik olması. Başka bir endişem yok. Daha da ilerleyebilir. Fuarımız bu sene bir fuar daha doğurdu. Yapı fuarını da aynı alanda yapacağımız için gelen firmalar ve ziyaretçilerin bu eksiklikleri yüzümüze artık çarpmasını istemiyoruz. Milas’a bir Fuar ve Kongre Merkezi gerekiyor. Büyükşehir Belediyesi için bunu yapmak çok zor değil. Böyle bir potansiyeli, uluslararası olmuş bir fuarı bir altyapı için nasıl feda edebiliriz. Nasıl elden kaçırabiliriz. Bu yüzden içimiz, yüreğimiz yanıyor. Bu fuarımız bu şartlar altında devam edemez. İlçemizde oluşturulacak bir Fuar ve Kongre Merkezi sayesinde kendi ürünlerimizle ilgili ihtisas fuarları kurma şansımız da var. Milas’ta bu potansiyel de var. Bizim, Oda olarak tek başımıza gücümüz yetmeyebilir, belediyenin tek başına gücü yetmeyebilir. Hep birlikte bir araya gelmemiz gerekiyor. Büyükşehir’e burada çok büyük bir görev düşüyor. Büyükşehir Belediye Başkanı’nın sözünü tutup burada 15-20 dekar bir alan göstermesi gerekiyor. Altyapısı, tuvaletleri, salonları ve her tür donanımlarıyla hazır hale getirsek, stantlar da sabit hale getirilse yılda en az 5-6 fuara çıkarmak işten bile değil. Kongre ve fuar alanının çok büyük maliyetlere sebep olacağını düşünmüyorum. Kolektif çalışmayla bu çalışmalar bitirilebilir. Ama umutsuz değiliz. Bizdeki potansiyeli gördükçe Milas’a böyle bir Fuar Alanı ve Kongre Sarayını çok görmezler diye düşünüyorum.”
0 
0 
0 
0 
0 
0 
