‘Anayasa Değişikliği, Başkanlık Sistemi ve Referandum’

ÖNDER Haber / Melih KAŞKAR -

‘Anayasa Değişikliği, Başkanlık Sistemi ve Referandum’

Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Başkanlığı tarafından, ‘Anayasa Değişikliği, Başkanlık Sistemi ve Referandum’ konulu söyleşi düzenlendi. Söyleşiye konuşmacı olarak CHP Muğla Milletvekilleri Av. Akın Üstündağ, Prof. Dr. Nurettin Demir ve Ömer Süha Aldan katıldılar.

Aralarında CHP üyeleri ve Sivil Toplum Kuruluşları temsilcilerinin de bulunduğu kalabalık bir yurttaş topluluğunun izlediği söyleşide konuşan CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, anayasa değişikliğinin okunmadan Meclise geldiğini belirterek, “Bu ülkeyi yıllardır yönetenler, kendi başkanlık sistemini kurmak için halktan kopuk anayasa sistemi değiştirme çabası içindeler. 1921’den bu yana baktığımızda anayasalar, halkın bilgisi olmadan, darbeler koşullarında oluşmuştur. Bugün maalesef iki partinin hiç okumadan, Meclis’te 316 milletvekilinin 5 tanesinin bile okumadan Meclis’e getirdikleri ki; MHP’nin hiç okuduğunu zannetmiyorum ve yeterince tartışılmadan, halka anlatılmadan maalesef bir darbe anlayışıyla, OHAL koşulları altında anayasa değiştirilmek isteniyor” dedi.

 

“Özgürlükler ve

Cumhuriyet için

herkesin ‘HAYIR’

demesi gerekiyor”

Prof. Demir konuşmasını daha sonra, Recep Tayyip Erdoğan’ın 1993 yılında “Başkanlık sistemi bir özentinin sonucu ya da Amerikan emperyalizminin bize bir tavsiyesidir” sözlerini anımsatarak şöyle sürdürdü:

“Recep Tayyip Erdoğan’a sormak gerekir. Acaba bu Amerikan emperyalizminin zorlaması mıdır? Aslında gerçek de budur. Yıllar önce bu gerçeği kendisi söylemiştir. Bugün de oradan aldığı emirlerle, Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin dışarıdan aldıkları direktif doğrultusunda, Türk halkının yıllarca süren mücadelesi sonunda kurulan çağdaş Cumhuriyet’i yıkma hareketi olarak görmek gerekir diye düşünüyorum.”

Özgürlükler ve Cumhuriyet için herkesin ‘hayır’ demesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Demir sözlerini, “Bugün yüzde 20’ye yakın kesimin, bugünkü değişikliğin nereye gideceğini anlamadığı, anayasa değişikliği ve referandumunun Türkiye’yi felakete götürdüğünü ev ev, mahalle mahalle anlatmamız gerekiyor. Türkiye’yi uçuruma götürdüğünü, freni kopmuş bir aracın uçurumdan aşağı süratle gittiğini anlatmamız gerekiyor. Özellikle önümüzdeki süreçte Türkiye’nin ne tür felaketler yaşayacağını anlatmamız gerekiyor. Bireysel çıkarlarımız için değil, geleceğimiz, çocuklarımız, torunlarımız, için, ülkemizin bir Suriye, Irak, Libya olmaması için hep beraber çalışmamız gerekiyor” diye tamamladı.

 

“Siz hiç Saddam’ın

seçim kaybettiğini

duydunuz mu?”

Anayasa değişikliği ve başkanlık sistemini yasa tanımazlığı meşrulaştırma girişimi olarak değerlendiren CHP Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan ise, “Bu tip bir anayasa yasalaşacak olursa, faşizmin tescili demektir. Diktatörlüğün tescilidir. Bununla ilgili bir tek kez seçim yapılır sadece. Türkiye ikiye bölünür. Yüzde 51’i alan Türkiye’nin tapusunun sahibi olur. Durum budur. Bu seçimden sonra diğer seçimlerin hepsi formalitedir. Siz hiç Saddam’ın seçim kaybettiğini duydunuz mu? Kaddafi, Nazarbayev, Esad hiçbir zaman seçim kaybetmedi. Bununla ilgili seçim 3 Kasım 2019’da yapılacak. O tarihte Türkiye’ye hangi anlayışın egemen olacağını göreceğiz. Yargı, yasama, yürütme bunun elinde olacak. STK’lar bundan sorulacak bundan sonra. Öyle bir tablo ortaya çıkacak ki; şimdiden izlerini görüyoruz, saray soytarıları çıkacak. Her gün methiyeler düzen, özel yaptırılmış kliplerde olsun, onları göreceğiz” dedi.

 

“Siyasal kutuplaşmaya

yol açar”

CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ da şu anki anayasa teklifinin özellikleri, rejim değişikliği ve kuvvetler ayrılığına aykırılıklarla ilgili bir sunum yaptı.

Anayasaların hazırlık sürecinde katılımcılığın sağlanması gerektiğine işaret eden Üstündağ, bunun ardından yazım sürecinin başladığını ve daha sonra da kanunlaşma aşamasına geçileceğini belirterek, “Şu an, bu aşamaların hiçbirini geçirmemiş olan bir dönemi yaşadık. İki partinin kapalı kapılar arkasında oluşturduğu, sadece yazımla sınırlanmış bir anayasa teklifiyle karşı karşıyayız. Bu, anayasaya ciddi anlamda aykırılıktır. Teknik boyutta da yapım usulüne aykırıdır” dedi.

Anayasa değişikliği teklifinin kuvvetler ayrılığını ortadan kaldırdığını, yürütme organı olarak Cumhurbaşkanı’nın yasama ve yargının üzerinde bir güç olarak belirleyici ve yönlendirici bir konuma geldiğini söyleyen Üstündağ sözlerini, ‘Başkanlık Sistemi’nin getireceği olumsuzluklara dikkat çekerek şöyle tamamladı:

“Başkanlık sistemleri rejim krizlerine yol açabilir. Başkanlık sisteminde, başkan halkın desteğini yitirse bile görevine devam eder. Siyasal kutuplaşmaya yol açar. Bizim için en büyük tehlike, bölünme anayasası dediğimiz özelliği budur. Bu sistemde kazanan her şeyi kazanır, kaybeden her şeyi kaybeder. Uzlaşma ihtiyacı yoktur. İktidarın kişiselleşmesine yol açar. Hem hükümet, hem devlet başkanı olan başkan, yasama organıyla uzlaşmaz tavırlar içine girebilir. Kendisini bir kral veya imparator gibi hissetmesine yol açabilir.”

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık