Muğla’nın balık üretiminde 2023 hedefi 700 milyon dolar

Türkiye’de tüketilen balığın yüzde 60’ının üretildiği Muğla, 93 balık üretim çiftliğinde yılda 90 bin ton balık üretiyor. Ürettiği balığın yüzde 50’sini ihraç eden Muğla’nın balık üretiminde 2023 hedefi ise 700 milyon dolar.

Muğla’nın balık üretiminde 2023 hedefi 700 milyon dolar

Su ürünleri üretimi için önemli bir potansiyele sahip olan ve deniz kültür balıkları üretiminde Türkiye’de birinci sırada yer alan Muğla, deniz ve karadaki sularda Çipura, Levrek, Sarıağız, Minekop ve Alabalık yetiştiriciliği ile 2018 yılında 353 milyon dolarlık balık ihraç etti. 
Muğla sınırları içerisinde 93 adet off-shore balık üretim çiftliği tesisinde, ağ kafeslerde yılda 90 bin ton deniz balıkları yetiştiriciliği yapılıyor. Deniz kültür balıkçılığında Muğla, Türkiye’deki üretiminin yaklaşık yüzde 60’ını karşılıyor. Muğla’da 2018 yılında, 95 bin ton çipura-levrek, 19 bin ton alabalık üretimi gerçekleştirildi.
Avrupa'da tüketilen her 3 balıktan biri Türkiye'den gidiyor. Muğla'da üretilen balığın ise yüzde 50'si ihraç ediliyor. Deniz kültür balıkçılığı üretiminde Türkiye birincisi olan Muğla'dan geçen yıl 85 ülkeye yaklaşık 65 bin ton çipura, levrek ve alabalık ihraç edilerek 353 milyon dolar gelir elde edildi. 2018 yılında Muğla’da bulunan balık üreticilerine 4 milyon 200 bin 359 lira destekleme ödemesi yapıldı.
Balık üretim çiftliklerinin en yoğun olduğu Milas ilçesindeki Mandalya(Güllük) Körfezi’ndeki tesislerde denetlemelerde bulunan Muğla Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak, Muğla’daki balık üretimi konusunda açıklamalarda bulundu.
Türkiye’deki üretimin yüzde 60’ının Muğla sınırları içerisinde yapıldığının altını çizen Müdür Saylak, “Bu da yıllık 90 bin ton civarında bir üretim. Geçen yıl 50 bin tonu 85 ülkeye ihraç edildi. 353 milyon dolar gibi bir ihracat rakamı elde edildi. Tarım ve Orman Bakanlığımızın 2023 hedefleri 2 milyar dolar noktasında su ürünleri ihracatının yapılması. Bize konan hedef budur. Dolayısıyla bizler de yetiştiricilerimiz ve üreticilerimizle birlikte bu hedefe ulaşmak için kol kola, omuz omuza onlarla birlikte sektörün sıkıntıları, birlikte yapabileceğimiz projeler konusunda destek vermeye gayret ediyoruz. Zira 2023’te bölgemizden ihraç edilen balıktan elde edileceğimiz gelirin hedefi 700 milyon dolar. Bu doğrultuda kıymetli mesai arkadaşlarımızla birlikte yoğun bir şekilde çalışmaya gayret ediyoruz. Evet, öyle bir sektör ki, bölgede 5 bin doğrudan istihdamı içinde barındırıyor. Bölgenin sosyoekonomik kalkınmasına ciddi katkısı var. Paydaşlarıyla birlikte müthiş bir ekonomik katkı koyuyor, yarattığı artı değer, katma değerle bu sektör“ dedi.

2015 yılında Avrupa Birliği’nin anti-damping müdahalesinden sonra direkt olarak sektöre, çipura ve levreğe verilen bir destek bulunmadığını kaydeden Saylak, “Ancak farklı türlere bakanlık olarak destek verebilmekteyiz. Yine tabi ki, önümüzdeki süreçte, yeni farklı projelerle üretim kapasitesini artırmaya dönük, ihracattan elde edeceğimiz geliri artırmaya dönük projeleri de hep birlikte oluşturacağız, geliştireceğiz.” şeklinde konuştu.

Sıkça gündeme gelen balık çiftliklerinin kirlilik yarattığı ve çiftlik balığının ‘temiz olmadığı’ iddiasına ilişkin bir açıklama yapan Saylak, “Toplumda, kamuoyunda ne yazık ki yanlış algı var. Su ürünleri yetiştiricileri ve tesislerinin çevreyi kirlettiğine dönük bir anlayış hâkim. Oysaki 85 ülkeye ihracı yapılan bu balıkların her yıl Ulusal Kalıntı İzleme Planı çerçevesinde numune alınıp yılda 300 denetimi yapılıyor. 300 kalıntı izleme testinden geçiriliyor. Herhangi bir ağır metal, kirlilik ile ilgili. Bugüne kadar en ufak, olumsuz bir şeye rastlanmadı. Aksi bir şey olsa su ürünleri ihracatımızla ilgili yurtdışında bu kadar rağbet, talep görmeyiz.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin elinde önemli bir ürün olduğunu ve vatandaşların bu üründen faydalanması gerektiğini belirten Saylak, “Ülkemizin bir handikabı var. Ülkemizdeki su ürünleri tüketiminin ne yazık ki kişi başına 6 kilogram civarında olduğunu düşünürsek bu bizler için üzücü. Bu sağlıklı bir gelecek için çocuklarımızın, insanlarımızın Omega-3, Omega-6 konusunda balıkların ne kadar değerli olduğu herkesin malumu. Gelişmiş ülkelerde bu oran kişi başına 30 kilogram altına düşmüyor. Hafızam beni yanıltmıyorsa Japonya’da bu 90 kilograma kadar çıkıyor. Aynı zamanda bu olumsuz algıyı kırarsak ülkedeki su ürünleri tüketiminin de artırılmasına dönük katkı koyacağımızı düşünüyoruz. Bu da sağlıklı nesiller yetiştirmek için önemli” dedi. 

Balıkçılık sektörüyle birlikte önemli bir yan sektör oluştuğunu kaydeden Saylak, 2019 yılının Haziran ayı sonu itibariyle İl Müdürlüğünde filoya kayıtlı  bin 173 adet balıkçı gemisi bulunduğunu, 2019 yılı sonu itibariyle Muğla’da gerçek kişiler için Su Ürünleri Ruhsat Tezkeresi sahibi 3 bin 146 adet balıkçı bulunduğunu söyledi.
Kıyı Balıkçılığı Desteklemeleri kapsamında İl Müdürlüğünde kayıtlı 644 adet gemiye 554 bin 750 lira destekleme ödemesi yapıldığı, Amatör Balıkçı Belgesi geçerli olan balıkçı sayısının  3 bin 148 olduğu, 105 adet teknenin de Amatör Balıkçılık Turizm İzni bulunduğu kaydedildi. Balıkçılık sektörünün önemli bir yan sektörünün olduğunu kaydeden Saylak, “Bu sektörün bir yan sektörü oluştu. Hafta sonu için burada olta balıkçılığı, amatör balıkçılık yapmak için Ankara’dan, İstanbul’dan uçağa binip Milas-Bodrum Havalimanı’na inip, burada hafta sonu balık avlamaya gelen vatandaşlarımız var. Onun dışında Isparta, Burdur, Denizli, Kütahya, Afyon, İzmir, Antalya gibi illerden hafta sonu için balık avlamaya gelen 50 bin kişiden söz ediyoruz. Ayda yaklaşık 250 bin kilogram civarında olta balıkçılarımız balık avlıyorlar burada. Bu aynı zamanda yöre ve çevredeki turistik tesisler için de artı değer. Tabi ki konaklıyorlar, tüketiyorlar. Onun da artı bir değer olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla paydaşlarımız oldukça geniş. Ülke ve bölge ekonomisine de arkadaşlarımızın ciddi katkıları oluyor” şeklinde konuştu.

 

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık