Muğla Tabip Odası’ndan açiklama

Muğla Tabip Odası Yönetim Kurulu, yazılı bir basın açıklaması yaparak, yeni salgın sonrasındaki gelişmeleri ve taleplerini açıkladı.

Muğla Tabip Odası’ndan açiklama

Açıklama şöyle:
“Muğla Tabip Odası tarafından 18 Mart tarihinde Covid-19 İzleme- Çalışma grubu kurularak ilk toplantı  sonuçları kamuoyu ile paylaşılmıştır. Söz konusu toplantıda alınan kararlardan biri de, mevcut İl Hıfzıssıhha Kurullarının genişletilerek oluşturulması ve içinde öncelikle Tabip Odası ve Sağlık Meslek kuruluşlarının bulunması gerekliliği idi.
28 Mart Cumartesi günü, İl Pandemi Kurulu’nun ilk toplantısının yapıldığı basına yansıyan haberlerden öğrenilmiştir. Bizim de kurulmasını istediğimiz, İl Pandemi Kurullarına Tabip Odalarının çağrılmaması üzerine, TTB Merkez Konseyi aracılığıyla Sağlık Bakanlığına ve tüm İl Valiliklerine 30 Mart 2020 günü gönderilen yazı ile İl Pandemi Kurulu ve İl Hıfzısıhha  Kurulu çalışmalarına Tabip Odalarının dahil edilmesi istenmiş, Covid-19 ile mücadelede atılacak adımların şeffaflık, işbirliği, hızlı bilgilendirmenin yanı sıra kararların alınmasından önce ve kararların uygulanması aşamasında başta sağlık çalışanlarının meslek örgütleri olmak üzere toplumsal katılıma vurgu yapılmıştı.
Bunun yanında, 28 Mart tarihinde ilk toplantısını yapan Muğla İl Pandemi Kurulu’nun kamuoyuna duyurduğu kararlardan 8.maddesinde “İl Pandemi Kurulu toplantı gündemine bağlı olarak, başta Ticaret ve/veya Sanayi Odası Başkanları olmak üzere ilgili meslek odası temsilcilerinin gerektiği durumlarda davet edilmesine” oybirliğiyle karar verildiği bildirilmiştir. Buna karşılık, temel konusu ve toplanma nedeni “SALGIN HASTALIK” olan İl Hıfzısıhha Kurulu toplantısına da , İl Pandemi Kurulu toplantısına da Muğla Tabip Odası davet edilmemiştir.
Bu durumda, Muğla Tabip Odası olarak İl Pandemi Kurulu’na katılmış olabilseydik,  hangi konuları dile getireceğimizi  kamuoyu ve özellikle hekim ve sağlık çalışanı arkadaşlarımıza duyurmayı görevimiz ve sorumluluğumuz olarak görüyoruz.
1.      Salgın hastalıklarla mücadele sağlık hizmetleri sunumunun düzenlenmesini gerektirdiği kadar salgının önlenmesi ve yayılımının azaltılması için alınacak tedbirleri kapsar. Bu anlamda kurul içerisinde öncelikle bu mücadelenin en ön saflarında yer alan hekimlerin  meslek örgütü olan Muğla Tabip Odası, Muğla Eczacılar Odası, Sağlık Meslek Örgütleri yanında Halk Sağlığı, Enfeksiyon Hastalıkları uzmanı gibi bilirkişiler ile genişletilmelidir.
2.      Çok zor günlerde en önde mücadele veren sağlık çalışanlarının her türlü şiddetten korunması çok önemlidir. Bu anlamda kararlılığın gösterilmesi amacıyla TTB’nin önerdiği “Sağlıkta Şiddet Yasası’nın” bir an önce çıkarılması için ilimiz  pandemi kurulu aracılığıyla tekrar gündeme getirilmelidir.
3.      Salgınla mücadele eden tüm ülkelerde sağlık çalışanları da enfekte oluyor. Sağlık çalışanlarının hasta olması hem hizmetin sunumunu aksatacak hem de hastalığın yayılımını hızlandıracaktır. Ülkemizde de sağlık çalışanları hemen her gün hastalığın kendilerine bulaşma riskiyle karşı karşıya çalışıyorlar, hastalanıyorlar ve hatta kayıplar vermeye başladık. Sağlık çalışanları korunmadan salgınla mücadele edilemeyeceğimizi biliyoruz. Bu anlamda;
•         Sağlık çalışanlarının kişisel koruyucu malzemelere erişim konusunda hiçbir sıkıntı yaşamaması gerekir. İdareli kullanın diyerek verilen malzemelerin  sağlıkçıları korumayacağını hatta riski arttıracağı bir gerçektir.
•         Tüm ilçelerde başta hastaneler olmak üzere sağlık kurumlarına ücretsiz servis araçları sağlanmalıdır.
•         Sağlık Çalışanlarının çalışma saatlerinden sonra konaklayabileceği yerler acilen oluşturulmalı ve sağlık çalışanlarıyla paylaşılmalıdır.
•         Covid-19 hasta teması veya semptomu olan ama hastaneye yatırılmadan izole edilerek takip edilen sağlık çalışanları için  izolasyona uygun konaklama yerleri ayrıca oluşturulmalıdır.
•         Başta Covid-19 servislerinde, acil servis, enfeksiyon hastalıkları ve göğüs polikliniği gibi daha riskli bölümlerde çalışanlar olmak üzere tüm sağlık çalışanlarına, şikayetleri olup olmadığına bakılmaksızın belirli aralıklarla testlerinin yapılması gereklidir. Bu sayede pozitif saptananların dinlenmesi sağlanarak hastalığın ilerlemesi yavaşlatılacak, izole edilmeleri sayesinde de hem diğer sağlık çalışanlarına hem de sağlık hizmeti almaya gelen yurttaşlara bulaşın önüne geçilecektir.
4.      Hastanelerde pandemi kurullarının oluşturulması, kurul  kararlarının şeffaflıkla çalışanlarla paylaşılması, alınan önlemler konusunda bilgilendirilmeleri, pozitif hastayla temas eden sağlık çalışanlarının bilgilendirme ve önlemler konusunda akışın hızlandırılması gereklidir.
5.      İldeki verilerin düzenli olarak, ilçe ilçe şeffaf  olarak yetkililer tarafından açıklanması, halkın önlemler konusundaki duyarlılığını arttıracak, gerçek verilerin saklandığına dair olan güvensizliğin ise  önüne geçilmesini sağlayacaktır.
6.      İller arası seyahat yasağı kararında geç kalındığı göz önüne alınarak ilçeler arası seyahat kısıtlaması uygulanmalıdır.
7.      Covid-19 tanısı almış sağlık çalışanları için, bu bir” iş kazası veya  meslek hastalığıdır”. Tanı koyan hekim tarafından olayın oluş şekline göre medulla sistemine “iş kazası veya meslek hastalığı” olarak tanımlanmalıdır. Bu konuda İl Sağlık Müdürlüğü başhekimliklere bilgilendirme yazısı yazarak personele duyurulmasını sağlamalıdır.
8.      Sağlık çalışanları içinde risk analizi yapılarak çalışma planı düzenlenmelidir. Riskli çalışanların, daha az riskli alanlarda çalışmaları sağlanmalıdır.
9.      Çalışanlar üzerinde yorgunluk, hasta ile temas sonrası zorunlu izolasyon gerekmesi gibi nedenlerle rotasyon planlamalarını yapılması ve sürecin sağlıklı yürütülmesi sağlanmalıdır. Olası bir bulaş durumunda, tüm ekibin karantinaya alınması gerekeceği öngörülerek, Aile Sağlık Merkezleri dahil olmak üzere tüm sağlık kuruluşlarında vardiyalı sisteme geçilmelidir.
10.  MSKÜ hastanesi bir pandemi hastanesidir. Salgın sürecinin uzun süreceği ve vaka sayılarının artacağı ise bilinen bir gerçektir. Bu ise,  önümüzdeki süreçte hastanenin tek başına yeterli olmayacağını gösteriyor. Tekrar tekrar dile getirdiğimiz gibi Menteşe Devlet Hastanesi eksiklikleri giderilerek biran önce açılmalıdır. Aynı gerekçe ile, diğer ilçelerde de çeşitli nedenlerle kapanmış olan eski hastaneler hizmete hazır hale getirilmelidir.
11.  Salgın yayılımını kontrol altına alan ülkelerde, sokağa çıkan herkesin maske takması zorunlu tutulmuştur. Ülkemizde de salgının önemli düzeyde yayıldığı, şikayeti olmayan kişilerin de taşıyıcı ve bulaştırıcı olabildiği düşünülerek, maske takma zorunluluğu sadece toplu yerlerde değil, evden dışarı çıkan herkese uygulanmalıdır. Yurttaşların ihtiyaç duyduğu yeterli sayıda cerrahi veya tekrar yıkanabilir kumaş maskeler, sosyal devlet ilkesi gereği Valilik organizasyonu ile ücretsiz olarak sağlanmalıdır.”
 

 

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık