AKP’DEN TERMİK SANTRALLERE İZİN; 2 YIL DAHA VATANDAŞI ZEHİRLEYEBİLİRSİNİZ.!

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin; Geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulunda kabul edilen yeni maden yasası ile ilgili kamuoyuna önemli açıklamalarda bulundu. CHP’li Girgin; “Vatandaştan poşet parası toplayarak çevreyi koruyacağını sananlar yeni çıkarttıkları maden yasası ile çevreye, havaya ve ekolojik dengeye ihanet etmişlerdir” diye konuştu.

AKP’DEN TERMİK SANTRALLERE İZİN; 2 YIL DAHA VATANDAŞI ZEHİRLEYEBİLİRSİNİZ.!

CHP’li Girgin; “Yapılmak istenenin tercümesi şudur; ‘2 yıl daha benden size izin, çevreyi istediğiniz kadar kirletip, vatandaşı istediğiniz kadar zehirleyebilirsiniz, hatta var olan baca gazı arıtma tesislerini dahi bir gerekçeyle çalıştırmayabilirsiniz, bu yolla daha fazla kâr elde edebilirsiniz, ben gözlerimi kapadım görmezden geleceğim, vatandaşın hak arama yolunu da tıkadım, gerisi size kalmış, bildiğiniz gibi davranın’ denmektedir. Sektör, oda ve sendika temsilcilerinin görüşleri alınmadan sarayın mutfağında hazırlanan ve AKP ile MHP oylarıyla komisyondan geçirilen, önümüzdeki günlerde de meclis genel kuruluna getirilecek olan Yeni Maden Yasası ne sektörü, ne işçiyi ne de oda ve sendikaları memnun etmemiştir. Sorun, madenciliğimizi topyekün bilimsel bir anlayışla ele alarak, rödovans usulünü kaldırarak, havza madenciliğine geçerek, siyasi kayırmacılığa son vererek ve ayrı bir maden kanunu çıkararak ve bir maden bakanlığı kurarak, dünya ölçeğinde bir madencilik anlayışı getirilerek çözülecektir” diye tepkisini dile getirdi.

Girgin bu yasa üzerine, TBMM Başkanlığı’na bir Meclis Araştırması açılması önergesi verdi. Girgin’in önergesi şöyle:

“TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Termik santralların satışını kolaylaştırmak için özelleştirilen santrallara verilen çevreyi kirletme hakkı, iki yıl daha  ( 2021 yılına kadar) uzatılıyor. 17 Haziran 2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 6719 sayılı kanun ile Elektrik Piyasası Kanunu’nda yapılan değişiklikle özelleştirilen ve özelleştirilecek olan santralların çevre mevzuatına uyumu için 3,5 yıl süre verilmiş ve bu santrallar 31 Aralık 2019’a kadar her türlü ceza ve yaptırımdan muaf tutulmuştu.

2013 yılında yürürlüğe giren 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Geçici 8. Maddesinde, EÜAŞ veya bağlı ortaklık, iştirak, işletme ve işletme birimleri ile varlıklarına ve 4046 sayılı Kanun kapsamında oluşturulacak kamu üretim şirketlerine ve kamu üretim şirketlerine ait üretim tesislerine, bunlardan bu maddede yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce özelleştirilmiş olanlarla, yürürlük tarihinden sonra özelleştirilecek olanlar için de geçerli olmak üzere, çevre mevzuatına uyumuna yönelik yatırımların gerçekleştirilmesi ve çevre mevzuatı açısından gerekli izinlerin tamamlanması amacıyla 31/12/2018 tarihine kadar süre tanınmıştı.

EPK Geçici 8. Madde, daha önce çevre örgütlerinin itirazları ile ana muhalefet partisi CHP tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşınmış; Mahkemenin 22/5/2014 tarihli ve E.: 2013/65, K.: 2014/93 sayılı Kararı ile Anayasanın 2., 5. ve 56. Maddelerine aykırı olduğu gerekçesi ile iptal edilmişti. 2016 yılında hemen hemen aynı madde, izin süresi 2019 yılı sonuna kadar uzatılarak yeniden kanuna dahil edildi.

Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda 10 Ocak 2019 da AKP ve MHP milletvekillerince kabul edilen Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi yasalaştığı takdirde özelleştirilen ve özelleştirilecek olan santrallerin çevreyi kirletme hakları 31 Aralık 2021 tarihine kadar uzamış olacak.

Çevre mevzuatına uyumuna yönelik yatırımların gerçekleştirilmesi ve çevre mevzuatı açısından gerekli izinlerin tamamlanması gerekçesiyle 2 yıl daha süre uzatımı ile baca gazı tesislerini tamamlamayan ya da çalıştırmayan santrallere idari para cezası uygulanmayacak ve elektrik üretim faaliyeti durdurulmayacak.

Halk sağlığını ve çevreyi tehdit eden ve termik santralları alan şirketleri çevre cezalarından ve yükümlülüklerinden kurtararak ek gelir sağlamasına yol açan bu muafiyetler Anayasa’nın 2, 5 ve 56.ncı maddelerine aykırıdır.

Kanunların, kamu yararının sağlanması amacına yönelik olması, genel, objektif, adil kurallar içermesi ve hakkaniyet ölçütlerini gözetmesi ve kazanılmış hakları ihlâl etmemesi Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti olmanın gereğidir. Bu nedenle kanun koyucunun hukuki düzenlemelerde kendisine tanınan takdir yetkisini anayasal sınırlar içinde adalet, hakkaniyet ve kamu yararı ölçütlerini göz önünde tutarak kullanması gerekir.

Anayasanın 5 inci maddesinde, "Devletin temel amaç ve görevleri, Türk Milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır." denilmektedir.

Anayasanın 56.ncı maddesi ‘’herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir’’ demektedir.

Mayıs 2014’te AYM, Geçici 8. Madde’nin iptali kararında gerekçesini şöyle açıklamıştır: “Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı, getirilecek kuralın, ekonomik, bürokratik ve fiili yükümlülüklere yol açacağı ve üretim faaliyetlerinin etkileneceği gerekçeleriyle uzun süreli olarak vazgeçilecek haklardan değildir. İnsanın, toplumun ve çevrenin varlık, sağlık ve güvenliği ile bu konuda Anayasa'nın Devlete yüklediği görev göz önünde bulundurulduğunda, dava konusu kuralla belirtilen süre zarfında EÜAŞ'a bağlı santraller ile özelleştirilen santrallerin elektrik üretim faaliyetlerinde çevre mevzuatına tabi olmaması kabul edilemez.  “

Bu kanun kapsamında toplam kurulu gücü 9211,66 MW olan 13 termik santral bulunmaktadır. Bu santrallerin 10’u özelleştirilmiş, 3’ü ise hala kamu eli ile işletilmektedir.

Bu kapsamda hala kamu tarafından ya da kamu ortaklığı ile işletilenler ile Termik Santrallerin 2013-2019 tarihleri aralığında tanınan 6 yıllık süreçte çevre ve insan sağlığı yönünden tedbirler alıp almadığı, baca gazı arıtma tesislerini, düzenli kül depolama alanlarını, atıksu arıtma tesislerini yapıp yapmadıkları, baca gazı arıtma tesislerini özelleştirmeden sonra düzenli çalıştırıp çalıştırmadıkları, getirilen muafiyetler nedeniyle ek gelir sağlayıp sağlamadıklarının araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 104 ve 105. Maddeleri gereğince meclis araştırması açılmasını saygılarımızla arz ve teklif ederiz.

Süleyman GİRGİN

Muğla Miletvekili”

 

 

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık