“Çevre katliamı yapılıyor”

Göreve geldiği günden bu yana termik santrallerin yarattığı tehlikeye dikkat çektiğini söyleyen CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan, santrallere baca filtrelerinin takılmasını 2,5 yıl daha erteleyen kanun teklifine onay veren AKP VE MHP’yi eleştirerek, “AKP ve MHP izniyle çevre katliamı yapılıyor!” dedi.

“Çevre katliamı yapılıyor”

Türkiye’deki hiçbir arıtma sistemi bulunmayan Termik Santrallere 4. kez havayı kirletme izni dün TBMM’den çıktı. AKP ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla geçen maddeye CHP, HDP ve İYİ Parti itiraz etti. 
Habermilas.com’dan Gizem Kapusuz’a konuyla ilgili açıklama yapan Cumhuriyet Halk Partisi Muğla Milletvekili Özcan: “Göreve geldiğim günden bugüne Termik Santrallere dikkat çekiyorum. İlimizdeki 3 termik santralde havamızı, suyumuzu ve toprağımızı kirletiyor. Bahaneleri ise yazılım yok, filtre yok, üzerine çalışıyoruz oluyor. Bu tesislerin işletmecileri arıtma tesisi kurmak isteseler bu zamana kadar bunu yaparlardı. Onlara daha fazla fırsat tanımanın inandırıcı hiçbir gerekçesi yok. Hükümet gözetiminde bir çevre katliamı yapılıyor. MHP de buna ortak oluyor! Ekolojik denge insan eliyle kirletiliyor. Doğa hasta, insanlarımız hasta; bölgede yaşayanlar kronik hastalıklarla mücadele ediyor. Sadece Muğla değil çevre şehirler hatta diğer ülkeler de bu kirlilikten etkileniyor. Halk sağlığının siyaseti olmaz. Buna hep beraber “Dur” dememiz gerekirken böyle bir maddenin TBMM’den geçmesi bir faciadır.” dedi.
SANTRAL SAHİPLERİNİN ÇIKARLARI ÖNCELİKLİ, İNSANLARIMIZ VE DOĞA DÜŞÜNÜLMÜYOR!
Özcan açıklamasının devamında ise şöyle konuştu: “Bu madde Şubat 2019’da meclise gelmişti. Mecliste grubu bulunan 5 siyasi parti “Termik santrallere havayı kirletme izni” olarak anılan bu maddede uzlaşmış ve TBMM gündeminden çıkarmıştı. Ancak ne olduysa apar topar bir torba yasa ile gündeme tekrar getirildi ve gerekli izinler AKP ve MHP’nin ittifakıyla verildi. Grup Başkanvekilimiz Özgür Özel’in de dediği gibi bu kudretli şirketler milletvekillerinden daha mı güçlü? Vatandaşlarımızın görmesi gereken şudur ki, bile isteye toprağımız, havamız ve suyumuz kirletiliyor. Bizleri hasta, ekinlerimizi verimsiz yapmayı bilerek istiyorlar. Enerjiye ihtiyacımız var denilerek santral sahiplerinin çıkarları korunuyor. Bu şirketler yapılması muhakkak olan çevre yatırımlarını yapmıyor hatta yapmadığı gibi hiçbir cezai müeyyideye de tabi olmuyorlar. Şirketler hükümet tarafından korunuyor, insanlarımız ve doğamız hasta ediliyor. Bu organize bir şekilde gerçekleştirilen cinayettir, toplu katliamdır. Hekimler ve mühendisler her yerde açıklama yapıyor, “uzun vadede de ölüme sebebiyet veriliyor” diyor. Tüm bu seslere kulakların tıkanıp böyle bir maddenin Meclis’ten geçirilmesi akıl almaz bir durumdur. Devletin bir numaralı görevi vatandaşlarının sağlığını düşünmektir, vatandaşlarını bilinçli bir şekilde hasta etmek değil. Yoksa dedikleri gibi yeni yaptıkları hastanelere müşteri mi arıyorlar?”
ÇÖZÜM NEDEN GÜNEŞ ENERJİSİ OLMASIN?
Soruna çözüm yolu da sunan Milletvekili Özcan; “Muğla ürettiği enerjinin % 76’sını kömürden, %14.1’ini HESlerden, % 8.9’unu ise rüzgardan karşılıyor. Güneş enerjisi potansiyeli yüksek olan Muğla’da güneşten elde edilen enerji ise sadece %0.2. Dünya’da yenilenebilir enerji kaynaklarına bir eğilim var. Biz coğrafi konumumuz gereği güneş enerjisinde en şanslı ülkelerden biriyiz. Yıllık ortalama 2737 saat gibi bir güneşlenme süremiz var. Güneşlenme süresi ve oranı bize göre oldukça az olan Almanya’ya bakalım. 1600 saat güneşlenme süresi olan Almanya bizden %60 daha az güneş alırken %50 daha fazla güneşten enerji elde ediyor.
Bizler bireysel ve parti olarak bu işletmelerin kapatılmasından yana değiliz. Eğer santrallerin kazançları yeterli değil ve çevreye zarar veriyorsa işte o zaman bu santrallerin faaliyetlerinin devam etmesine karşıyız. Karşı olduğumuz şey çevreye ve vatandaşlara yönelik yapmaları gerekenleri ertelemeleri ve halk sağlığını tehdit etmeleridir” diye konuştu.

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık