2019’a Başlarken.. Umut, Sönmeyen Kıvılcımdır..

2019’a Başlarken.. Umut, Sönmeyen Kıvılcımdır..

Bir yılı daha geride bıraktık. Araştırmalarımızdan, vatandaşların yılbaşını daha çok evlerinde geçirecekleri anlaşılıyordu. Yılın son günü, çarşı pazar biraz hareketliydi. Vatandaşlar yılbaşını evlerinde geçirmeye hazırlanıyorlardı besbelli.. Belli bazı mekanlarda yılbaşı eğlencesi vardı. Hepsi o.. Eski yılların cıvıltısı yoktu ne yazık..

Sonradan topladığımız bilgilere göre, yılbaşı gecesi genellikle sakin, kazasız, belasız geçti. Emniyet güçleri işbaşındaydı yine.. Tek gelen bilgi, o da birkaç sarhoş vatandaş olayına rastlanmasıydı. Onlara da herhangi bir cezai işlem uygulanmamış, tersine, ekipler tarafından evlerine kadar ulaştırılmışlardı..

Gece 24’e yaklaşırken dışarı çıktık ve Milas caddelerinde birkaç tur attık. Pek çok café-pastane türü işletmeler açık değildi. Sadece birkaç işletme açıktı. Atapark, yılbaşı ışıklı süsleriyle ışıldıyordu, 150-200 kadar kişi, belki eski yıllarda olduğu gibi bir etkinlik olur, belki havai fişek gösterisi yapılır diye Atapark cıvarında, saatin 24:00 olmasını bekliyor, bu arada ışıkların önünde fotoğraf çekiliyordu. O civardaki, daha önceki yıllarda açık olan işletmeler de kapalıydı. Hava çiseliyordu. Saat 24:00 oldu. Bir iki yerde küçük havai fişek patlaması duyuldu, birkaç kişi dilek feneri gönderdi havaya.. Sadece bir işletmenin önünde, gece saat 24:00 olunca, varillerde yakılan ateşin kıvılcımları saçılıyordu etrafa..

Sabah, okulların ve resmi dairelerin kapalı olacağını, hayatın geç başlayacağını düşünerek, ben de gazeteye gelmek için biraz geciktim. Saat 10:00 civarında büroya gelmek için yola çıktım. Hava, akşamdan beri durmadan yağıyordu. Kahvaltı niyetine birşeyler atıştırmak için bakındım. Pek çok işyeri henüz açılmamıştı. Açık bir yere girdim. Çayımı yudumlarken, işletmeci, ‘iyi yıllar’ dedi, ‘bakalım 2019 nasıl olacak’, diye ekledi. Dışarıyı işaret ederek, geleneksel bir şeyler söylemek istedim. “Baksana, akşamdan beri yağıyor. Yağmur gibi bereketli olur inşallah” dedim. “Abi” dedi, sabahtan beri ikinci müşterisin. Dün akşam 18:00’den sabah 04:00’e kadar açıktık. 15 tane pasta satmışız; neresi bereketli olacak?” deyiverdi.. “Haklısın” dedim, hesabımı ödedim, dışarı çıktım. Arabaya bindim, büroya doğru devam.. Yağmur, sağanağa çevirdi, oldukça hızlı yağıyor. Birden dikkatimi çekti, şehir parkı içinde, sarı muşambası üstünde, bir temizlik işçisi, sol elindeki faraşa sağ elindeki süpürgesiyle çöp toplamaya devam ediyor. Bir yandan da, şemsiyesini kontrol etmeye çalışarak, ıslanmamaya çalışıyor. Arabayı saga çekip, bir sure izledim bu işçiyi. “Aldığınız para helal olsun, o da zaten muhtemelen asgari ücrettir” diye düşündüm. O yağmurda, bir saçak altına girmeyi düşünmüyor, işini yapmaya gayret ediyordu yine de..

Sonra dedim, ‘hayat devam ediyor.. Umutla..”

Evet, 2019 için pek çok iktisat uzmanı, iyi şeyler söylemiyor. Zaten hepimiz, farkında değil miyiz, pek çok şeyin iyi gitmediğinin.. Ekonomi, siyaset, ahlak, kültür, değerlerimiz.. Hep olumsuz şeyler görüyor, işitiyor, yaşıyoruz. Ama, geçmiş yıllarda, yüzyıllarda olduğu gibi yaşam devam ediyor. Nedir bu sürekliliği sağlayan?

Pek çok şey söylenebilir elbet bu konuda. Ama, o kasvetli durumun hemen ardından, sağanak yağmur altında, bir yandan şemsiyesini kontrol etmeye çalışıp, diğer yandan çöp toplamaya devam eden işçi, bana, “umut” kavramını çağrıştırdı.

Öyle değil mi, “umut”, tıpkı, sönmeye yüz tutmuş ateşin külleri altına saklanıp, yeni bir ateşin kıvılcımı olacak köz parçası gibidir. O olmadan, insanlık ateşi söner gider..

Pek çok olumsuzlukla girdiğimiz 2019, umarım, yitirmeyeceğimiz umutlarımızla, 2018’in son saatlerinden beri durmadan yağan ve saat 14:00, hâlâ devam eden yağmurlar gibi bereketli olur..

Hepinize iyi bir yıl dileğiyle..

Beğendim 1 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık