8 Mart, yürüyüşle kutlandı..

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Milas Belediyesi’nin bu gün anısına düzenlediği Fatih Portakal’la söyleşi programı sonrasında, Milas Kadın Platformu’nca düzenlenen bir yürüyüş ve Atapark’ta yapılan basın açıklamasıyla devam etti. 

8 Mart, yürüyüşle kutlandı..

Cumhuriyet Kadınları Derneği, ADD, Eğitim-Sen, ve KESK’e bileşenlerinden kadınların ortak platformu olarak gerçekleştirilen yürüyüş, Şehir Parkı önünden başlayıp, Ulusal Egemenlik Caddesi, Kadıağa Caddesi ve Cumhuriyet Caddesi üzerinden Atapark’a kadar sürdü. Önde kadınların, arkasında ise içlerinde milletvekilleri Süleyman Girgin ve Suat Özcan’la, CHP İl Başkanı Adem Zeybekoğlu, CHP İlçe Başkanı İlgin Göktepe, Belediye Başkanı Muhammet Tokat ve Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çöllüoğlu ile meclis üyelerinin de bulunduğu erkeklerin de yer aldığı yürüyüş Atapark önünde toplanan kadınların, ortak basın açıklamasını sunması ve sürekli atılan sloganlarla devam etti ve sona erdi.
“Doğa Benim, Üreten Benim, Emek Benim, Yaşam Benim, BEN KADINIM” başlıklı basın açıklaması şöyle:
“8 Mart 1857’te New York’ta kadın işçilerin uzun çalışma saatlerine, kölelik koşullarına karşı direnirken katledilişlerinin 163. yılında, bu 8 Mart’ta da, itirazlarımızı, isyanımızı, mücadele inadımızı kuşandık, el ele alanlardayız. 

YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI…

Evet; 1857’den bu yana hak almak ve özgür olmak için yürüttüğümüz mücadele tarihimizle çok yol aldık. Ne var ki, rengimiz, dilimiz, inancımız farketmeksizin, haklarımıza, kazanımlarımıza saldırılar, sömürü, baskı ve şiddet artarak devam ediyor. Biz kadınlar yüzyıllardır şiddetin her türlüsünü en yoğun ve en ağır biçimde yaşayanlarız. 
Dünya’da her üç kadından biri hayatının bir döneminde şiddete maruz kalmaktadır. Her beş kadından biri cinsel tacize veya tecavüze uğramaktadır. 2019 Yılında Erkekler Tarafından 474 kadın öldürüldü, Ocak ayında erkekler tarafından 27 kadın öldürüldü, 7 Kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Şubat ayında erkekler tarafından 22 kadın öldürüldü, 12 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Cinsel Şiddet ve Çocuk İstismarı devam ediyor. Buna neden olan şiddetin kaynağının toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve bu yönde uygulanan politikaların olduğunu biliyoruz. Dünyada işlerin % 66’sı kadınlar tarafından görülmekte, mal varlıklarının ise % 99’u erkeklere ait bulunmaktadır. Dünya genelinde mültecilerin %80’i kadındır.
CİNSEL, ULUSAL, SINIFSAL SÖMÜRÜYE SON…
Buradan tekrar ve tekrar bütün ilgili kurum ve kuruluşlara seslenmek istiyoruz. 6284 sayılı koruma kanunu ve İstanbul Sözleşmesi’ni etkin bir şekilde uygulamak zorundasınız. Kadın düşmanı ve cinsiyetçi tavsiyelerinizle şiddete uğrayan kadınları daha büyük bir tehlike ile karşı karşıya bırakıyorsunuz. Yasa ve sözleşmeyi etkin bir şekilde uygulamadığınız her an bizler toplumsal cinsiyet temelli şiddetle karşı karşıyayız. Her an kadın düşmanı söylem ve uygulamalarınızla mücadele ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. Ölmek istemiyoruz, bizler yaşamak istiyoruz! En birincil hakkımız olan yaşama hakkımızı, kadın düşmanı ve cinsiyetçi uygulamalarınızla elimizden almanıza müsaade etmiyoruz.
ERKEK ADALET DEĞİL, GERÇEK ADALET…
Yağma, talan, kar hırsı ekosistemi yok edecek duruma geldi. Tüm dünyada eşitsizlik, işsizlik, yoksulluk, açlık, savaş, göç, ölüm akıl almaz boyutlara ulaştı. Buna karşın, yoksul halklar, emekçiler, kadınlar, gençler ve doğa “bu böyle gitmez” diyerek haykırıyor. Otoriter ve popülist liderler iktidarlarını sürdürmek için bu haykırışları susturmak için baskıyı, ayrıştırmayı, nefreti, şiddet politikalarını artırıyorlar. Bizi korkuyla susturmaya çalışıyorlar.

SUSMUYORUZ, KORKMUYORUZ, İTAAT ETMİYORUZ…
Kadınlar baskılara boyun eğmiyor, yeryüzünün her yerinde direniyor, yaşamına, emeğine, bedenine, kimliğine sahip çıkıyor, meydanları dolduruyor. Şiddete, tacize, tecavüze, cinsiyetçiliğe, eşitsizliğe ve kadınların inkârına yönelik politikalara karşı özgün, yeni ve yaratıcı direnişlerini birbiriyle buluşturuyor. Bizi yok sayan ataerkil kapitalist sisteme karşı tarihimizden aldığımız gücümüzle mücadelemizi sürdürüyoruz.

KADINLAR BİRLİKTE, BİRLİKTE GÜÇLÜ…
Güvencesizlik, Sömürü, Ekonomik Kriz, Savaş Ve Şiddet Sarmalına Mahkûm Değiliz! 

Bugün ülkemizde, kamudaki istihdam parçalı, performansa dayalı, esnek, güvencesiz bir yapıya dönüştürüldü. Bu dönüşüm beraberinde bize, daha fazla eşitsizlik, yoksulluk, ayrımcılık, cinsiyetçilik, şiddet, taciz ve mobbingi getirdi. Bu kölelik koşulları, baskıyla, örgütlülüğümüz parçalanarak kabul ettirilmek isteniyor. Ucuz ve güvencesiz yedek iş gücü olarak değerlendirilen kadın emeği ancak iş ve aile yaşamı uyumlaştırma anlayışıyla, istihdamda kendine yer bulabiliyor. Kamusal alandan dışlanmanın iş alanından ayrılmak zorunda bırakılmanın nedenlerinin en başında kamusal hizmetlerin yokluğu/özelleştirilmesi, bakım sorumluluğunun kadınlara yüklenmesi, gerici yaklaşımlar geliyor. Haklarımız bir bir elimizden alınıyor. Din siyasallaştırılıyor, eşitsizlik fıtratla açıklanıyor. Ekonomik krizin en yakıcı sonuçlarını yine kadınlar yaşıyor. 

KADINLAR ARTIK SUSMAYACAKLAR, SUSMAYACAKLAR, SUSMAYACAKLAR…
Milas Kadın Dayanışması olarak taleplerimizin acilen karşılanması gerektiğini buradan bir kez daha ifade etmek istiyoruz:
●    8 Mart kadınlar için ücretli izin günü sayılmalı,
●    Eşit işe eşit ücret sağlanmalı,
●    Ücretli doğum izni 32 haftaya çıkarılmalı
●    Devredilemez babalık izni verilmeli
GELSİN BABA, GELSİN KOCA, GELSİN DEVLET, GELSİN COP… İNADINA İSYAN! İNADINA İSYAN! İNADINA ÖZGÜRLÜK!
●    KHK ile haksız-hukuksuz işten atılan emekçiler görevlerine iade edilmeli
●    İş yerinde şiddeti, ayrımcılığı ve mobbingi önleyen düzenlemeler yapılmalı, soruşturma mekanizması kurulmalı ve caydırıcı cezalar tanımlanmalı,
●    Esnek-güvencesiz-kayıt dışı ve taşeron çalışmaya, kiralık işçilik uygulamasına son verilmeli,  güvenceli iş, güvenli yaşam koşulları sağlanmalı
●    Kamusal, ulaşılabilir kreşler açılmalı,
●    Kadın ve Eşitlik Bakanlığı kurulmalı
●    Kadınlara ve LGBTİ+’ lara yönelik her türlü şiddeti ve ayrımcılığı önleyici yasal düzenlemeler acilen yapılmalı,

BAĞIR BAĞIR HERKES DUYSUN, ERKEK ŞİDDETİ SON BULSUN. 
●    Grevli toplu sözleşme hakkı, sendikal hak ve özgürlüklerimiz önündeki engeller kaldırılmalı,
●    Kamu kurumlarının bütçeleri toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifiyle hazırlanmalı,
●    Eşit ve özgür biçimde barış içinde bir arada yaşamın sağlanacağı demokratik koşulların oluşması sağlanmalı,
●    İstanbul sözleşmesi başta olmak üzere kadınlardan yana imza atılan uluslararası sözleşmelerin gereklikleri yerine getirilmeli. Kadın cinayetlerinde iyi hal indirimlerine ve çocuk tacizlerinde rızaya bakılmasına son verilmeli.
●    Eğitim ve sağlık alanı başta olmak üzere kamusal alanın tümüne yayılan dinselleştirme politikalarından vazgeçilmeli,

DÜNYA YERİNDEN OYNAR, DÜNYA YERİNDEN OYNAR KADINLAR ÖZGÜR OLSA, KADINLAR ÖZGÜR OLSA 
Ve diyoruz ki,
●    Milas kadın dayanışma olarak Kent Konseyi kadın meclislerinin kurularak aktif hale getirilsin, 
●    Kadın sığınma evi kurularak ivedilikle faaliyete geçirilsin,
●    Muğla büyükşehir belediyesi ve milas belediyesinde toplumsal cinsiyet eşitlik politikaları benimsenmek şartı ile toplumsal cinsiyet eşitlik birimleri kurulsun ve faaliyete geçsin. 
●    Kadın dayanışma merkezleri faaliyete geçirilsin.
●    Cinsel taciz ve saldırıya karşı destek birim/merkezleri kurulsun.
●    7/24 faaliyet gösteren ALO şiddet hattı kurulsun.

GECELERİ DE, SOKAKLARI DA, MEYDANLARI DA TERK ETMİYORUZ.

Halkları düşmanlaştıran, kutuplaştırıcı, ayrımcı politikaların ve savaşın gölgesinde yaşamlarımızın yok edilmesine, savaştan, yoksulluktan kaçan mülteci kadınların uğradığı katmerli sömürüye ve şiddete,  bizi her geçen gün daha da yoksullaştıran, yaşam koşullarımızı zorlaştıran ekonomik krizdeki sorumluluklarını militarist söylemlerle örtbas etmek isteyenlere ve kendi gibi düşünmeyen herkesi hedef gösterenlere karşı barış içinde yaşam hakkımıza sahip çıkıyoruz. Sözümüzle, itirazlarımızla, haklı mücadelemiz ve haklı taleplerimizle sesleniyoruz. Çözüm, sorunları yaratan ve artıranlarda değil, örgütlü kadın mücadelesinde, Bizler milyonlarız, haklı olanlarız. Gelin hep birlikte haklı taleplerimizi dile getirelim, takipçisi olalım. Mücadeleyi büyütelim, Kazanalım. Bir kişi daha eksilmeyeceğiz. 

JİN…JİYAN…AZADİ / KADIN…YAŞAM…ÖZGÜRLÜK…”

HABERE AİT RESİMLER

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık