TABLO NETLEŞTİ!..

TABLO NETLEŞTİ!..

31 Mart yerel seçimlerine giderken, başa güreşecek hemen bütün partilerin aday adayları nihayet belli oldu.

BÜYÜKŞEHİRDE DURUM..

Öncelikle Büyükşehre bakalım. CHP, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için başvuru yapan 10 aday adayı varken ve değişim hareketinin en önemli mottosu olarak söylenen, adayların sandıkta belirleneceği ilkesine aykırı olarak, ne sandık koydu, ne de aday adayı olan isimlerden birini Belediye Başkan adayı olarak belirledi.. Ahmet Aras, yine Bodrum Belediye Başkanlığına aday adayı olmuşken, Genel Merkez tarafından Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak belirlendi. Keza, Bodrum için 24 Belediye Başkan aday adayı varken, ön seçim sandığı konmadığı gibi, bu 24 aday adayından birini değil, Meclis üyesi adayı olan Tamer Mandalinci’yi aday gösterdi.

Hem Büyükşehir’de, hem de Bodrum’da partililer, sadece partililer değil herkes, büyük şaşkınlık yaşadı ve Genel Merkez, kuşkusuz pek çok haklı eleştirinin hedefi oldu.

Bunları not ettikten sonra, gelelim büyükşehir adayı Ahmet Aras’a..

Ahmet Aras, en çok Bodrum’un yollarının bozuk ve toz toprak içinde olunması nedeniyle eleştiriliyordu. Ancak, gerçekçi bakmak gerekirse, Büyükşehir Bodrum’a tarihinin en büyük alt yapı yatırımını yapmış, çok büyük kanalizasyon ve arıtma tesislerini yapmaktaydı. Bu nedenle de, kaçınılmaz olarak bu sıkıntılar yaşanıyordu. O’nun dışında, Ahmet Aras pek çok sosyal belediyecilik yatırımları yapmış, bana göre başarılı bir belediye başkanıydı. Kuşkusuz iktidarın Muğla ve ilçelerine karşı ambargo uygulayan, onların başarılı olmamaları için genel bütçeden katkı yapmayan tavrı nedeniyle, imkanları da dardı. Hep söylenen, kış nüfusuna göre belirlenen İller Bankası payları ise, özellikle yaz aylarında kış nüfusunun 8-10 katından fazla yerli ve yabancı turiste hizmet etmesi nedeniyle, daha büyük yatırımlar yapması engelleniyordu. Diğer yandan, Belediyenin imarla ilgili yetkilerine sürekli merkezden müdahale ediliyor, Bodrum’un betonlaşması bütün hızıyla devam ediyordu..

Bu nedenle Ahmet Aras, Bodrum gibi bir turizm kentini gayet güzel temsil eden ve yöneten bir Belediye Başkanı konumundaydı. Bu nedenle büyükşehire adaylığı çok da garipsenmedi ve CHP’ye çok da puan kaybettirmedi. Ahmet Aras, Muğla Büyükşehir Belediyesi’ne yakışan ve başarılı olabilecek bir adaydır.

Cumhur İttifakı’na gelince.. AKP-MHP ittifakının Büyükşehir adayının AKP’den olacağı açıktı, ancak resmi olarak çok az aday adayı vardı. Ancak Barış Saylak, Yelda Erol Gökcan gibi isimler telaffuz ediliyordu. Ve kimsenin aklına gelmeyen ihtimal oldu ve AK Parti tabanının tanımadığı, önce ANAP’lı, sonra CHP’li milletvekili olan, eski bankacı bir aday, Aydın Ayaydın Genel Merkez tarafından AKP’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak tanıtıldı. Geçmişte CHP’den milletvekili olduğunda da, CHP’nin “İstanbul Dükalığı”nın adayı olarak anılıyordu.

Kuşkusuz bu seçim, AKP tabanı tarafından çok da benimsenmedi. Kimsenin bunu yüksek sesle ifade edememesi ise, kimsenin Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’a karşı çıkmaya cesaret edememesi nedeniyledir.

Yoksa, AKP’nin şimdilerde oylarını aldığı Muğla’nın sağ kökenli tabanı, geçmişte sağın adayları olarak Muğla dışından milletvekilliği adaylığına getirilen ve milletvekili olan ‘Van Canavarı’ Yalım Erez ve Bursalı İbrahim Yazıcı’nın adaylıklarını hiç de hoş karşılamamıştı. İkisi de Muğla milletvekili olarak TBMM’ne girmiş, hatta ’95 seçimlerinde, eğilim yoklamasında birinci gelen Milaslı İrfettin Akar’ın önüne Bursalı İbrahim Yazıcı konulmuş, bu nedenle de İrfettin Akar milletvekili olamamıştı.

Aslında durum şimdi de çok farklı değil. Herkes, böylesine dışardan bir kişinin Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı’na getirilmesini ‘sindiremiyor’.. Yerel ilçe örgütlerinde de, tabanda da, ‘bu da nereden çıktı’ havası var; ama kimse R.T.Erdoğan’a karşı çıkma cesaretini gösteremiyor. Bu, hem örgütlerin, hem de tabanın, Mart’a kadar yapılacak seçim çalışmalarını etkileyecek, hem de özellikle çok oy beklediği kırsalın oylarının, yabancıdan ziyade başka ve ‘yerli’ adaylara yönelmesine neden olabilecektir. Mardinli Aydın Ayaydın’ın Kürtlerin de oylarını alacağı beklentisi ise, hiç de mantıklı değildir. HDP’li olmayan bir kısım Kürt vatandaş da oy verebilir, tıpkı diğer Muğlalılar gibi..

İYİ Parti ise, henüz Büyükşehir için aday göstermedi. En kuvvetli ihtimal olan ve geçen seçimlerde bağımsız olarak Büyükşehir’e aday olup, iyi de oy alan Behçet Saatcı ise, Fethiye’den İYİ Parti adayı oldu. Şu anda bu pozisyon boş. En yakın ihtimal olarak İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun görülüyor, ancak şimdiye kadar bir açıklama olmadı. Ancak Saatcı dışında kim olursa olsun, maçın CHP ile AKP arasında geçeceği kesin.. Üstelik İYİ Parti, Mehmet Tosun’un AKP’ye geçmesi nedeniyle Bodrum’daki tabanını büyük ölçüde yitirmiş durumda..

İLÇELERDE DURUM

AKP, en akıllı ve sonuç alabileceği hamleyi ise Bodrum’da yaptı. İYİ Parti’nin üstelik Yerel Yönetimlerden Sorumlu Başkan Yardımcılarından olan Mehmet Tosun, çok kısa bir süre önce İYİ Parti’den istifa etti ve hemen peşinden de AKP’nin Bodrum Belediye Başkan Adayı olarak açıklandı.

Tosun, MHP’den iki dönem Konacık Belediye Başkanlığı yaptığı dönemdeki başarılı çalışmalarıyla biliniyor. 2019 seçimlerinde İYİ Parti’nin Bodrum adayı olan Tosun, oyların %45,69’unu alan CHP’li Ahmet Aras’ın karşısında, %34,57 oy almıştı. Bu seçimlerde Ak Parti’nin oyu %15,95’di. Şimdi AKP’den aday olduğunda, her iki partinin oylarının toplamı kadar bir oy alması ise zor. Bu seçimde İYİ Parti’nin aldığı %34,57’lik oyun çok önemli bir kısmı Mehmet Tosun ismi sayesinde olsa da, bu tabandan AKP’ye bütün oyların kaymasını beklemek doğru olmaz. Ancak yine de CHP’li aday Tamer Mandalinci karşısında şansı olduğu söylenebilir.

Fethiye ise AKP için sıkıntılı görünüyor. Cumhur İttifakı anlaşmasına göre Fethiye’de MHP’nin adayı gösterilecekti. Ancak MHP’nin Fethiye adayının Fethiye Belediye Başkanlığı için AKP’den aday adayı olan Muhammet Kökten olarak açıklanması, Fethiye MHP’de infial yarattı ve büyük tepki gördü. MHP Fethiye İlçe Başkanı Osman Cura bu nedenle Bahçeli’nin talimatıyla görevden alındı. AKP’nin Fethiye İlçe Başkanı da, Aydın Ayaydın’ın Fethiye seçim ofisi konusundaki tartışmalar sonrası, Genel Merkez tarafından görevden alındı (affını istedi). Yani Fethiye cephesi çok sıkıntılı ve İYİ Parti’li Behçet Saatcı ve şimdiki belediye başkanı CHP’li Alim Karaca karşısında Fethiye’de iddiası kalmadı gibi. Bu, Aydın Ayaydın’a da Fethiye’den desteğin az olacağı anlamına geliyor. Bu, hem MHP hem de AKP tabanının adaylara sıcak bakmaması olarak net bir şekilde ortada duruyor. Hatta, MHP’nin görevden alınan ilçe başkanı Osman Cura, geçtiğimiz hafta adaylığını açıklayan Behçet Saatcı’nın yanında yer alıyor.

AKP, büyük şehir seçimleri için belirleyici ilçelerden biri olan Milas’ta da sıkıntı yaşıyor. Milas için AKP’den aday adayı olan 5 isim vardı, ve bunların hiç biri değil, ilçe yönetiminden Rüştü Yiğitkaya olarak açıklandı. Özellikle Barış Saylak’ın çok iddialı olduğu ve 2019 seçimlerinde CHP’li Muhammet Tokat’a karşı AKP oylarında ciddi bir artış sağladığı gerçeği ortada dururken, herkes için çok ilginç bir sonuç olarak görüldü. AKP adayı olarak açıklanan Rüştü Yiğitkaya, DYP kökenli ve geçmişte biri bağımsız, biri DYP, diğeri de AKP adayı olarak üç belediye başkanlığı seçimi yaşamış bir isim. Barış Saylak’ın büyük hayal kırıklığı yaşadığı ve belki de bağımsız aday olarak çıkabileceği konuşulurken, önceki gün Büyükşehir Adayı Aydın Ayaydın’la bir görüşme yaptığı ve Saylak’ın gösterilen adayı destekleyeceği duyuruldu. Ancak, Saylak’ın geçmişte AKP’ye taşıdığı oyların ne kadarını tutabileceği büyük bir soru işareti..

Yiğitkaya’nın karşısında ise, 1994 seçimleri hariç (sol ikiye bölündüğü için), hep iktidarda olan CHP’nin adayı Fevzi Topuz gibi güçlü bir isim var. Topuz, üç dönem Milas Belediye Başkanlığı ve bir dönem Milletvekilliği yapmış, ama siyasetten hiç kopmamış, sevilen bir isim. Muhammet Tokat’ın Muğla Belediye Başkan Aday Adayı olduğu için katılmadığı ve 8 aday adayının yarıştığı ön seçimden, diğer genç adaylar karşısında, büyük ara farkla Milas Belediye Başkan Aday Adaylığını kazandı ve ataması yapıldı. Milas ön seçim yapılan üç ilçeden biriydi ve 7 diğer adayla yarıştı. En yakın rakibinden 500 fazla olarak(1500) ön seçimi kazanan Fevzi Topuz’un ekibindeki Belediye Meclisi üye aday adayları ise, ilginçtir, en üst sıralarda yer alamadılar. CHP’li üyeler, muhtemelen Barış Saylak’ın yine AKP adayı yapılabileceği varsayımıyla, Belediye Başkan adaylığı için tecrübesi ve tabanla hala sıcak ilişkilerini sürdüren Fevzi Topuz’a yüklenirken, mecliste, aldığı 1000 oyla ikinci durumdaki Servet Evran’ın yanındaki genç meclis üyelerini, seçilebilecek üst sıralara getirdiler.

Sürpriz bir şekilde eskiden üç kez Belediye Başkanlığı adaylığı için yarışan Rüştü Yiğitkaya’nın ismi açıklanınca, Fevzi Topuz’un bu seçimleri kazanmasına neredeyse herkes kesin gözüyle bakmaya başladı. (Yiğitkaya 2004 yerel seçimlerine DYP’den girmiş ve 26,44 alırken, Fevzi Topuz %37,15 oy almıştı. 2009 seçimlerine bağımsız giren Yiğitkaya %4,95 oy alabilmişti. 2014 seçimlerine ise AKP’den katılan Yiğitkaya %25,1 oy alırken, CHP’li Muhammet Tokat oyların %50’sini kazanmıştı.)

Milas’ta bir üçüncü aday, bundan önceki seçime CHP’den meclis üyelikleri alma şartıyla CHP’yi destekleyen,  İYİ Parti’nin adayı Mehmet Çayırlı. İYİP MHP’den ayrılmadan önce MHP İlçe Başkanı olan Çayırlı, İYİ Parti’nin de kurucu ilçe başkanı. CHP ile ittifak yaparak girdikleri 2019 seçimleri sonrası, Belediye Meclisi’ne seçilen ve bir dönem Belediye Başkan Yardımcılığı görevinde de bulunan Mehmet Çayırlı, 2024 yerel seçimlerinde İYİP adayı olduğu için Meclis Üyeliği’nden istifa etmişti.

İYİ Parti, Mayıs 2023’de yapılan Genel İdare seçimlerinde, Milas’taki oyların %18,26’sını almıştı.

Ancak 2023’teki seçimlerde Cumhurbaşkanlığı seçimi için 6’lı masada yer alan İYİ Parti, bu tarihten sonra 6’lı masadan ayrılmış ve kendi içinde büyük çalkalanmalara sürüklenmişti. Özellikle 2024’teki yerel seçimlerde CHP’nin adaylarını desteklemeyerek kendi adaylarını çıkarma kararı almaları, tabanda büyük infiale neden olmuş ve İYİP’in AKP’nin kazanmasını sağlamak için çalıştığı eleştirileriyle karşılaşmış ve pek çok milletvekili ve özellikle büyükşehir il başkanlarının istifa ederek İYİP’ten ayrılmaları, pek çok partilinin istifa etmesine neden olmuştu. Bu durum, İYİP’in 2023 genel seçimlerinde ülke çapında aldığı %9,90’lık sonuçtan daha da gerilere düşebileceğini gösteriyor. Aslında İYİP, daha yüksek oy alabilecek bir konumdayken ve anketlerde de bu sonuç görülmesine karşın, sonradan dönse de Meral Akşener’in 6’lı masayı terk etmesinin, sonrasında da 6’lı masayı tamamen dağıtarak Millet İttifakı’nın yerel seçimlerde sıkıntıya girmesine yol açacak bir tavırla ittifakları tümden reddetmesinin, henüz ölçülmese de İYİP’i daha da gerileteceğini söylemek mümkün.

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık