Tek eksiğimiz 5 yıldızlı oteldi!

Gülçin ERŞEN – Ankara'da gazetecilik yaptığım dönemden bilirim; parlamento muhabirleri, özel haberleri "kulis"ten çıkarırlar

Tek eksiğimiz 5 yıldızlı oteldi!
Gülçin ERŞEN – Ankara'da gazetecilik yaptığım dönemden bilirim; parlamento muhabirleri, özel haberleri "kulis"ten çıkarırlar. Yani, TBMM genel kurulunda ya da parti grup toplantılarında yaşanan ve söylenenlerden yapılan haberler rutindir. Tabii Güllük'te Belediye Meclis toplantılarına katılamasanız da "kulis" haberi yapmak olası. Milas Önder Gazetesi'nde 10 Temmuz Çarşamba günü haberi yayımlandı. Ama, ben daha önce, meclis toplantısındaki çarpıcı gelişmeleri öğrenmiştim. Başkan Vekili Tevfik Kırçın ve Meclis Üyeleri Hatice Balkır ile Şerif Miral’ın mazeretleri nedeniyle katılmadıkları, hatta Fen İşleri Müdürü ve memurunun bulunmadığı 2013 Temmuz ayı meclis toplantısından, Güllük'ün deniz kıyısındaki en güzel ve merkezi yerlerinden birine 5 yıldızlı otel yapılması kararı çıktı! Meclis toplantısını izleyen iki kişinin de Güllük'e yapılması planlanan 5 yıldızlı otelin girişimcileri olduğu anlaşıldı. Basına iletilen bilgi notunda; "Köy civarı mevkiinde, tapunun 2568 parselinde kayıtlı taşınmaz için hazırlanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar plan tadilatı yapılarak, bu alana 5 yıldızlı otel inşa edilmesi oy çokluğu ile kabul edildi” deniliyor. Belediye Başkan Vekili Tevfik Kırçın yerine, Kemal Dönmez'in vekil başkanlık ettiği ve 10 üyeden 7'sinin bulunduğu meclis toplantısından "oy çokluğu" ile böyle bir kararın çıkması, toplantıya izleyici olarak katılanların çoğunun da tepkisini çekti. Halk plajına yakın, genelde tek ve iki katlı yapıların, meyve ağaçlarının yoğun bulunduğu alana 5 yıldızlı otel ruhsatı verilmesini eleştiren vatandaşlar, "Bölgenin dokusunu tamamen bozacaklar, alt yapıyla ilgili zaten sorun yaşanıyor, Güllük'ün altyapısı 5 yıldızlı bir tesisi kaldıramaz" dediler. Alt yapı sorunları bir yana, kışın kapananan, yazın bazıları sinek avlayan, birçoğu kalıcı olmayan onca işletme deneyiminin yaşandığı Güllük'ün turizm potansiyeli şimdiki otelleri ancak karşılamakta, hatta yetersiz kalmaktadır. Toplumun belleğini bilmem, ama benimkisi güçlüdür. Hemen aklıma, Güllük'e daha önce yapılmış çok katlı 3 büyük otele ruhsat verilmesini eleştiren AKP'li (Yavuz Demir) ve CHP'li (Aytunç Kayrakçı, vekil Tevfik Kırçın) iki belediye başkanının açıklamaları aklıma geldi. Hani bundan böyle Güllük'ün dokusuna, çevreye ve doğaya zarar veren büyük ve çok katlı turistik tesislere izin verilmeyecekti! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Merak ettiğim, eleştiriler ve halkın tepkisi artar mı? Bunun karşısında, belediyenin ve "turizm işletmesi yatırımcısı"nın tavrı ne olur? Göreceğiz.   Poseidon cephesi.. Güllük Belediyesi Meclis toplantısı sonrası, toplantıya katılan vatandaşlar, meclis üyelerine kötü koku kaynağı Poseidon Yem Fabrikası'yla ilgili yargı süreci hakkında bilgi verip, yakınmalarını yinelemişler. Poseidon'un avukatlarının duruşmalarda sürekli vurguladığı "Fabrikaya yer gösterip izin veren belediye olduğu halde, Orjan sakinleri niye belediyeye değil de yalnızca bize dava açtı?" yönündeki savunmalarını dile getiren vatandaşlara Belediye meclis üyelerinden bazılarının verdiği yanıt hayli ilginç: "2010 / 37 Sayılı Encümen kararı gereği yıkılması gereken tesise halâ bir şey yapılmamış olmasına biz de şaşırıyoruz! Mesele bir an önce çözüme ulaşsa da biz de rahatlasak..."   2 dava ve duruşma.. Orjan yönetiminin açtığı tahliye davasının 18 Haziran 2013'teki duruşmasında "İhtiyati Tedbir" kararı çıkmış, kararın işleme konulması için 6 bin TL. Harç ve 36 bin TL. Teminat yatırılması gerekiyordu. Bu sayede fabrikanın üretimi, en azından gelecek duruşmanın yapılacağı 10 Ekim'e dek durdurulabilecek. (Ramazanın ilk sahurunda, saat 3.30 sularında duyulmaya başlayan, gittikçe yoğunlaşan ve yayılan koku nedeniyle camlarımı kapatıp, 7.30'a dek klima çalıştırmak zorunda kaldığımı belirteyim.) Orjan Kooperatifinin geçtiğimiz ayki yönetim kurulu toplantısında, mahkemeye yatırılması gereken tutarın üye aidatlarından kesilmesi kararlaştırılmış, hatta 6 bin TL. turarındaki harç yatırılmış. Ahdiye Akdağ ve Füsun Kocabeyoğlu'nun açtığı davanın 8 Temmuz'da gerçekleşen ikinci duruşmasında da, yargıcın değiştiği ve 20 Haziran'da yapılması gereken keşfin iptal edildiği anlaşıldı. Karşı tarafın avukatlarının katıldığı duruşmada, dilekçeleri işleme konulan 30 müdahilden duruşmaya katılan 13'ünün ifadeleri alındı. Ağlamaklı yakınmalarla şikayetlerini dile getiren mağdurlar, fabrika ve yaydığı koku nedeniyle sağlıklarının olumsuz etkilendiğini vurguladılar. Önümüzdeki 3 Ekim'de keşif yapılacak, üçüncü duruşma da 18 Ekim'de olacak.   Koku kokuyu bastırır! Öte yandan ilk duruşmada alınan karar gereği 20 Haziran'da yapılması gereken keşif öncesinde (18-19 Haziran 2013) Fabrikanın temizlik ve önlem alma çabalarını, balık ve yağ atıklarını Orjan arazisine döktüklerini, bunun ayrıca pislik ve koku kaynağı oluşturduğunu görüntülü olarak belgeleyen, belediye ve jandarma tutanaklarıyla tespit ettiren davacılar, bu kanıtları da mahkemeye sundular. Ben bilirkişi olsam, mahkemenin belirttiği 3 Ekim'den daha önce habersiz keşfe giderim. Müdahillerin de söylediği gibi, yakındığımız kötü kokunun asıl kaynağı çöplük ve arıtma değil; çünkü onlar daha önce de vardı; artık bana ve birçok Güllüklü'ye tanıdık gelen o berbat kokunun ise Poseidonla başladığını, fabrika gerekli önlemleri alsaydı (koku emisyonu yönetmeliğine uygun üretim yapsaydı) ya da fabrika sahiplerinin çok öncesinden söz verdiği gibi, yaz başlamadan yeni yerinde yeni tesisle "uygun" koşullarda çalışmaya başlasaydı, bu kokuyu ve eziyeti çekiyor olmazdık. (11 Temmuz 2013 / Güllük)
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık