Feridun Hayati Ünüvar

Köyceğiz'deki CHP İlçe Başkanlığı için yapılan Deleğe Seçimi, İlçe Başkanlığı Aday adaylarından sayın Mehmet Ali Ercan'ın (birkaç mahallede Seçim yapıldıktan sonra) adaylıktan çekildiğini beyan etmesiyle, sona ermiş oldu.

Mevcut Köyceğiz İlçe başkanı olan ve yeniden İlçe Başkanlığı için aday adayı olan sevgili Tanju Satılmış'ın, CHP Köyceğiz İlçe Başkanı olacağına artık, kesin gözüyle bakılıyor.

Adaylıktan çekilen CHP İlçe Başkanı aday adayı Mehmet Ali Ercan, Tanju Satılmış'a başarılar dileyerek kendisine ve Parti'ye tam destek vereceğini ve CHP'de birlik ve beraberliği sağlayarak yola, hep birlkte devam edeceklerini ve CHP'yi İktidara taşıyacaklarını açıklamıştır.

Bu düşüncesi ve duruşundan dolayı sayın Ercan, kocaman bir teşekkürü hak etmiştir.

Diğer yandan;

MUHALEFETİNİ YAŞATAN, DİNLEYEN, HUKUK'a ve FİKİRLERE SAYGI GÖSTEREN CHP KÖYCEĞİZ İLÇE YÖNETİMİNİN, (bu Deleğe Seçimi sürecindeki) DEMOKRATİK TUTUM ve DAVRANIŞI, GERÇEKTEN ÖRNEK BİR DURUŞTUR ve TAKTİRE DE, ŞAYANDIR.

CHP YÖNETİMİNİ OLUŞTURACAK OLAN YENİ GENÇ KADROLARA, ŞİMDİDEN BAŞARILAR DİLİYORUZ.

YOLLARI AÇIK OLSUN.

 

Evet;

MUHALEFET, TOPLUMUN MOTORU'DUR !

Yaşatılmalı ve darp edilmemelidir. Darp etmeyi bırakalım, incitilmemelidir!

Eskiden egemenler, kendilerine tehdit olarak gördüklerini, din adına çarmıha germiyorlar mıydı..?

Bildiğimiz gibi İSA'dan önce de muhalif insanlar, çarmıha geriliyor veya giyotinle etkisiz hale getiriliyordu.

Faşist diktatör zihniyetlilerin muhaliflerine karşı tutum ve uygulamaları maalesef tarihler boyu devam edip gelmiş ve muhalifler, daima baskı, zulüm, katliam ve yok edilme gibi risklerle karşı karşıya kalmışlardır.

Kısacası muhalifler, ya öldürülmüşlerdir ya da korkutularak susturulmuşlardır...

Günümüzde ise muhaliflerine diz çöktürmek isteyen anti-demokratik emperyalist menşeili egemen zihniyetler, kendilerine karşı çıkan ve çatal-kaşık.. açlık ve boş tencereyi göstererek yoksul halkın yanında SOL siyasi çizgilerde siyaset yapanları, bir tehlike olarak görmekteler ve baskı uygulamaktadırlar.

Bu uygulama ve davranışları, hemen hemen dünyanın tüm kapitalist-emperyalist hegemonyası altındaki ülkelerinde görmek mümkündür.

Muhaliflerini biber gazıyla gazlamak, tutuklamak, veya çarmıha gerer gibi kodese atarak eziyet etmek yerine; muhalefetini yaşatarak aynı düşüncede olmasalar bile saygı göstermek ve sesine kulak vermek, insana topluma ve ülkelerin demokratikleşmesine, en büyük katkıyı sağlamaz mı..?

Unutmayalım ki, demokrasisi gelişmiş ülkelerdeki muhalefet, susturulmuyor ve ifade özgürlüğüne çok büyük önem veriliyor.

Muhaliflerini ve kendisini eleştirip sorgulayanları yok etmeyip yaşatanlara, öz-eleştirisini yapanlara sonsuz sevgiler, saygılar.