Milas'ın görevdeki en eski eczanesi kepenk kapattı

Milas’ta 50 yıl önce Bengi Mergen tarafından kurulan Milas’ın faaliyetteki en eski eczanesi olan Mergen Eczanesi kapandı.

Milas'ın görevdeki en eski eczanesi kepenk kapattı

Meslek hayatında 50. yılı dolduran 74 yaşındaki Bengi Mergen, emeklilik hayatını sürdürmek amacıyla kepenk kapattı. Erdoğan Bostancı tarafından kurulan Yeni Eczanesi ve İbrahim Gürkan tarafından kurulan Derman Eczanesi’nin ardından en eski eczane olma unvanını taşıyan Mergen Eczanesi kapanışını, ‘Tasfiye nedeniyle kapalıyız’ yazısı asarak vatandaşlara duyurdu. 
İstiklal Savaşı gazilerinden Hamdi Mergen’in torunu Bengi Mergen, 1945 yılının nisan ayında dünyaya geldi. Babasının memuriyeti dolayısıyla ilkokulu Denizli’nin Sarayköy ilçesinde, ortaokul ve lise öğrenimini Aydın’da tamamladı. Mergen, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden 1968 yılında mezun oldu ve Milas’a yerleşti. 
Mergen’in Milas’a yerleştiği dönemde kentte iki eczane bulunuyordu. Bunlar Erdoğan Bostancı’nın ‘Yeni’ ve İbrahim Gürkan’ın Derman Eczanesi idi. O yıllarda 24 yaşında olan Bengi Mergen, Milas’ın 3. Eczanesini ‘Mergen Eczanesi’ ismiyle Kışla Caddesi’nde açtı. Burada 20 yıl hizmet veren Mergen, daha sonra 30 yıl hizmet vereceği Cumhuriyet Caddesi’ne taşındı. Bengi Mergen, geçen 30 yılın ardından eczanesini kapattı ve dinlenmeye çekildi.

“VATANDAŞLAR 3 KONUYU UNUTMASIN”
Vatandaşların eczacılık konusunda 3 noktayı unutmaması gerektiğini ifade eden Bengi Mergen, “Eczaneden ilaç nasıl alınır, gece nöbetindeki eczaneden ilaç nasıl alınır, eczacı kimdir?’ sorularının çözümünü vatandaşlar bilmiyor. Güven sorunu tüm mesleklerde olduğu gibi eczacılıkta da oluştu. ‘Bunun sebebi biz miyiz?’ diye zaman zaman sorguluyorum. Ama öyle bir şey yok. Vatandaş herkese karşı güvensiz. Gece gelip, nöbet zilinin ne olduğunu bilmiyor vatandaş. Her eczanede vardır nöbet zili. Eskiden bunlar Hayat Bilgisi dersinde öğretilirdi. Ben bu konuda babama çok mektup gönderdiğimi hatırlıyorum. Doktor muayenehanesini veya eczaneden nasıl ilaç alınacağı gibi hususlar hakkında ilkokulda gruplar halinde öğretmenlerimiz bizi eğitirlerdi. Şimdi öyle bir şey yok. Şimdi geliyor adam, ‘ışığınız kapalıydı, kapınız kapalıydı, ben buradan 2 kere geçtim, siz nasıl nöbetçisiniz?’ diyor. Kapıda nöbetçi yazıyorsa, köşede ışık yanıp sönüyorsa nöbetçi eczane orasıdır. Nöbet zilini çalarsınız. Eczacı uyuyabilir. Uyumak zorundadır çünkü 36 saat mesaisi vardır. Ertesi gün sağlıklı hizmet vermesi için uyuması lazım. Uyuyorsa uyandırır, ziline basarsın. Vatandaş bunu bilmediği için eczacı ile arasında bir takım nahoş olaylar oluyor. Vatandaş ‘para kazanmıyor musun?’ diyor. Evet, kazanıyorum ama benim esas gayem para kazanmak değil. Izdırap çekiyorum ben orada. Yatağımda sıcacık uyumak varken sana ilaç vermeye talip olmuşum. Bana hakaret etmeye hakkın yok.” şeklinde konuştu.
Mergen ayrıca, “Bir de vatandaşın insan anatomisi ve organların nasıl çalıştığına dair hiç bilgisi yok. Anlatmak için çırpınıyoruz. ‘Sinir damarlarım tutulmuş’ diyor, kendine hastalık teşhisi koyuyor. Komik. Ama bu maalesef Türkiye’nin gerçeği.” ifadelerini kullandı.

GENÇ MESLEKTAŞLARA TAVSİYELER
Mesleğe yeni başlayan eczacılar konusunda bazı üzüntüler duyduğunu belirten Mergen, “Genç meslektaşlarımız, hazırlama ilaca sıcak bakmıyorlar. Her şey alıp satılmayla olmaz. O zaman eczanenin bakkal dükkanından farkı olmaz. Nitekim de öyle olmuştur. Markete dönüştü yani. Ama yaşamak zorunda olduğumuz için kozmetik bile satmak zorundayız. Çünkü devletin uyguladığı fiyatlama politikası, bir eczanenin giderlerini karşılamaya müsait değil. Gideri her gün artan, geliri azalan bir iş yapıyorsunuz ve devlet, ‘bunu yapmak zorundasın’ diyor.” dedi.

“İLAÇ YAPMAK ZORUNDAYDIK”
Eczacılığın biçim değiştirdiğini belirten Mergen, “Hazırlama ilaç yapmak zorundaydık. Öyle eğitildik. Hekim formülleri yazar, hastaya özel reçete yazardı. Bu ilacın içindeki bir maddeyi 0,5 değil, 0,3 gram koyarsanız uygun olur der, hastaya özel formülü yazar, hastanın eline verir biz hazırlardık.” diye konuştu. 

“KOLONYA DEMİRBAŞTIR”
Bir eczanedeki kolonyanın eczane için demirbaş olduğunu kaydeden Mergen, “Itriyata ilk başlangıç unsuru onlardır. Eczanenin ilaçtan tatmin olmayıp, daha değişik bir türe girme havasının ilk adımı odur. Biz de onlarla başladık. Beyaz zambak, limon çiçeği. Dururdu tezgâhın üstünde, vatandaş şişesini getirir doldururdu.” dedi.

HİZMETLERİ İÇİN TEŞEKKÜR
50 yıllık meslek hayatını tamamlayan Bengi Mergen için vatandaşlar, yarım yüzyılı aşan hizmetleri dolayısıyla teşekkür ediyor. Biz de hatıralarımızda kalacak Mergen Eczanesi’ndeki mesaisi sonrası Bengi Bey’e, mutlu, sağlıklı, huzurlu bir emeklilik dönemi diliyoruz.

HABERE AİT RESİMLER

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık