Güllük'de susuz yaz

HZR'nin kesintilere gerekçe olarak gösterdiği "ana isale hattında patlama", "pompa arızası"... gibi açıklamalar inandırıcı bulunmazken su kesintilerinin daha sık ve daha uzun süreli tekrarlanmasından endişe duyuluyor. Güllüklüler, belde nüfusunun hızla artmasına rağmen gerek su kaynaklarını çoğaltıp çeşitlendirmek, gerekse su ve atıksu altyapısını büyütüp iyileştirmek için yıllardır neredeyse hiçbir çalışma yapmayan, "sadece karını düşünen" HZR'nin beldeyi susuzluğa mahkum edeceği inancında. Belde halkı Birleşmiş Milletler sözleşmelerine ve anayasamıza göre temiz-sağlıklı içme-kullanma suyuna ulaşma hakkının temel bir insan hakkı olduğunu ve bu sorumluluğun belediyelere verildiğini vurguluyor. 

Bu hakkın özel şirket tarafından yıllardır ihlal edilmesine karşı Muğla Büyükşehir Belediyesine yaptıkları tüm şikayetlerin  sonuçsuz kalmasına dikkat çekiyor.

Güllük halkı, 2006'da imzalanan 30 yıllık imtiyaz sözleşmesinin özel şirketler tarafından iptalini gerektirecek boyutta defalarca ihlal edilmesine rağmen Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin ilgisiz kalmasına tepkili. Güllüklülere göre Belediye, imtiyaz sözleşmesine göre, hiç bir sorumluluk almadan Güllük'de su ve içme suyu tahsilatının yüzde 30'unu kasasına atmaktan memnun görünüyor.

Yurttaşlara göre bu yüzden Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (MUSKİ) özel su şirketine karşı yapılan şikayetlere yıllardır kulakları tıkalı.

Yine Güllüklülere göre seçildiğinde bu sorunu çözeceğine söz veren yeni Belediye Başkanı Ahmet Aras da sözünü unutmuş gibi görünüyor. Güllüklüler kendilerine sunulan suyun kalitesinin de gittikçe bozulduğu görüşünde. Su kesintilerine çare olarak evlere depo yaptırma, kuyu suyu imkanı bulunan sitelerde de kuyu suyu bağlantısı kurma girişimleri yaygınlaşıyor.  

Su kesintilerinin devamı durumunda daha kitlesel ve sert protesto eylemleri bekleniyor.