KEMİKLER’DE COŞKU, DORUĞA TIRMANDI…

31 Mart 2019 Pazar günü yerel yönetimleri belirlemek üzere sandık başına gidilmesine 15 gün kala seçimlere katılacak siyasi partiler ve adayları çalışma tempolarını daha da artırdı. Mevcut Milas Belediye Başkanı ve aynı zamanda CHP-İYİ Parti arasında kurulan ‘Millet İttifakı’nın Milas Belediye Başkan Adayı Muhammet Tokat ve arkadaşları bu kez, ilçemize bağlı Kemikler Mahallesi’nde seçmenle buluştu.

CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan, eski dönem Muğla Milletvekili Av. Zeki Çakıroğlu, CHP Milas İlçe Başkanı İlgin Göktepe, her iki partinin ilçe yönetim kurulu üyeleri, kadın ve gençlik kolları başkan ve üyelerinin yanı sıra Millet İttifakı listesinden belediye meclis üyeliğine aday olan isimlerin katıldığı toplantıda, Milletvekili Özcan geçtiğimiz hafta 10’ncu kez düzenlenen Milas Uluslararası Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı üzerinden Tarım ve Orman Bakanı’nın ilçemize geliş şeklini ve iktidarın tarım politikasını eleştirirken, Başkan Tokat ise, Milas Belediyesi tarafından satılan yaklaşık 300 adet zeytinlik arazisi ile açıklamalarından dolayı AKP Milas Belediye Başkan Adayı Barış Saylak’ı ağır bir dille eleştirdi.

ÇAYIRLI’DAN CUMHUR İTTİFAKI ORTAKLARINA ‘ZİLLET’ YANITI…

Kemikler Mahalle Muhtarı Kazım Bayındır, toplantının açılış konuşmasını yaptı ve bugüne kadar mahallesine yapılan hizmetlerden dolayı Başkan Tokat, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün ile emeği geçen her iki belediyenin personeline teşekkür ederek tüm konuklara hoş geldiniz dedi.

Mahalle Muhtarı Bayındır’ın ardından toplantının açılış konuşmasını yapan İYİ Parti eski Milas İlçe Başkanı ve Millet İttifakı Meclis Üyesi Adayı Mehmet Çayırlı, Cumhur İttifakı ortakları AKP ve MHP genel başkanlarını ‘Zillet’ yakıştırması üzerinden eleştirdi.

Çayırlı; “Aslında biz bu ve buna benzer söylemlere, her seçim öncesinde Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ayrıştırıcı, ötekileştirici propaganda tarzına alışkınız. Kendinden olmayanı düşman, hain, hatta terörist ilan eden Sayın Cumhurbaşkanına, küçük ortak Sayın Bahçeli de katıldı. Oysa daha düne kadar Sayın Bahçeli, Sayın Erdoğan ve tüm AKP milletvekillerini, bölücü terör örgütü PKK ile işbirliği yapmakla suçlayarak, onlara ‘Sizi Yüze Divanda yargılamak bizim namus borcumuz’ diyordu. Ancak ne oldu, ne bitti kimsenin anlayamadığı bir biçimde Sayın Bahçeli birden AKP yanlısı oluverdi.

Düne kadar Habur’da kurulan çadır mahkemelerine, Oslo’daki görüşmeye, Diyarbakır Meydanı’nda Şivan Perver ile birlikte söylenen Kürtçe türkülere, AKP kongresinde Barzani için atılan ‘Türkiye seninle gurur duyuyor’ sloganlarına adeta kükreyerek tepki gösteren Sayın Bahçeli, bir anda tüm bunları unuttu ve 80 milyonu aşan ülke nüfusunun anlayamadığı bir ‘Beka’ söylemiyle AKP’ye koltuk değneği oldu.

Bu seçimlerde de CHP ile İYİ Parti, hatta geçtiğimiz yıl 24 Haziran’da yapılan genel seçimler öncesinde başka siyasi partilerin de katılarak oluşturduğu Millet İttifakı’na kimi zaman ‘Zillet’, kimi zamanda ‘İllet’ ittifakı yakıştırması yaparak, kendisinden olmayan yüzde 50’yi; düşman, hain ya da terörist ilan etti.

Herhalde dünyada başka bir ülke yoktur ki, ülkenin cumhurbaşkanı kendi vatandaşlarına böyle bir yakıştırma yapsın. Ama merak etmeyin. Bunlar, 17 yıldır bu ülkeyi yöneten AKP’nin ve onun genel başkanının son çırpınışlarıdır. Giderken de yalnız gitmeyecekler. Binlerce yıllık bir ülkünün son 50 yılda savunucusu olduğunu iddia ederek milletten oy alan MHP’yi ve bugünkü Genel Başkanı Sayın Bahçeli’yi de beraberinde götürecektir.

Bizim kimseden bir korkumuz, çekinecek yanımız yoktur. Hiçbir makamı ya da başka bir ikbali düşünerek de siyasetin içinde yer almıyoruz. Bizim dün olduğu gibi bugün de tek düşüncemiz, bu ülkenin Cumhuriyet değerlerine sımsıkı yeniden sarılması ve parlamenter sisteme geri dönmesidir. Millet İttifakı’nın özünde bu vardır. İYİ parti olarak Muğla’da Sayın Dr. Osman Gürün, Milas’ta ise Başkan Adayımız Sayın Muhammet Tokat’ın arkasındayız ve tüm desteğimizi vererek, tarihi bir farkla bu seçimi kazanacağız” dedi.

MİLLETVEKİLİ ÖZCAN: “BAKAN GELDİ DE NE YAPTI?”

Meclis üyesi adayı Çayırlı’nın ardından konuşan CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan ise, 7-10 Mart 2019 tarihleri arasında düzenlenen 10’ncu Milas Uluslararası Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nın açılışını, bir gün sonraya erteleyen fuar organizasyonu yetkilileri ve buna müsaade edenleri eleştirdi.

Milletvekili Özcan; “Açılıştan yaklaşık 1,5 ay önce davetiye, meclise geldi. Dolayısıyla biz de 7 Mart günü fuara katılmak ve hemşehrilerimizle bir arada olmak istedik ancak geldiğimizde, bakanın gelecek olması nedeniyle açılış, bir gün sonraya ertelenmiş. Bu kabul edilemez bir şeydir. Hem uluslararası bir organizasyon düzenleyeceksiniz, hem de bakan gelecek diye açılışı erteleyeceksiniz. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Parti milletvekilleri, il ve ilçe örgütleri, Büyükşehir ve Milas Belediye başkanları olarak biz de tepkimizi koyduk ve resmi açılışın yapıldığı gün, fuar alanına gitmedik. Ne oldu, böyle bir hareketten kim ne kazandı? Üstelik Tarım Bakanı geldi de ne yaptı? Çiftçiye, köylüye, üreticiye hangi müjdeyi verdi? Söyledikleri hamasi nutuk ve seçim propagandasından öteye gitmeyen şeyler…

Oysa geçirdiğimiz kış aylarında aşırı yağışlar nedeniyle tarım arazileri, hatta hayvanların tutulduğu ahırlar ciddi zararlar gördü. Ekili alanlar sular altında kalırken, birçok hayvan da telef oldu. Sayın Bakan, hangi çiftçinin kapısına gitmişte, geçmiş olsun demiş?

Öte yandan fuarın fikir aşamasından tutun da düzenlendiği 9 tanesinde en büyük pay sahiplerinden biri olan Milas Belediye Başkanı Sayın Muhammet Tokat’ı yok saymaları da gerçekten kabul edilemez bir durum. Hiç ahlaki bir şey değil. Bu tür siyasi ayak oyunlarıyla oy devşireceklerini sananlar, 31 Mart’ta Milas halkından cevaplarını alacaklardır.

17 yılda tarımın bu ülkede geldiği noktaya bir bakın! Çiftçi, köylü tarladan uzaklaşmış, üretmekten vazgeçmiş. Neden? Yetiştirip sattığı ürün, ettiği masrafı karşılayamıyor da ondan… Böyle olunca hükümet, manavlığa soyundu. Tanzim satış noktalarıyla vatandaşa, ‘ucuz’ diye domates, patlıcan, patates satmaya başladı. Niçin? Bu ülkenin topraklarında bunlar yetişmiyor mu? Bugüne kadar yetişen bu ürünler neden şimdi başka ülkelerden ithal edilir hale geldi? Tohum, gübre, ilaç, mazot girdileri yüzünden üretimden vazgeçen çiftçiye şimdiye kadar ne verdiniz ki, fuara gelip onlara ne anlattınız?

Her sektörde olduğu gibi tarım sektöründen de yüzbinlere varan işsiz insanımız geçim derdine düşmüşken, sektörün başındaki kişi olarak bu sorunlara çözüm üretecek yerde, bir yerel seçimde adaylarına oy desteği sağlamak adına il il, ilçe ilçe gezmek ancak bunlara yakışır. Devletin bütün olanaklarını seferber ederek, ülkeyi karış karış gezen bakanlar, adeta kendi görevlerini unutup, belediye başkanı seçtirmenin derdine düştüler. Boşa uğraşıyorlar. Artık milletin bu tür gösterişlere, şovlara karnı tok!” diyerek, 31 Mart’ta hem Muğla’da, hem de Milas’ta zaferin, Millet İttifakı’nın olduğu yerlerde ittifakın, olmadığı yerlerde de Cumhuriyet Halk Partisi’nin olacağını söyledi.

“TIKIR TIKIR ÖDER, ÇATIR ÇATIR HİZMET YAPARIZ”

CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan’ın ardından konuşan Milas Belediye Başkanı ve Millet İttifakı’nın Başkan Adayı Muhammet Tokat ise, mahalle sakinlerine 10 yıllık iki ayrı dönemde ilçe merkezi ve bağlı mahallelere yapılan hizmetleri ana başlıklar halinde anlattı.

Başkan Tokat, Büyükşehir Yasası gelmeden önce bütün köyleri dolaşarak, yasanın olumlu ve olumsuz yönlerini anlattığını belirterek; “Bu yasanın Muğla’ya uymayacağını söylemiştim. Çünkü çok geniş bir coğrafi alana sahip ve her yerleşim biriminin de kendine özgü özellikleri olduğuna dikkat çekerek; tarım, turizm, ticaret, doğa ve tarih kenti Muğla, ancak ve ancak kendi öz kaynaklarıyla gelişimini sürdürür demiştim. Bakın o dönem 13 mahalleden sorumlu bir belediye iken bugün 132 mahalle bizim sorumluluk alanımızda. Bir ilçe belediyesinin en önemli gelirleri, yasa ile büyükşehire devredildi. Yani sorumluluk alanımız arttı, gelirlerimiz azaldı. Bu durumda bir belediye başkanının yapacağı iki şey var. Ya elini kolunu bağlayıp, vergi muafiyetinin bitmesini bekleyecek, ya da hizmet götürebilmek için çözüm yolu bulacak. Biz, hizmeti vatandaşa götürme yolunu seçtik. Bu durumda da yapılacak şey, borçlanmak veya mal satışı yapmak. Böylelikle hizmet için kaynak yaratılacaktı. Nitekim hem zeytinlik arazileri köylüye vererek, ekonomiye kazandırılmasını öngördük, hem de belli bir oranda kaynak yarattık. Bir aday arkadaş diyor ki, ‘Ben bir metrekare yer bile satmayacağım.’ Kardeşim o zaman senin hizmet etmeye de niyetin yok! Ne yapacaksın, Merkez Bankası’na talimat verip para mı bastırtacaksın? Yoksa para basacak matbaa mı kuracaksın? O billboardlara astığın o projeleri hangi kaynak ile yapacaksın? Sen o projelerin birini bile yapamazsın.

2023’te muafiyetler kalkacak. Bırakın Kemikler, Fesleğen ya da Çomakdağ’dan vergi toplamayı, 2014 öncesi belediye mücavir alanı içindeki; Güllük, Boğaziçi, Ören ve benzeri mahallelerden toplanacak vergi ile ben Milas’ı uçururum. Çünkü bugün yılda sadece 18 milyon lira emlak vergisi alabiliyorum. Oysa bu söylediğim yerlerden yılda toplanacak yaklaşık 50 milyon lira ile hem merkez, hem de kırsaldaki mahallelere hizmetin en alasını yaparız. Bugün Milas Belediyesi borç batağında diyenlere Kemikler Mahallesi’nden bir kez daha sesleniyorum; Milas Belediyesi’nin yıllık bütçesi 153 milyon liradır. Borcu ise yaklaşık 100 milyon liradır. Bu borcundan yarıdan fazlası resmi kurumlara olan borçtur. Zaten bu borçlar da kanunla yapılandırılmış ve gününde ödenen borçlardır. Türkiye’deki yüzlerce belediye de bizimle aynı durumdadır. Sizin dediğiniz gibi ortada borç batağı falan yok. Şahsen ben onlarda vicdan falan aramıyorum da, anlaşılan bunlar hesap-kitap da bilmiyor.

Merak etmesinler, biz borcumuzu da tıkır tıkır öderiz, hizmetimizi de çatır çatır yaparız” dedi.

“ÇAĞRIMA CEVAP VEREMİYORLAR”

Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat kendisini, köylünün ortak malı olan zeytinlikleri satmakla suçlayan AKP Milas Belediye Başkan Adayı Barış Saylak’ işaret ederek konuşmasına şöyle devam etti:

“Vatandaşa hizmet götürmek için kaynak yaratma adına sattığımız yaklaşık 300 adet zeytinlik arazi üzerinden bizi ‘mirasyedi’ ilan ettiler. Kendileri bu ülkede satmadık bir şey bırakmadılar, o satılanlara ses çıkaramıyorlar ama biz satınca hepsi ayağa kalkıyor. En azından bizim sattıklarımızın kime gittiği, paraların da nereye harcandığı belli. Sadece Milas’ta, bizimle birlikte Mal Müdürlüğü aracılığıyla 3080 adet yer satıldı. Ben de her gittiğim yerden ‘Yüreğin yetiyorsa bunları araştır ve hesabını sor’ diyorum ama bugüne kadar çağrıma cevap veremediler. Çünkü niyetleri belli… Amaç vatandaşın hakkını aramak ya da korumak değil. Amaç; şov yapmak, insanların gözünü boyamak...”

Yapılan konuşmaların ardından Mahalle muhtarı ve vatandaşların talep ve şikâyetlerini alan Başkan Tokat ve arkadaşları, iletilenlerin önümüzdeki dönemde sırasıyla yapılacağı sözünü vererek mahalleden ayrıldılar.