YK Enerji’den Gazetemize Sansür, Zeytin Taşıma Operasyonuna Tepki Çığ Gibi Büyüyor

YK Enerji yetkilileri gazetemizin çağrılmama sebebini açıkladığı basın açıklamasında, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Efendioğlu’nu hedef alan ifadeler dikkat çekti. Yetkililerin, “Ha İkizköy Muhtarı Nejla Işık’ı çağırmışsınız, ha Coşkun Efendioğlu’nu” diyerek davet edilmememizi gerekçelendirdiği iddia edildi. Bu yaklaşımı, basına yönelik açık bir sansür girişimi olarak değerlendiriyoruz.  

Zeytinler Bacaların Gölgesine Taşındı

Yetkililer, zeytin ağaçlarının taşınarak “yaşamaya devam edeceğini” öne sürdü. Ancak yapılan taşımanın, Yeniköy Termik Santrali’nin bacalarının gölgesine doğru olduğu görüldü. Kamuoyunda, “tutması bile şüpheli ağaçların” santral sahasında sağlıklı kalamayacağı endişesi hakim.

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya’nın gözetiminde yürütülen çalışmalarda farklı budama yöntemleriyle taşındığı açıklanan ağaçların, ne kadarının tutacağı belirsiz. Şirketin danışman akademisyenler aracılığıyla “başarılı operasyon” algısı yaratmaya çalıştığı eleştirileri yoğunlaştı.

Vatandaşlardan Sert Tepki: “Yalancılar!”

Haberleri paylaşan basın kuruluşlarına ve şirket yetkililerine vatandaşlardan tepki yağdı. Yorumlarda şu ifadeler öne çıktı:

• “Üç beş ağacı gösterip algı yaratıyorsunuz! O ağaçlar on yılda bile kendine gelemez.”
• “Binlerce zeytini nereye taşıyacaksınız? Nasıl sulayacaksınız? Tam da hasat öncesi, bu sıcakta olacak iş mi!”
• “Zeytin ağacı tutsa bile meyve vermez. Kandırmayın milleti, yalancılar!”
• “Çocuklar bile size inanmaz. Haber değil, sermayenin medya ayağısınız!”
• “Bu vicdansızlara alet oluyorsunuz. Yazıklar olsun!”

Vatandaşlar, taşıma işlemini “zeytin katliamının üzerini örtme çabası” olarak nitelendiriyor. Yüzlerce yorumda, taşınan ağaçların kuruyacağı, meyve veremeyeceği ve köylünün geleceğinin yok edildiği söyleniyor.

Kamuoyunun Beklentisi: Şeffaflık

Halk, şirketten ve taşımaya onay veren akademisyenlerden şeffaf açıklama talep ediyor. Vatandaşlar, kuruyan ağaçların ve verilen fire oranlarının kamuoyuna açıklanmasını istiyor. Aksi halde bu sürecin, “bilimsel raporlar arkasına sığınarak meşrulaştırılan bir talan” olarak tarihe geçeceği belirtiliyor ve ‘bu halk bunu asla unutmaz’ yorumları yağıyor.