Image Slider
Fevzi Topuz
Mehmet Cayirli
Durmus Ozdemir
Ahmet Aras

Kent Konseyi’nin yeni başkanı Serap Türker oldu

17 Nisan’da düzenlenen ‘Zeytinime Dokunma’ mitinginin ardından gergin günler yaşayan ve yürütme kurulunun 7’ye 2 oyuyla olağanüstü seçimli genel kurul yapma kararı aldığı Milas Kent Konseyi’nin kongresi gerçekleştirildi. Başkan Çağlayan Üçpınar, genel kurul çağrısının usülsüz olduğunu iddia ederek seçim kararının iptalini istedi. Bu gelişmenin ardından Genel Sekreter Mehmet Ateş, üyelerce toplanmış dilekçeleri divana sundu. Divanın kararıyla seçimin yapılmasına karar verilirken, oyların çoğunluğunu alan Makine Mühendisleri Odası Temsilcisi Serap Türker Milas Kent Konseyi’nin yeni ve ilk kadın başkanı oldu.

Kent Konseyi’nin yeni başkanı Serap Türker oldu

Milas Kent Konseyi’nin seçimli olağanüstü genel kurul toplantısı, Milas Belediyesi Toplantı ve Düğün Salonu’nda gerçekleştirildi. 77 üyesi bulunan Kent Konseyi’nin olağanüstü kongresi saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Daha sonra ise,  divan üyeliklerine Av. Ozan Güngör,  Tuğçe Gürgün, Durmuş Tayfun Uslu seçildiler. 

TİP temsilcisi olduğunu belirterek genel kurul üyesi olma talebine ilişkin dilekçe, divan tarafından, usulüne uygun olmadığı için kabul edilmedi.

Daha sonra Başkan Çağlayan Üçpınar tarafından divana ulaştırılan dilekçede, olağanüstü genel kurul çağrısının usulsüz olduğu belirtilerek, genel kurulun iptal edilmesi çağrısında bulunuldu.

Söz alan Genel Sekreter Mehmet Ateş ise, genel kurul çağrısının 9 kişi ile birlikte alındığını, 2’ye karşı 7 oyla olağanüstü genel kurul kararı alındığını, bu karar alınırken mevcut başkan Çağlayan Üçpınar’ın da toplantıda olduğunu dile getirdi. Ateş, “Yönergede yürütme kurulunun çoğunluğuyla genel kurul kararı alınabilir diyor. Ama yönetmelikte de Genel Kurul üyelerinin üçte birinin imzasıyla genel kurula gidilebilir diyor” diyerek, yönergeye göre yürütme kurulunda 7-2 çoğunlukla genel kurul kararı alınırken başkan Çağlayan’ın buna itiraz etmediğini, sonradan yönerge ile yönetmelik arasındaki çelişkiyi öne sürerek karşı çıktığını, bu nedenle de 30’a yakın kişinin de imza verdiği olağanüstü genel kurul talebini içeren dilekçeleri topladıklarını belirterek, divana sundu. 

Daha sonra bir konuşma yapan Başkan Çağlayan Üçpınar, “Bizim iddiamızsa bunun aksine. Aslına bakarsanız genel sekreterin oy hakkı bile yok. Tüm yürütme kurulu seçilmişken, genel sekreter atanmıştır. Kent konseyi genel sekreterinin nerede durmasını iyi bilmesi gerekmektedir. Genel kurula çağıramaz, altına imza atamaz. Bir zeytin mitingini neden yaptık? Bu mu demokratlığınız? Bu mu siyasi çizginiz? Siz demokrat değilsiniz…” dedi.

Üçpınar sözlerini, “Yapılacak yöntem şuydu: Şimdi sunduğu gibi imzaları toplayıp vermekti. Ancak şu anda verilen imzaların bazılarının tarihinin eski olduğu için geçersiz sayılması talebini sunuyorum… Sorunumuz nedir? Zeytin Mitingi’nde Muhammet Tokat’ın yuhalanmasıdır. Bir belediye başkanı siyasetçi olduğu için protesto edilmeyi kabul etmesi gerekiyor. Muhammet Bey’e teşekkür ediyorum. O sakinliğini korudu, CHP bize küstü. Ama Mehmet Ateş Bey insanların arasına girdi, hakaretler etti, üstlerine yürüdü.” dedi.

Bunun üzerine Ateş, “Benim içimdeki neyse dışımdaki de o” dedi. Üçpınar ise sesini yükselterek “Burada ben konuşuruyorum, ben sizi dinledim” dedi.

Üçpınar sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: “Zeytin mitinginin idaresini marjinallere kaptırdınız’ denildi. Marjinal kimlerdir? Bizim beraber çalıştığımız insanlar mı? 7 kişi birlikte çalıştık, 1,5 ay boyunca birlikte çalışırken hiçbiri marjinal değil miydi? Miting bitince mi aklınıza geldi? Bu insanlara saygısızlıktır, büyük terbiyesizliktir.”

TARİŞ, MİTSO, Ziraat Odası gibi STK’ların Zeytin Mitingi’ne katılmadığı eleştirilerine ilişkin açıklama yapan  Üçpınar “Köylerde birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın siyasi aidiyetlerinden rahatsız olundu. Yerel halk yoktu. Evet getiremedik. Çünkü çalışıyorlardı. Tarlalardaydı. Belediye Bodrumspor maçına sınırsız araç kaldırırken mitingte köylüye araç kaldıramadı. Araç isteyelim dediğimde araç yok denildi. Büyükşehirden istemek zorunda kaldık. Ama belediyenin bir irade göstermesi gerekiyordu. Kent konseyine araç göndermedi belediye… “ dedi.

Genel kurul çağrısının sadece başkan veya genel kurul tarafından yapılması gerektiğini söyleyen Üçpınar, “İmza atan arkadaşlarım, neden imza attığınızı biliyor musunuz? Bu olağanüstü genel kurul neden toplandı? Bize hesap ver derseniz ben anlatırım sizlere. Sonra aramızda oylarız, bu kent konseyi çalışmaya devam etsin mi kongreye mi gidelim? Bu karar sadece toplantıda alınabilir. Seçimli genel kurul, uzlaşacak bir şey kalmayınca yapılabilir. Sizin buraya gelmeniz, ne yaptığını bilmeyen bir takım kişilerin hareketidir. Bu genel kurula yapılan bir darbedir!” dedi.

Üçpınar, sözlerini, “Biz bu koltuğun sahibi değiliz, buraya yapışmadık, biz iş yapmaya geldik. Eğer buraya seçim yapmaya geldiyseniz, seçim bu şartlar altında doğrular altında yapılmalı.” diyerek sonlandırdı.

Muğla Gazeteciler Cemiyeti temsilcisi Coşkun Efendioğlu ise, “Belki sürecin önemli kısmından birçoğunuzun haberi yoktur. Burada toplanmamıza vesile olan kararı 9 Mayıs’ta aldık. 17 Nisan mitinginden sonra tatsız bir takım olaylar yaşandı. Biz toplantı talep ettik ancak 1 hafta sonra çağrıldık. Orada söyledik. Milaslı yerel üreticileri dahil edemediği noktasından, düzenlenen mitinginin bir bayrak gösterme mitingine dönüştüğünü gördük. Daha sonra yapılan YK toplantısında bu iş geçiştirilmeye çalışıldı. Yazdığım bir değerlendirme yazısı nedeniyle de sert saldırılara maruz kaldım. Bir istifa dilekçesi yazarak hazırladım ve toplantıya gittim. Mehmet Bey de gündeme seçimli genel kurul çağrısı alalım maddesini önerdiği için, sonucunda genel kurul çağrısı yapan bu istifa dilekçemi, yeni tartışmalara mahal vermemek için vermedim ve genel kurul kararı aldık. Bu kararı ne ben, ne de Mehmet Ateş almadı. 2 arkadaşımız kabul etmedi. 7 kişinin imzasıyla alınan bir karardır bu. 7’ye 2 oy oranıyla sürecin genel kurula götürülmesini, orada yeni yönetim oluşturulmasını kararlaştırdık. Bir tür istifa etmiş olduk. Kararı aldıktan sonra yapılması gereken şey, evrakların hazırlanarak Genel Kurul bileşenlere duyurunun yapılmasıydı. Kent Konseyi Sekreteri arkadaş evrakları hazırlamış, ancak Çağlayan bey imzalamamış. Peşinden yaptığımız toplantıda bunu imzalamayacağını dile getirdi… Yönergenin yönetmeliğe aykırı olduğunu, Genel Kurul için 1/3 imzaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Çağlayan beye sorduk, işin özüne yönelik değişen bir şey var mı? Cevap alamadık. Sen Yürütme Kurulu Başkanı olarak Yürütme Kurulu'nun aldığı kararı engelliyorsan kusura bakma, YK Genel Sekreteri ve en yaşlı üye tarafından bu işlem yürütülür. Çağlayan bey tutunmaya çalışıyor buraya…" dedi. 

Efendioğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bizim eleştirilerimizin belediye başkanın yuhalanması ile alakası yok. Yürütme Kurulu değerlendirme toplantısında da açıkça söyledik, başarılı olduğu söylense de biz kendi üreticimizi buraya getiremedik. Hiçbir partinin bayrak açmasına, kuruluşun isimleriyle katılmasına gerek yoktu. Orada ne gördük? O gelmedi, bu gelmedi… Orayı kendilerinin at koşturacağı yer gören birileri, zeytinle alakası olmayan bir konu nedeniyle Belediye Başkanına karşı bir eylem bile yaptılar. Miting sonrasında aldığımız kararların hepsi, YK üyelerinin hepsinin özgürce aldığı karardır. Belediye başkanımızın da bize karşı bir gün bile böyle bir tavrı, konuşması, müdahalesi olmamıştır. Aynı zamanda Belediye başkan yardımcımız olan Genel Sekreterimiz Mehmet Ateş bile, yaşanan sıkıntılı süreçteki sorumluluğu nedeniyle Başkan’a istifasını vermiş, Başkan bunu bile kabul etmedi. Bu çirkin ithamı da kınıyorum. Biz Yürütme Kurulu olarak bu kararları kendi irademizle aldık.”

Önceki dönem genel sekreter Gazeteci- Kemal Kaşkar ise, “Genel kurul, kent konseylerinin en üst kuruludur. Zeytinle hiç ilgilenmemiş, kahvaltıda zeytini yemeyen, sevmeyen biri dahi olsanız, Kent Konseyi'nde zeytin hakkında konuşma hakkınız var. Kent Konseyini yaşatacaksak, herkesi davet etmemiz gerekiyor. Geleneksel siyaset yapış tarzı, bazı tepkileri de içinde barındırıyor. Mitingi de Yürütme Kurulu değil, toplanacak olan Genel Kurul yapmalıydı. Kent Konseyi Genel kurulu seçimli olmamalıydı.” dedi. 

Konuşmaların ardından divan tarafından genel kurul yapılması için bir engel bulunmadığı ifade edilirken, genel kurulun seçimli olup olmamasını oylattı ve oy çokluğuyla olağan genel kurulun seçimli yapılmasına karar verildi. 

Daha sonra gerçekleştirilen seçimde Kent Konseyi Başkanlığına aday olan Serap Türker, 43 imzanın atıldığı sandıktan 42 oy alarak Milas Kent Konseyi'nin yeni başkanı oldu.

Salonda bulunan yürütme kurulu üyelerine bir konuşma gerçekleştiren Türker, “Bundan sonraki dönemde çok daha faydalı, çok daha sosyal, Milas’ın sorunlarını ele alacak konular işleyeceğiz. Hepimiz beraberiz, hep birlikte çalışacağız.” dedi.

Yürütme kurulu asil üyeliklerine ise MGC Temsilcisi Ahmet Coşkun Efendioğlu, İnşaat Mühendisleri Odası temsilcisi Ali Avcı, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü temsilcisi Erdal Ayaz, Milas Belediyesi temsilcisi Gülşen Gökçe, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Temsilcisi Mehmet Nergiz, Görme Engelliler Derneği temsilcisi Metin Polat, İlçe Sağlık Müdürlüğü temsilcisi Olcay Aydilek Kır, Şevketiye Mahalle Muhtarı Ömür Cura, Muğla SMMM Odası Temsilcisi Sevgi Akyol seçildiler.

 

HABERE AİT RESİMLER

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık
siteacilis