• 05 April 2019, Friday 16:01
FerhanYedilioğlu

Ferhan Yedilioğlu

HAYAT BİR SAHNE

Hayatı bir tiyatro sahnesi olarak düşünürsek; iyi bir oyuncu olarak hatırlanmak da elimizde, fark edilmeyip yok olmak da… Ben fark edilmeyi seçenlerdenim…

Her şeyi mükemmel yaparsak mı iz bırakır, fark edilir oluruz? Hayır… Tabi ki de hata yapacağız ve mükemmeli tam olarak yakalayamayacağız... Hatalarımızla gülümsemeyi öğreneceğiz aynı zamanda… İşte bunu başardık mı öğrenmenin ve ilerlemenin tadına varacağız.

Hayatta hedeflerinize ulaşma yolunda rollerinizi oynarken mutlu olmanız için bir reçete yazamam size... Çünkü sonsuz mutluluk yoktur. Mutsuzluğu yaşayacaksın ki mutlu olmanın kıymetini bileceksin. Hayat zıtlıklarla doludur. Bu zıtlıkları dengelemeyi ve kabullenmeyi bildiğin sürece mutlu olursun. Gülmeyi kabullendiğimiz gibi ağlamayı da kabullenmeliyiz. Başarıp yükseldiğimiz gibi, düşünce kalkmasını da bilmeliyiz.

Hiç bir zaman ben mükemmelim demeyin; bu doyumsuzluğu getirir. Her zaman öğrenmeye ve sınanmaya aç olun ki; gelişin, olgunlaşın ve büyüyün. Her karanlığın sonu aydınlıktır. Ama siz karanlığa kilitlenip kalırsanız gelen ışığı göremez hale gelirsiniz. Mutluluk, anı yaşamak ve yaşatmakla ilgilidir. Ne zaman küçük şeylerden mutlu olmasını öğrenirsek o zaman aydınlanırız bence…

Evet, hayat bir sahne dedik.Bu tiyatro sahnesinde tabi ki birçok rollerimiz olacak. Kendimden örnek vermek gerekirse; Ben bir kadınım, anneyim, eşim, öğretmenim, ablayım, teyzeyim, arkadaşım… Bunu kendi aldığınız rollere göre çeşitlendirip azaltabilirsiniz. Burada önemli olan aldığınız rollerin sayısı değil, o rolleri nasıl sahiplenip oynadığınız. Rolün büyüğü küçüğü yoktur bence... Aynı hayattaki mesleklerin çeşitleri gibi… Önemli olan yaptığın işin hakkını vermek, yani hangi işi yaptığın değil işini nasıl yaptığın önemlidir.Nasıl ki bir oyunu oynamadan önce, o oyunun senaryosunu okuyup hazırlanmanız gerekirse; bu rollerde başarılı olmak içinde kendinizi iyi tanıyıp, kendinizi sevip, inanmanız gerekir.

Hayatımızın tiyatrodan bence tek farkı; ön provasının olmaması. Başka bir deyişle; provasız tiyatro oyununun ta kendisi hayat… İş, hayaller, çalışmak derken bir bakıyoruz ki, hayatın bize biçtiği rolleri oynarken buluyoruz kendimizi. Hayata gözümüzü açtığımız günden itibaren, başkalarının bize dayattığı hayatı yaşıyoruz. Bir gün gelip bunu fark ettiğimizde ise geride sadece keşkeler bırakmış oluyoruz. Hayatın bir noktasında tıkanıp kalıyoruz. Gerçekten kendi hayatımızı mı yaşıyoruz, yoksa bize dayatılanı mı? Biz bu durumda kendi hayatımızın hem yazanı hem oyuncusu muyuz, yoksa sadece oynayanı mı? Bunu durup bir düşünmek lazım bence. Ne kadar kendi hayatımızın sahibiyiz?

Bu hayat bize çeşitli roller sunar iken, ben bir insanı tanımanın göreceli olduğuna inananlardanım. Bence bizi bizden başka kimse tanıyamaz. Hayat, samimiyetsiz bir şeklide oynanan bir tiyatro sahnesi bence. O kadar sahte gülüşler ile içi dışı bir olmayan insanlarla karşı karşıya kalıyoruz ki; bu samimiyetsiz sahnede birini tanımak mümkün gibi gözükmüyor.Hayat farklı rollere bürünmemizi öngörüyor. Bazen oluyor ki kendi kendimize bile yabancı olabiliyoruz. Bu durum içinde, bu zamanda gerçek dostluğu yakalamak da güçleşiveriyor hali ile. Eğerki, siz bu yapmacık hayatta gerçek dostluğu buldum diyorsanız, ona sıkı sıkısarılın.

Tiyatro sahnesinin sonunda almak istediğimiz ödül, eğer alkışlanmak ise, bunu hak edecek şekilde yaşamalıyız. Hayatta önemli olan şey bence; kazançlarımızdan övünmek değil, kayıplarımızın farkına varıp bunu kazanca çevirmektir. Mutluluk; hem yenilgiyi hem de zaferi alkışlamakla mümkündür.

Unutmayın ki hayat bir tiyatro sahnesi ise; herkes kendi rolünü oynar. Bir şeylerin düzelmesini istiyorsanız önce kendi rolünüzü iyi oynayın. Kalp perdenizin açılması dileği ile sevgi ile kalın…

 

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık