Milas Kent Konseyi’nden Sert Tepki: “Zeytinime, Ormanıma, Yaşamıma Dokunma!”

​​​​​​​Milas Kent Konseyi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ve kamuoyunda “Süper İzin” teklifi olarak bilinen torba yasa girişimine karşı güçlü bir açıklama yaptı. Zeytinlikler, ormanlar, meralar ve kıyıların maden ve enerji şirketlerine açılmasının önünü açacak bu düzenlemenin, halkın yaşam hakkını ve doğayı açıkça tehdit ettiği vurgulandı. Konsey, “Bu yasa teklifinin halkın değil, sermayenin çıkarları için hazırlandığını biliyoruz. Zeytinimize, ormanımıza ve geleceğimize sahip çıkacağız!” diyerek kamuoyuna çağrıda bulundu.

Milas Kent Konseyi’nden Sert Tepki: “Zeytinime, Ormanıma, Yaşamıma Dokunma!”
  • 18 June 2025, Wednesday 15:19

Milas Kent Konseyi tarafından yapılan açıklama şu şekilde

ZEYTİNİME, ORMANIMA, YAŞAMIMA DOKUNMA!

Orman, zeytinlik, mera ve kıyılar maden şirketlerine açılıyor!

“Süper izin” adı altında sunulan yeni yasa teklifi,

✅ MAPEG’e sınırsız yetki veriyor

✅ ÇED süreçlerini etkisizleştiriyor

✅ Zeytinliklerimizi ve doğamızı tehdit ediyor

✅ Ekokırımı yasal zemine oturtuyor!

Bu yasa geçerse:

•          Yüz binlerce zeytin ağacı yok edilecek

•          Ormanlarımız şirketlere devredilecek

•          Geleceğimiz karartılacak!

Milas Kent Konseyi olarak uyarıyoruz:

Bu teklif halkın değil, sermayenin yasasıdır.

Yaşam hakkımıza, doğamıza sahip çıkıyor, KATLİAM YASASINA HAYIR diyoruz!

Zeytinliklerimize, Ormanlarımıza ve Geleceğimize Yönelik “Süper İzin” Tehdidi!

Milas Kent Konseyi olarak; Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ve kamuoyunda “süper izin” teklifi olarak bilinen, ormanlarımızı, zeytinliklerimizi, meralarımızı ve doğal sit alanlarımızı sermayeye teslim etmeyi amaçlayan bu torba yasa teklifine karşı kamuoyunu bilgilendirmek ve tepkimizi açıkça ifade etmek istiyoruz.

Bu yasa teklifi kabul edilirse:

•          MAPEG’e sınırsız yetkiler verilerek, maden şirketlerinin talebi doğrultusunda ormanlarımızda, zeytinliklerimizde, hatta sit alanlarında bile madencilik faaliyeti yürütülebilecek,

•          ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) süreçleri hızlandırılarak halkın ve bilim insanlarının görüşü bypass edilecek,

•          Cumhurbaşkanlığı başkanlığında kurulacak bir yapı, stratejik ve kritik maden adı altında acele kamulaştırmaları gerçekleştirebilecek,

•          Zeytinliklerimiz ve tarım alanlarımız göz göre göre feda edilecek, termik santrallere yeni alanlar açılacak,

•          Ekolojik kırım (ekokırım) neredeyse yasal bir statüye kavuşturularak doğa koruma ilkeleri yok sayılacak!

Bugün Muğla’da, Milas’ta, Akbelen’de, İkizköy’de, Karia yollarında; binlerce yıllık zeytin ağaçlarının, kadim ormanların, su kaynaklarının sermaye hırsıyla yok edilmesine halk olarak tanıklık ettik, karşı durduk ve durmaya da devam edeceğiz.

Şimdi ise bu mücadele, tüm ülkeyi kapsayan bir çevresel seferberlik haline gelmek zorundadır. Çünkü söz konusu yasa teklifi yalnızca Milas’ı değil, tüm Türkiye’nin doğasını, tarımını, kültürel mirasını, yaşam alanlarını tehdit etmektedir.

SORUYORUZ:

•          Hangi “kamu yararı” maden şirketlerinin çıkarını halkın yaşamının önüne koyabilir?

•          İklim krizinin derinleştiği bir çağda termik santralleri “stratejik yatırım” ilan etmek hangi bilimin, hangi vicdanın ürünüdür?

•          Bu yasayı imzalayan vekiller, halkın mı yoksa holdinglerin temsilcisi midir?

HATIRLATIYORUZ:

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 56. maddesi, “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.” der. Devlet ve vatandaşlar çevreyi korumakla yükümlüdür. Bu yasa tasarısı, yalnızca doğayı değil, aynı zamanda Anayasayı da ihlal etmektedir.

TALEBİMİZ AÇIKTIR:

1.         Bu torba yasa teklifi derhal geri çekilmelidir.

2.         Zeytinliklerimiz, ormanlarımız, meralarımız ve tüm doğal alanlarımız maden, enerji ve inşaat lobilerinin rantına değil, halkın yaşam hakkına hizmet etmelidir.

3.         MAPEG’in ve diğer ilgili kurumların yetkileri denetlenmeli, çevre politikaları demokratik, şeffaf ve halkın katılımına açık şekilde düzenlenmelidir.

SON SÖZÜMÜZ:

Milas Kent Konseyi olarak;

Tüm Muğla milletvekillerine çağrıda bulunuyoruz: Bu doğa düşmanı teklif derhal geri çekilmelidir!

Halkı yok sayan, doğayı sermayeye feda eden bu anlayışa karşı direncimizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna duyururuz. Katliam Yasasına Hayır diyoruz. Zeytinimize, ormanımıza, suyumuza, geleceğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz!"

 

HABERE AİT RESİMLER

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık