İBRETLİK BİR ANI!..

İBRETLİK BİR ANI!..

Dünkü gazetemizde, CHP’deki haftalık Salı toplantısında konuşan Belediye Başkanı Muhammet Tokat’ın, sıkıntılı yollarla ilgili Adem arkadaşımızın haberi yer aldı. Başkan Tokat, diğerleri yanında, yeni hastanenin yolu konusunda da bilgi verdi.

Başkan Tokat’ın dediğine göre, hastane yapılırken, yol konusunun gündeme gelmediği, ama şimdi Milas Belediyesi’nin buna çözüm bulması gibi bir durumla karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor.

Bu durum, bana bir anımı hatırlattı.

Bilindiği gibi, Bodrum yolu çıkışında, mezarlığın karşı yamaçlarında, Milas’ın en ucunda, yeni hastane. Oraların zaten genel olarak yol sorunu var. İMİ Okulları, yeni KYK öğrenci yurdu, Milli Eğitim kampüs alanı ve şimdi de yeni devlet hastanesi. Hepsinin yol sorunu var. Bölge çok engebeli.. Üstelik yeni Devlet Hastanesi’ne müteahhitin açtığı inşaat yolundan başka yol yok. Burası, Milas-Bodrum çıkışında, zaten sorunlu olan mezarlığa ulaşım sorununun çözüm beklediği bir nokta. Birazcık kent yapılanmasından anlayan herkesin ortak fikri de, yeni hastaneye rahat ulaşım için, Sanayi Bölgesi’nden, kent içinden buraya açılacak yollarla bu işin çözülemeyeceği, yetersiz kalacağı açık. Yani, Karayollarının da dahil olması gereken bir çözüm sorunuyla karşı karşıyayız. Mevcut Milas çevre yolundan, Bodrum istikametine çıkan Şehir Mezarlığı yokuşunun biraz ilerisinde, benzin istasyonunun olduğu bölgede, büyük bir kavşak düzenlemesi yapılmadan, yeni devlet hastanesine ulaşım sorununu çözmek olanaksız gibi.

Çok değil, daha geçen yıl. Milas Kent Konseyi olarak, Milas’ın çözüm bekleyen sorunlarını aktarmak üzere, bütün milletvekilleriyle yaptığımız toplantılardan birini yapmıştık MİTSO Lokali’nde. Genel seçimlerden kısa bir sure once, o zamanki AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk’tü konuğumuz. Milas’ın doğalgaz, çevre yolu vb. gibi sorunlarını aktardıktan sonra, yeni devlet hastanesinin inşaatının hızla ilerlediğini belirterek ve bu bölgede, Milas mezarlığına güvenli bir yol sorunu da olduğunu anlatıp, hastaneye ulaşımın nasıl yapılacağını sorduk. Hastane yeri belirlenirken, yol sorununun ele alınıp alınmadığını, bu konuda bir plan olup olmadığını, Milas Belediyesi ile bu konunun nasıl çözümlendiğini sorduk.

Nihat Öztürk’ün bize verdiği cevap, tam ibretlikti..

Dedi ki, “oraya bu hastaneyi yapan devlet, hiç merak etmeyin, bunu da düşünmüş ve çözmüştür” dedi. Nasıl bir çözüm olduğunu sorduğumuzda ise, “bırakın bunları, devlet bunları çözmüştür, zamanı gelince görürsünüz” mealinde bir cevap verdi.

İşte şimdi berber koltuğuna oturduk, traş bitti, saçımız önümüze döküldü; yani devlet hastanesi ortaya çıktı. Ama yolun nasıl olacağını kimse bilmiyor!..

Salı günü Adem arkadaşımızın sorusu üzerine, Başkan Tokat aynen şunları söylemiş: “Yeni hastanenin yol planlamasıyla ilgili ise Sağlık Bakanlığı’nın sürekli olayı bizim üzerimize atması gibi durumlar oldu. Daha sonra belediyemiz tarafından oraya yeni yol planları hazırlandı. Bu sefer de planı beğenmediler, çünkü hastane yapmak normal bir imar planı yapmak gibi olmuyor. Hastanenin donanımı, kapasitesi, ihtiyacının en iyi şekilde karşılanmasına göre her şey belirlenir. O sebepten dolayı planda var olan yolun şu anda açılması mümkün değil. Burada müteahhit çalışma yaparken kendisine bir yol açmış, o yol daha mantıklı bir yol. Bunun için plandaki yolu iptal edip, müteahhidin şu anda kullanmakta olduğu fiili yolu, plan kapsamına alalım onu yol haline getirelim diye büyükşehir ile yazışmalar yapıldı. Ancak Büyükşehir planı genel olarak incelediğinde, orada zeytincilik kanununa göre inceleme yapılması gereken alanlar var ve bu yüzden büyükşehir belediyesi, karayolları, bizim belediyemiz ve Sağlık Bakanlığı istişare halinde çalışıyorlar, kapsamlı bir şekilde plan değişikliği gerekecek.”

Aslı şu: Hastane ihalesi yapıldıktan sonra mimarı Milas’a geliyor ve yol konusunu soruyor. Bakılıyor ki, hastane yeri imar planı içinde değil. Bakanlık, buranın imar planına dahil edilmesini istiyor. Milas Belediyesi bir çalışma yaparak, meclisten geçiriyor. Bu arada Milli Emlak Müdürlüğü, ben bu arsayı hastane için verdim ama, benim haberim olmadan buraya imar planını nasıl yaparsın diye itiraz ediyor ve bu bölgenin imar planını ben yapayım diyor. Yapıyor ve gönderiyorlar, Milas Belediye Meclisi kabul ediyor. Ama bu plandaki yol, müteahhide uygun gelmiyor. İnşaat için başka bir yol açmak istiyor, yapıyor. Bu imar planındaki yolun açılması pek mümkün görünmüyor. O sırada büyükşehir yasası çıkıyor ve imar planı yetkisi büyükşehire geçiyor. Şu anda, buraya hangi yolların yapılacağı, karayoluyla bağlantısının nasıl olacağı, vb. Gibi konular, büyükşehir, bakanlık, karayolları arasında görüşülmeye devam ediyormuş. Milas Belediyesi, bize şöyle şöyle yapılması düşünülüyor denirse, biz meclisimizden geçiririz diyor.

Yani, “binayı yapan devlet, yolu da planlamamış”..

Hastane bitiyor, ama yolu yok!..

*                      *                      *

Bu arada söz Nihat Öztürk’ten açılmışken, o toplantıda Sayın Öztürk’e, Güllük’e gelecek demiryolu ile ilgili durumun ne olduğunu sorduğumuzda, ‘yok öyle bir şey’ demişti. Biz de Denizli-Muğla-Aydın bölgesinin 1/100.000’lik çevre düzeni planında bile bu demiryolunun güzergahının işlenmiş olduğunu belirterek, Güllük’e yeni yapılması planlanan limana yük taşıyacak bir hat olduğunu da belirtmiştik. Sayın Öztürk, yine, “ben bu işlerin planlandığı ve ödeneklerinin ayrıldığı komisyondayım. Yok böyle bir çalışma” demişti yine. Ancak, bu tarihten sonra, Güllük Limanı’nda yapılması planlanan genişletme çalışmasının iptal edilmesi sonrasında, iskelenin uzatılmasına dair yeni çalışmanın ÇED raporunu hazırlayan danışman firmanın Kent Konseyi’ne verdiği brifingde, bu demiryolu projesinin yakın zamanda gerçekleşeceği bilgisini verdiğini de aktararak, bölgemizde yapılan yatırımların planlamasının ne halde olduğunu, nasıl bir ‘istim arkadan gelsin’ yaklaşımıyla yapıldığını ve bilgisi olması gereken ilgililerin, olan bitenden ne kadar “bihaber” olduğunu, tekrar vurgulayalım..

 

 

Beğendim 1 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık