Sarıçay ölüyor!

Milas’ta zaman zaman gündeme gelen Sarıçay’daki kirliliğin önlenememesi yeniden gündeme geldi. Vatandaşların döktüğü çöpler ve molozlar adeta dereyi yok ederken, suyun yakınlarındaki tesisler de zehir saçıyor. Geyik Barajı’ndan başlayarak Güllük Körfezi’ne dökülen Sarıçay’da, suyun rengi bazen beyaza, bazen de siyaha dönüşüyor. 
MOLOZLAR VE HAYVANSAL ATIKLAR TEPKİ ÇEKİYOR
Sarıçay genelinde çok sayıda moloz dökümlerine rastlanırken, en yoğun moloz kirliliği ilçeye bağlı Kırcağız Mahallesi’ndeki köprü altında yaşanıyor. İnşaat malzemelerinden, hayvansal atıklara, doğada çözülmesi mümkün olmayan araç lastiklerine kadar her çeşit atık, dere kenarına boşaltılıyor. Bölgedeki kum ocakları ise kirliliği yaratan etkenlerden sadece birisi…
Öte yandan dere kenarında çok sayıda hayvansal atıklara rastlanılıyor. Derenin hemen yanındaki mezbaha ve kurban pazarından atıldığı tahmin edilen hayvan kemik ve atıkları, çevre sağlığını olumsuz etkiliyor.
BORULAR UZATILARAK BEYAZ SU ATILIYOR
Derenin ilerleyen kısmında ise borular uzatılarak dereye atık su boşaltılıyor. Kirlilik nedeniyle zaten simsiyah olan su, atık su ile birlikte bembeyaz bir hale geliyor. Vatandaşlar, Sarıçay’daki yaşananların bir çevre felaketi olduğunu belirterek acilen bir eylem planı hazırlanmasını istiyor. 
TOPLU BALIK ÖLÜMLERİ YAŞANMIŞTI
Sarıçay’daki kirlilik nedeniyle 2010 yılında çok sayıda balık ölümü yaşanmıştı. Sarıçay'da yaklaşık 4 kilometrelik alanda oksijensiz kalarak veya zehirlenerek ölen ve su üstüne çıkarak kıyıya vuran balıkların başında açıklama yapan vatandaşlar, Sarıçay'ın son 20 yılda yapılan zeytinyağı fabrikaları, kum ocakları ve bölgeye dökülen inşaat atıklarıyla kirlendiğini söylemişti. Bunun üzerine Milas Kaymakamlığı tarafından inceleme başlatılmıştı.
KUM OCAKLARI ÖN PLANDA
Bölgede artan kirlilik endişesi nedeniyle 2013 yılı içinde bölge halkının şikâyetleri üzerine İl Genel Meclisi Çevre ve Sağlık ile Sanayi, Ticaret ve Ulaşım Komisyonları üyeleri alanda inceleme yaparak bir rapor hazırlamışlardı. Sarıçay mevkiinde faaliyet gösteren kum, çakıl ve taş ocaklarının çevre tahribatının endişe verici boyutlara ulaştığı ve acil önlem alınması gerektiği belirtilen raporda şu ifadeler yer alıyordu: "Milas Sarıçay mevkisinde tarım arazilerinde bulunan kum ocaklarında yerinde yapılan tespitlerde ruhsatsız ve kaçak çalışma yapıldığı, teknik nezaretçi defterleri olmadığı, sevk fişlerinin düzenli tutulmadığı, işyeri emniyeti, işçi sağlığı ve güvenliği hususlarına uyulmadığı, dere yataklarının kesitlerinin değişmesinden dolayı erozyona sebep olduğu, ocakların koordinatlarının dışında çalıştığı, çevre halkının şikâyetlerine rağmen gerekli tedbirlerin alınmadığı görülmüştür. Madencilik faaliyetlerinin kontrolsüz devam etmesi durumunda tarım arazilerinin hızlı bir şekilde yok olacağı öngörülmektedir. Alanda yürütülen madencilik faaliyetleri sonucunda 20 - 30 metrelik su dolu çukurlar oluştuğu görülmüştür. Bu sorunların giderilebilmesi için acil olarak ocakları denetlemek üzere Maden Kanunu'nun 23. maddesinde belirtilen niteliklere sahip teknik elemanlardan oluşan bir denetim heyeti kurulması gerekmektedir." denilmişti.
SARIÇAY ÖLÜYOR!
Sarıçay’daki kirliliğin canlı yaşamını tehdit ettiğini belirten vatandaşlar, kaçak moloz dökümlerine karşı önlem alınmasını istedi. “Bu alan yıllardır kaçak moloz döküm sahası olarak kullanılıyor. Ancak yetkililer bu konuya gereken önemi vermiyor. Kaçak moloz döken kişi ya da kişilerin tespit edilerek, cezai işlem uygulanmasını istiyoruz.” diye konuşan vatandaşlar, moloz dökümünün yanı sıra kirli suların da Sarıçay’a boşaltıldığına dikkat çekti. Yöre sakinleri, “Yaşanan çevre kirliliği, Sarıçay havzasını, yörede yaşayan vatandaşlarımızı ve derenin döküldüğü Güllük Körfezi’ndeki canlı yaşamını tehlikeye sokuyor.” diye konuşarak, rengi bazı noktalarda siyaha dönen dere suyundan şiddetli pis kokular ve köpürmeler yaşandığını söyledi.