“Sayın Bakan Suat Kılıç, ne dediğinin farkında mı?”

ÖNDER Haber - Muğla Baro Başkanı Av

“Sayın Bakan Suat Kılıç, ne dediğinin farkında mı?”
  • 24 October 2013, Thursday 6:34
ÖNDER Haber - Muğla Baro Başkanı Av. Mustafa İlker Gürkan, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın, Beşiktaş-Galatasaray karşılaşmasının son dakikasında çıkan olayların ardından yaptığı açıklamaya tepki gösterdi. Bakan Kılıç’ın açıklamasıyla, devletin, ‘suçu önleme’ adına, "bu adam olay çıkaracak diye kafasından geçirmesi yeter" noktasında akıl almaz bir öneri getirdiğine dikkat çekerek; "Proaktif= Önleyici kavramı böylesine tehlikelidir. Kavramın hukuk tekniğindeki karşıtı ‘Bastırıcı Devlet’ kavramıdır. Dilimizde ve bütün dillerde ‘önleyici’ deyiminin "bastırıcı" deyimine karşı yarattığı olumlu etki "polis devleti" heveslilerince, propagandada en üst düzeyde kullanılmaktadır" dedi. Muğla Baro Başkanı Av. Mustafa İlker Gürkan’ın, "önleyici  hapis" uygulamasının hukuka aykırı olduğuna, "baskı ve devlet şiddeti göstergesi" olduğuna ve böyle bir önerinin toplum önünde dillendirilmesinin dahi kabul edilemez olduğuna dikkat çekerek tüm ulusumuza yönelik uyarıda bulunduğu açıklaması şöyle.. "Hak ve özgürlükler, insanlığın onuru ve erdemidir" Baromuzun düşünsel seyrini izleyenler, yaşadığımız dönemde en çok dikkat ve mücadele etmemiz gereken kavramlardan birinin "Proaktif Devlet= Önleyici Devlet" olduğunu görürler. "Proaktif fonksiyon= Önleyici işlev". Bütün otoriter-totaliter rejimlerin, anti-demokratik baskılara hukuksal meşruiyet kazandırmak adına sığındıkları kavramdır  Çünkü bu "önleyici devlet işlevi" sayesinde "niyet okumak" ve "niyet suçu" yaratmak mümkündür. Hukuk tekniği bakımından "niyet okumak" özellikle ceza hukuku alanına aktarılırsa, bunun anlamı "teşebbüs suçu" ya da "suça teşebbüsün sınırlarının genişletilmesi" ve eylemin -yalnızca akıldan geçirilmesi nedeniyle- cezalandırılabilir olmasıdır. Örneğin; şeker hastası biri için, aranızda husumet olduğu belli ise ve çarşıdan şeker alırsanız  öldürme girişimine başladınız (icra hareketleri aşamasına geçtiniz) demektir ve cezalandırılabilirsiniz. Sayın Suat Kılıç daha da ileri gidiyor: Kişinin kendi iç dünyasında "olayı" kafasından bile geçirmesine gerek yok. Devletin, yani polisin "bu adam olay çıkaracak diye kafasından geçirmesi yeter" noktasına geliyor.. Akıl almaz bir öneri. "Proaktif= Önleyici" kavramı böylesine tehlikelidir. Kavramın hukuk tekniğindeki karşıtı "Bastırıcı Devlet" kavramıdır. Dilimizde ve bütün dillerde "önleyici" deyiminin "bastırıcı" deyimine karşı yarattığı olumlu etki "polis devleti" heveslilerince, propagandada en üst düzeyde kullanılmaktadır. Spor Bakanı Sayın Suat Kılıç, verdiği demecinde, Şiddet ve taşkınlık olaylarını alışkanlık haline getirenler var. Böyle kişiler için önleyici hapis cezası uygulanabilir. Bu tür maçlar öncesi, sürekli olay çıkaran, yine çıkarabileceklerle ilgili kısa süreli hapis uygulaması. Teknik adı önleyici hapis. Bazı ülkelerde uygulanıyor. Gözaltından farklı ve daha etkili. İçişleri Bakanlığı'nda da bu kişilerle alakalı rapora giren unsurlar var. Nihayetinde hukuk devleti, holiganlara teslim olmaz. Holiganlar hukuka teslim olacak, demektedir. Bir "demokratik hukuk devletinde" Bakan düzeyine ulaşmış bir hukukçu bu açıklamayı yapamaz. Yapmamalıdır. Sayın Suat Kılıç’ın önerisi "proaktif devlet" anlayışının bile  sınırlarını aşıyor. Hiçbir hazırlık hareketine bile gerek duymuyor, yalnızca tahmin üzerine en ağır ceza yaptırımını "özgürlükten yoksun bırakmayı",  yumuşatılmış bir adlandırma altında öneriyor, "önleyici hapis" öngörüyor. Hukuk Fakültesi dekanları ve öğretim üyeleri...  Mesleği hukukçuluk olan Yargının kurucu unsurları… Demokrasi ve özgürlüklerden yana olanlar… Ey insanlar! Neredesiniz? Sayın Suat Kılıç siz bir hukukçusunuz… Ne dediğinizin farkında mısınız? Bu sözleri hukuk fakültesinde sınav kağıdına yazsaydınız, Anayasa hukuku okunan birinci sınıftan ikinci sınıfa geçebilir miydiniz? "Başka ülkelerde var" diyorsunuz? Hangi ülke? O ülkede olan her şey sizde var da, yalnızca taraftarların "maç öncesi hapse atılması" mı eksik kaldı? Sayın Bakan bu gün polisin fiilen yaptığı "Başbakanın ziyaret edeceği kentlerde , ziyaret öncesi bazı muhalif gençlerin gözaltına alınması" biçiminde yürütülen anti demokratik uygulamayı, ağır bir hak ihlali oluşturan bu uygulamayı bile yetersiz buluyor. Muğla Barosunun baştan beri yaptığı uyarı haklılık kazanmıştır. Toplum tuzaklara çekilmekte… Siyasal İktidar "krizi fırsata dönüştürmek"  peşinde koşmaktadır. Bozuk düzen,  toplumsal tepkiyi her gün yeniden üretiyor…  Polis Devleti ise bu tepkilerin nedeni bizzat kendisi olduğu halde, geniş kitlelerin rahatsızlığını o kitleleri zincirlemek için bir fırsat olarak kullanıyor. Bu baskı ve şiddet düzeni, "terör", "holiganlar" v.b kavramları üzerinden "önleyici devlet işlevi" diyerek topluma deli gömleği giydirmeye çalışıyor. "Önleyici  hapis" hukuka aykırıdır. Baskı ve devlet şiddeti göstergesidir.  Bu önerinin toplum önünde dillendirilmesi dahi kabul edilemez. Bir kez daha bütün ulusumuzu uyarıyoruz. Teröre karşı "Önleyici devlet"  ya da olaylara karşı "Proaktif Polis" v.b kavramlarla birlikte  sunulan her yasal düzenleme, hak ve özgürlüklerimize karşı yapılan bir; sınırlamadır,  saldırıdır.. Yurttaş haklarını kısıtlamak ve giderek yok etmek için girilen yolda,  "terör", "holiganlar", "artan olaylar" gibi bahanelere  aldanmamalıyız.  Devletin güvenlik aygıtları, bizleri baskı altında tutmak için değil bizlerin özgürlüklerimizi daha rahat, daha çok kullanmamız için vardır.
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık