Milletvekili Demir’den ‘su’ açıklaması…

Önceki gün AKP Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Nil Hıdır’ın Milas basını ile bir araya geldiği kahvaltı etkinliğine katılan Muğla Milletvekili M. Yavuz Demir, Güllük Belediye Başkanlığı döneminde özel firma ile Güllük Belediyesi arasında imzalanan içmesuyu protokolü ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Gerçeklerin saptırıldığını belirten Milletvekili Demir; “Sayın Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız, 31 Mart’ta göreve gelmeleri halinde, il genelinde su fiyatlarında indirim yapacağız dedi. Benim de bu konuda söyleyeceklerim var. Muğla merkez ve ilçelerine baktığınızda hemen her yerde su fiyatları eşdeğerdir. Yani bir yerde çok fazla, başka bir yerde daha az değildir.

2014 yılından itibaren konu, artık büyükşehir belediyesine intikal etti. Güllük Belediye Başkanı olduğum dönemde beldeye su getirdiğimde firma ile çok güzel bir sözleşme yaptık. Bu konu uzun zamandır çok konuşulan bir konu olduğu için özellikle bu konuda açıklama yapma gereği duydum.

Birileri, ‘Bu kadar paraya su mu kullanılır’ diye konuşuyor. Öyle bir şey yok! Herkes gerçekleri bilsin. 2006 yılında beldeye içmesuyu getirmek için girişimde bulunduk. O süreçte belediyelerin hali belli… Biz de ihale ile değil de, yap-işlet-devret modeline benzer ancak farklı bir yöntemle, belediyeye yük getirmeyen bir sözleşme yaptık. Sözleşme için 2-3 şirketle görüşüldü ve sonuçta bir şirketle anlaşıldı, suyu getirdik. Sözleşme incelendiğinde, oradaki maddelerin tamamının kamunun yararına olduğunu görürsünüz. Şirkete herhangi bir ayrıcalık tanıyan en ufak bir şey yok.

Bugün Muğla Büyükşehir Belediyesi, bizim yaptığımız o sözleşme sayesinde tahakkuktan yüzde 15 kâr payı alıyor. Yüzde 20 de atık su bedelinden para alıyor. Eğer Büyükşehir Belediyesi isterse, bu yüzde 35’lik dilimi almaz, vatandaşa suyu yüzde 35 daha ucuz verir. Neden yapmıyor? Yapabilir ancak ciddi bir borç içinde olduğu için yapmıyor.

Birileri sağda-solda dedikodu yapıyor. Eğer Muğla merkez ve diğer ilçelerden farklı bir ücret alınıyorsa bu benim sorunum değil. Çünkü o sözleşmede, bütün yetkinin belediyede olduğu yazıyor. Belediye meclisi karar vermeden şirket, bir adım dahi atamaz. Yıllık artış, Tefe-Tüfe oranında yapılır, bu da zorunlu değildir. Belediye meclisi isterse bu fiyatın uygulanmasına izin verir. Bunun dışındaki artışlar tamamen belediyenin tasarrufunda olan artışlardır.

Şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim ki bugün şirket, su fiyatlarını belirlerken Büyükşehir Belediyesi’ne sormak ve meclis kararına göre hareket etmek zorundadır.

Güllük’te oturan üç-beş kişi, Türkiye’nin en pahalı su tüketen yerinin Güllük olduğu ile ilgili bir algı yaratıyor. Bakın bugün bir dünya kenti olan Bodrum’un birçok mahallesinde su yok. Oysa biz 15 yıl önce Güllük’e, içilebilir suyun gelmesini sağlamışım. Teşekkür beklerken sürekli arkamdan konuşulanlar beni gerçekten rahatsız ediyor.

Sözleşmeyi yaptığım dönemde yüzde 30 olan atıksu bedeli, ben belediyeden ayrıldıktan sonra yüzde 50’ye çıkarıldı. Böyle olmadığını söyleyen biri varsa çıksın söylesin. Kim korumuş kamunun hakkını, çıksınlar cevap versinler. Şu anda da atıksu bedeli yüzde 80 olarak faturalara yansıyor. Üstelik ben o bölgedeki su kuyularını satın almıştım. Bugün istedikleri zaman o kuyulardan su alabilirler. Neden açmıyorlar?” diye sordu.