“Destanlaşmış bir zaferin adıdır Çanakkale”

Oktay ÇAYIRLI -

“Destanlaşmış bir zaferin adıdır Çanakkale”

18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102’nci yıldönümü dolayısıyla ilçemizde de anma-kutlama etkinliği düzenlendi… Etkinlik kapsamında önce sabah saatlerinde bisiklet gönüllüleri ve ilçemiz protokolü tarafından Milas Şehir Mezarlığında bulunan şehit mezarları ziyaret edilerek dualar okundu… Daha sonra ise Atatürk anıtı önünde resmi tören düzenlendi…

 

Protokol ve Şehit

Ailelerinden çelenk

Milas Şehir Mezarlığındaki etkinliğin ardından saat 10’da Atatürk Anıtı önünde gerçekleştirilen program, Milas Kaymakamlığı, Milas Garnizon Komutanlığı, Milas Belediye Başkanlığı ve Şehit Aileleri çelenklerinin anıta  sunulması, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başladı.

Günün anlam ve önemini belirten konuşma ise Milas Garnizon Komutanlığı’nda görevli Hv. İsth. Ütğm. Volkan Siguran tarafından yapıldı.

 

Atatürk’ün efsaneleştiği bir

destandır Çanakkale

Ütğm. Siguran, yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Yüce milletimizin varlığı, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşu, kutsal vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü, dünya barışının sağlanması ve korunması uğruna canlarını feda ederek rütbe ve payelerin en büyüğüne erişen aziz şehitlerimizi ‘18 Mart Şehitler Günü’ vesilesiyle rahmet, şükran ve saygıyla anıyoruz.

Uğrunda büyük bedeller ödenen aziz vatanımızın mevcudiyeti ve göklerde hür bir şekilde dalgalanan şanlı al bayrağımız, Şehitlerimizin ve Gazilerimizin bizlere kutsal emanetidir. Canları pahasına mücadele ederek bu toprakları vatan yapan isimli-isimsiz bütün kahramanlarımız ebedi varlığımızın teminatı olmuşlardır.

 

Haklı gururunu yaşıyoruz

Bugün aynı zamanda, bir ulusun küllerinden yeniden dirilerek varoluş mücadelesi verdiği, yenilgiler ve toprak kayıpları ile uzun yıllar süren umutsuzluğa ve kötü gidişe son vererek yeniden itibar kazandığı, harp tarihine altın harflerle yazılmış bir kahramanlık destanı olan Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102’nci yıldönümünü kutlamanın da haklı gururunu yaşıyoruz. Balkan savaşlarından gururu kırılmış olarak çıkan Mehmetçik, Çanakkale’de vatanı uğruna ortaya koyduğu eşsiz kahramanlık ve fedakârlıkla ‘Çanakkale Geçilmez!’i tüm dünyaya haykırmıştır. Mehmetçik, Çanakkale sırtlarında bir kez daha abideleşmekle kalmamış; dönemin en güçlü armadasını boğazın sularına gömmüş, Çarlık Rusyasının yıkılmasını sağlamış ve 1’inci dünya harbinin gidişatını değiştirmiştir. Dönemin süper güçlerinden oluşan düşmanın sayı ve teknik üstünlüğüne rağmen, vatan ve bağımsızlık söz konusu olduğunda canı dâhil bütün varlığını ortaya koyarak, yediden yetmişe birlik-beraberlik duygusu ve yurt sevgisi ile kenetlenip tek yürek hâlinde direnen yüce milletimizin gösterdiği destanlaşmış bir zaferin adıdır Çanakkale. Gecenin karanlığında Erenköy Koyu’na döşediği mayınlarla deniz savaşının kaderini değiştiren Nusrat Mayın gemisinin, ‘bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor’ mısralarına ilham kaynağı olan ve sancağını korumak uğruna tüm personeli ile birlikte şehit olan 57’nci alayın, insanüstü bir güçle tek başına kaldırdığı 215 kilogram gülle ile itilaf devletlerinin gemilerini boğazın serin sularına gömen seyit onbaşının, ‘Ben size taarruz etmeyi değil, ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerlerimize başka kuvvetler ve kumandanlar gelebilir’ diyerek harbin kazanılmasında önemli rol oynayan Mustafa Kemal Atatürk’ün efsaneleştiği bir destandır Çanakkale.

Şüphesiz ki; Çanakkale Savaşlarının milletimize en büyük armağanı; inisiyatifi, öngörüsü ve askeri dehası ile bir milleti küllerinden dirilten, devletimizin kurucusu, büyük devlet adamı ve komutan Mustafa Kemal Atatürk’ü Türk harp tarihine bir kahraman olarak kazandırmasıdır. Kurtuluş savaşının meşalesinin tutuştuğu ve İstiklal harbinin önsözü olan Çanakkale, aynı zamanda dönemin ezilmiş, sömürge haline getirilmiş milletleri için de yeni bir umut ışığı olmuş, o ülkelerde de bağımsızlık ve özgürlük ateşlerinin yakılmasını sağlamıştır.

Yaralı düşman askerini ölüm pahasına sırtına alarak, düşman siperine taşıyan Türk askerinin insani değerlerinin savaş meydanlarında tezahürü cihetiyle de harp tarihinde örneğine az rastlanan müstesna bir olayın, ‘yüzyılın son centilmenler savaşının’ adıdır Çanakkale. Gülle ve mermilerin havada çarpıştığı bir harp meydanında, farklı milletlere mensup insanların koyun koyuna yattığı Çanakkale, aynı zamanda barışın anlam ve değerinin tüm insanlığa anlatıldığı bir ibret abidesidir. Harp meydanlarında aslanlar gibi kükreyen Mehmetçiğe göre düşman, cephede iken düşmandır. Kurtulmayı bekleyen, acziyet içerisinde yardım dileyen ve esir alınmış durumda iken artık misafirdir, çünkü insandır.

 

Evlatlarınız bizim

bağrımızdadır

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Çanakkale’de can veren yabancı askerler için ‘Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükût içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır’ demek suretiyle bütün dünyaya insanlık dersi vermiş, savaşın merhamet boyutunu, düşmanlıkların dostluğa dönüşebileceğini göstermiştir.

Bugün, vatan sevgimizin, birlik ve beraberliğimizin, milli bilincimizi oluşturan temel değerlerin ve şanlı geçmişimizle aramızdaki güçlü bağın en önemli sembolleri olarak gönlümüzde yaşattığımız sizler, gösterdiğiniz azim, feragat, cesaret ve kahramanlıkla, yüce milletimizin hizmetindeki çalışmalarımızda bizlere her zaman ilham kaynağı olmaya devam edeceksiniz. Bu duygu ve düşüncelerle, aziz hatıralarınızı şükran ve minnet duyguları içerisinde yâd ediyor, huzurunuzda saygıyla eğiliyorum.

Bu vesileyle, bu cennet vatanı büyük fedakârlıklarla bizlere armağan eden, başta devletimizin kurucusu, cumhuriyetimizin mimarı, ebedi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, kutsal vatan toprağı için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor, hayatta olan kahraman gazilerimize, şehitlerimizin ve gazilerimizin değerli aile fertlerine şükranlarımı sunuyorum.”

 

‘Türkleri öldürebilirsiniz

fakat asla yenemezsiniz’

Atatürk anıtı önündeki törenin ardından program Milas Belediyesi Toplantı ve Düğün Salonu’nda devam etti.

Milas Cumhuriyet Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başladı. Daha sonra ise Milas Cumhuriyet Anadolu Lisesi Müdürü Ali Pilavcı tarafından bir konuşma yapıldı.

Çanakkale Zaferi’nin, vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin neleri başarabileceğinin en güzel kanıtı olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Pilavcı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mukaddes vatan toprakları için, canlarını seve seve vererek; bir ulusun kaderini değiştiren, vatanımızı, istiklalimizi, sarsılmaz imanları, eşsiz cesaretlerine borçlu olduğumuz, aziz şehitlerimiz, dünyada eşi benzeri olmayan bir destan yazmıştır. Bu savaş, millet olma bilincinin tohumlarını atarak, Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasına zemin hazırlamıştır.

Tarihin şeref sayfalarında yer alan, zafer destanımız, yalnız bizim değil yakın dünya tarihinin de önemli savaşlardandır. Dünya siyasi tarihini neden-sonuç ilişkileriyle etkileyerek, dengelerin değişimine neden olmuştur. Çanakkale, Türk’ün bitti sanılan askerî gücünün tükenmediğini, koşullar ne kadar ağır olursa olsun, iyi yönetildiği takdirde, tüm zorlukların üstesinden gelebilecek güç ve inanca sahip bulunduğunu ispat ederek, donanım üstünlüğünün ve sayısal gücün, savaşı kazanmada tek başına yeterli olamayacağını tüm dünyaya kanıtlamıştır. Bu sebeple dünya tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. Çanakkale Savaşları, Napolyon’un söylediği ‘Türkleri öldürebilirsiniz fakat asla yenemezsiniz’ sözünün doğruluğunu bir kez daha ispatlamıştır. Çanakkale’de; teknik üstünlük, yurt ve ulus sevdası karşısında bütün anlamını yitirmiş, zafer mertlikle kucaklaşmış; ölüm, şehit olmakla yüceltilmiştir. Türk Milleti, kendi şehitlerine gösterdiği özeni, bu savaşta ölen yabancı askerlere de göstererek, insanlığa anlamlı bir ders vermiş, savaştan yana değil kardeşlikten yana olduğunu kanıtlamıştır.”

 

Ödül töreni

Pilavcı’nın yaptığı konuşmanın ardından 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri’ni Anma Günü kapsamında ilkokul, ortaokul ve liseler arasında gerçekleştirilen resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında ve ortaokullar arasında gerçekleştirilen bilgi yarışmasında dereceye giren okullara ödülleri verildi. (Haberimizin bu bölümüne ilişkin ayrıntılara yarınki gazetemizde yer vereceğiz …)

Ödül törenin ardından, Milas Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı lirik tiyatro sahnelendi.

Etkinlikler, Milas Ticaret ve Sanayi Odası tarafından Gazi ve Gazilerin ailelerine, Şehit ailelerine Milas Garnizon Komutanlığı Kartal Gazinosu’nda ikramda bulunulmasıyla sona erdi.

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık