Tüm Emeklilerin Sendikası Milas Şubesi’nden Sert Tepki: “Faşizme Karşı Durmak İnsanlık Görevidir”

Basın açıklaması öncesi açılış konuşmasını İzzet Doğan yaptı. Doğan, “Emekliler onurlu insanlardır. Birikim ve tecrübe sahibidir. Yoksulluk sınırının 80 bin, açlık sınırının 34 bin lira olduğu bir düzende 4 bin liralık bayram ikramiyesi utançtır. Ekonomik çöküşün faturasını bizlere ödetemezsiniz,” dedi.

Ardından Tüm Emeklilerin Sendikası Milas Şubesi adına basın açıklamasını Fikret Çoban okudu. Çoban, kısa süre önce genel kurulunu tamamlayan sendikanın daha güçlü bir mücadele için örgütlenmeye devam edeceğini belirtti. Emeklilerin on yıllarca Türkiye ekonomisine, bilime, kültüre ve siyasete katkı sunduğunu hatırlatarak, “Bu çabaların yok sayılmasına asla izin veremeyiz” dedi.

"Açlık Sınırının Altında Yaşamaya Zorlanıyoruz"

Çoban açıklamasında BES-AR verilerine de dikkat çekti: “Gerçeği yansıtmayan enflasyon hesapları, öngörülen enflasyon tahminleri ve yandaş sendikalarla yaptıkları akla ziyan anlaşmalarla çalışanlar sefalete, emekliler açlığa mahkum edilmiştir. BES-AR’A göre açlık sınırı 34 888 lira, yoksulluk sınırı 84 352 lira, bekar bir insanın yaşam maaliyeti 51 193 lirayı bulmuştur. Bu verilere göre 10 milyondan fazla emekli, dul ve yetim maaşı alan insanımız açlık sınırının yarısından az, neredeyse bütün emekliler ise açlık sınırının altında aylık almaktadır. Bu hal sağlık, barınma ve gıda gibi en temel ihtiyaçları dahi karşılamaktan uzaktır.”

"Sendikal Haklar Engelleniyor, Demokratik Alanlar Yok Ediliyor"

Konuşmasında mevcut iktidarın uygulamalarına da değinen Çoban, sendikal başvuruların engellendiğini, bazı bölgelerde basın açıklamalarının dahi yasaklandığını vurguladı. “Tek adam rejimi ile hak ve özgürlükler tarihin en karanlık dönemine girdi” dedi.

Çoban, Yer yer basın açıklamaları ve toplantılar sınırlandırılıyor. Demokratik mücadele alanları yok ediliyor. Taleplerimiz dikkate alınmıyor. Oysa biz bedelini peşin peşin ödeyerek hak ettiğimiz emekliliğimizde, bize ait olanı istiyoruz. Maaş güncellemesinin son alınan maaş üzerinden yapılması gerekirken, iktidar burada da hile yapıyor. Ortalama maaş üzerinden güncelleme yaparak bugün ortaya çıkan maaş rezaletinin sebebi olmuştur. Özellikle kamu sektörü dışında 10 milyonun çok üstünde insanımızın pirim gün ve miktarı ne olursa olsun, nüans farklarla aynı maaşı aldığı garip bir durumla karşı karşıyayız. Büyümeden de pay verilmemektedir. Yılların mücadelesinin bir kazanımı olan bayram ikramiyesi olarak ödenen para, reel enflasyonun çok çok gerisinde kaldığı bilindiği halde, iktidar artış yapmıyor. Oysa AKP iktidara geldiğinden bu yana emeklilere hiç karışmasaydı, en düşük emekli maaşı en düşük memur maaşı civarında olacaktı. Bu hesabı yapan Tüm Emeklilerin Sendikası, en düşük emekli maaşının en düşük memur maaşına eşitlenerek bir kıstas geliştirilmesini önermektedir. Memurlara verilen seyyanen artışın tüm emeklilere verilmesi şarttır.

 

"Maaşlar Gerçek Değil, İkramiye Göstermelik"

Açıklamada maaş güncellemelerinde adaletsizlik olduğu da belirtildi. Ortalama maaş üzerinden yapılan hesaplamaların emekli maaşlarında büyük eşitsizliklere neden olduğunu savundu. Bayram ikramiyesi olarak verilen 4.000 TL'nin hayat pahalılığı karşısında anlamsız hale geldiğine dikkat çekilerek, “Bayram ikramiyesi yılda 4’e çıkarılmalı ve asgari ücret seviyesine yükseltilmelidir” önerisi yapıldı.

"Faşizme Karşı Durmak İnsanlık Görevidir"

Tüm Emekliler Sendikası, TBMM Başkanı’nın mezhep ayrımcılığına yönelik açıklamalarını da kınadı. Açıklamanın sonunda “Tutuklu belediye başkanları, öğrenciler ve Gezi tutukluları derhal serbest bırakılmalıdır. Her gün düzmece iddialarla yapılan gözaltılarla toplum sindirilmeye çalışılıyor. Bu bir faşizmdir. Faşizme karşı durmak insanlık görevidir ve bu görevden asla geri durmayacağız” denildi.

Açıklama “Yaşasın Tüm Emeklilerin Sendikası!” ve “Merkez Yürütme Kurulu” imzasıyla sona erdi.