- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
Diyetisyen Bakışı ... / Elif AKTAŞ / Diyetisyen
Metabolik sendrom, dünyada gitgide daha çok sayıda kişiyi etkileyen önemli bir hastalık ve ölüm nedenlerinden biridir.Toplumda yaygın görülmesinin sebepleri arasında hareketsiz yaşam tarzı, beslenme alışkanlıklarındaki olumsuz değişimler, yüksek kalorili beslenme ve kalıtımsal özellikler yer alır.Ortaya çıkış nedeni tam olarak bilinmeyen diyabet ve kalp hastalıkları için risk faktörüdür.
Ülkemizde ve dünyada yetişkinlerin yaklaşık üçte birinde metabolik sendrom bulunur.Bu tablonun yaşla birlikte artması ve hastalık, ölüm artışına da neden olması metabolik sendromu önemli bir toplum sağlığı sorunu haline getirmektedir.
Metabolik sendrom, insülin direnciyle başlayan, özellikle karın çevresinde yağlanma, glikoz intoleransı, diyabet, dislipidemi (kan yağlarında artış), yüksek tansiyon ve koroner kalp hastalığı gibi bozuklukların bir arada görüldüğü ölümcül bir bozukluktur.
Metabolik sendrom görülme sıklığı yetişkinlerde ortalama % 22’dir. Bu sıklık yaşla birlikte artmakta, 20 - 29 yaş aralığında % 6.7 görülürken, 60 - 69 yaş aralığında % 43.5 oranında görülmektedir. Ayrıca koroner kalp hastalığı görülen bireylerin % 53’ünde aynı zamanda metabolik sendrom da görülür.Ülkemizde erkeklerde görülme sıklığı % 28 iken, kadınlarda % 40 gibi yüksek bir değerde görülmektedir.
Abdominal yağlanma denilen karın çevresindeki yağlanma, metabolik sendromu oluşturan başlıca nedenlerden biridir.Karın çevresindeki yağlanmanın ideal sınırlar arasında olup olmadığını anlamak için bel çevresi ölçülebilir. Bel çevresi kadınlar için 88 cm, erkekler için ise 102 cm ve üstünde ise diyabet, kalp hastalıkları ve bunlarla birlikte metabolik sendrom için yüksek risk taşınıyor demektir. Normal şartlarda bu genişlik kadınlarda 80 cm, erkeklerde ise 94 cm’in üzerine çıkmamalıdır.
Türkiye Endokrinoloji Metabolizma Derneği’nin Metabolik Sendrom tanı kriterleri aşağıdaki gibidir:
Aşağıdakilerden en az biri:
- Diyabet
- Glikoz intoleransı
- İnsülin Direnci
Aşağıdakilerden en az ikisi:
- Yüksek tansiyon (sistolik kan basıncı > 130, diyastolik kan basıncı > 85 mmHg)
- Dislipidemi (kan yağlarında artış, trigliserid > 150 mg/dl veya HDL erkekte < 40 mg/dl, kadında <50 mg/dl)
- Karın çevresi yağlanma (abdominal obezite, erkeklerde bel çevresi > 94 cm, kadınlarda > 80 cm)
Metabolik Sendrom tedavisinde nelere dikkat etmeliyiz?
- Metabolik sendrom tedavisinde ilk hedef insülin direncine neden olan risk faktörlerinin ortadan kaldırılması veya kontrol altına alınması için gerekli yaşam tarzı değişikliklerinin yapılması ve gerekli görülürse ilaç tedavisine başlanmasıdır.
- Hastalarda ideal kiloya inmek ve bunu yaşam boyu korumak oldukça önemlidir.
- Diyette doymuş yağ alımı azaltılıp doymamış yağ alımı arttırılmalıdır.
- Bol lifli beslenilmelidir.
- Rafine şeker içeren gıdalar ve asitli içecekler tüketilmemelidir.
- Tuz alımı kısıtlanmalı, su tüketimi arttırılmalıdır.
- Haftada en az 3-4 gün ve en az 30 dakika fiziksel aktivite yapılmalıdır. Bu sayede kan şekeri dengesi daha kolay sağlanıp, yağ yakımı artacaktır.
- Aşırı stresli ortamlara girmekten kaçınılmalıdır.
“İnsanlar önce para kazanmak için sağlıklarını, sonra da sağlıklarını kazanmak için paralarını verirler.”(Goethe) sözünden yola çıkarak, sağlığınızın değerini bilerek, kaliteli yaşayacağınız nice güzel yıllar dilerim …
(3S Diyet ve Beslenme Danışmanlığı / www.3sdiyet.com)
-
16.03.2019 Voleybol ve Beslenme
-
01.03.2019 Spor Diyetisyenliği
-
22.02.2019 Çocukluk Çağı Obezitesi Nasıl Önlenir?
-
16.02.2019 Vücudumuzdaki Dev Güç: Mikrobiyota
-
26.01.2019 Depresyon Tedavisi ve Beslenme
-
14.01.2019 Mis Kokulu Bir Baharat: Tarçın
-
05.01.2019 Geçmişten Günümüze Beslenme ve Diyetetik -2
-
29.12.2018 Geçmişten Günümüze Beslenme ve Diyetetik -1
-
22.12.2018 Tatlı Bir Tuzak: Şeker!
-
14.12.2018 Dağcılık ve Kampçılıkta Beslenme
-
10.12.2018 Kafkaslardan Gelen Sağlık: Kefir
-
01.12.2018 Tiroit HastalıklarındaBeslenme
-
26.11.2018 Tiroit Bezi ve Tiroit Hastalıkları
-
19.11.2018 Soğuk havaların sevilen lezzeti: Kestane
-
10.11.2018 C Vitamini (Askorbik Asit)
-
03.11.2018 Mükemmel Vücut Takıntısından “Bigoreksiya”ya…
-
27.10.2018 Gece Yeme Sendromu
-
20.10.2018 Popüler Diyetlere Diyetisyen Bakışı / 2
-
13.10.2018 Popüler Diyetlere Diyetisyen Bakışı /1
-
06.10.2018 1-7 Ekim Emzirme Haftası
-
29.09.2018 Başlık: Bugün Dünya Kalp Günü!
-
22.09.2018 Bebeklerde İnek Sütü Alerjisi
-
16.09.2018 Türkiye Şampiyon! Ama Obezitede…
-
01.09.2018 Nedir Bu Glisemik İndeks?
-
18.08.2018 Yeme Bozuklukları: Anoreksiya Nervoza
-
12.08.2018 Yeme Bozuklukları ve Gelişim Nedenleri
-
04.08.2018 Gut Hastalığı ve Beslenme Tedavisi
-
28.07.2018 Sağlık için Yağlı Tohumlar
-
21.07.2018 Reflü ile yaşamak
-
14.07.2018 Obezite ve Hipertansiyon
-
07.07.2018 Vejetaryen Beslenme ve Çeşitleri
-
23.06.2018 Menopoz döneminde beslenme
-
09.06.2018 Tamamlayıcı Beslenme (Ek Besinler) / 2
-
02.06.2018 Tamamlayıcı Beslenme (Ek Besinler) / 1
-
26.05.2018 Obezite tedavisinde bilimsel yaklaşım
-
21.05.2018 Fonksiyonel Bir Besin: Sarımsak
-
12.05.2018 Ramazan’da Beslenmenin Püf Noktaları
-
05.05.2018 Çölyak Hastalığında Beslenme
-
21.04.2018 ‘Sağlığı BozanDiyetler’e dikkat!
-
14.04.2018 Zayıf olmak, sağlıklı olmak anlamına gelmiyor!
-
07.04.2018 Çağımızın Hastalığı Kanser ve Beslenme
-
31.03.2018 Geçmişten günümüze Ekmek...
-
24.03.2018 Yaşlılık Dönemi ve Beslenme İlişkisi
-
19.03.2018 Gizli Düşmanımız: Aşırı Tuz!
-
10.03.2018 ‘Sağlıklı Beslenme’ nedir? Nasıl sağlıklı beslenilir?
-
03.03.2018 ‘Mercimek Teyze’ Prof. Dr. Ayşe BAYSAL’a saygıyla …
-
24.02.2018 Osteoporoz (Kemik Erimesi) ve önleme yolları
-
17.02.2018 Çocukluk Çağı Obezitesi / 2
-
10.02.2018 Çocukluk Çağı Obezitesi / 1
-
03.02.2018 Gebelikte Diyabet (Şeker Hastalığı) ve Beslenme
-
27.01.2018 Diyete başlamadan önce hangi tahlilleri yaptırmalı?
-
20.01.2018 15 Adımda Hamilelik Döneminde Beslenme
-
13.01.2018 Sağlığa giden yol alışverişle başlar
-
06.01.2018 Mucize içecek: Su
-
30.12.2017 Diyette motivasyonu arttırmanın 5 altın kuralı
-
16.12.2017 İlk 6 ay sadece Anne Sütü!
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.