- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 13 February 2019, Wednesday 8:08
- 3545 kez okundu
Adaylar açıklandı ya CHP'de makam bekleyen kimileri geçmiş yıllarda olduğu gibi bir hışım başka partilerin yolunu tutuyor.
Neymiş genel merkez antidemokratik davranmış. Ya genel merkez kendisini atasaydı demokratik mi davranmış olacaktı?
Bugün isyan edenler, aday adayı olurken parti tüzüğündeki aday belirleme yöntemlerini bilmiyor olabilirler mi?
Öyle çekip gitmek yok!
Onlar, yıllarca bu partiye gönül verenlerin oylarıyla mevki makam sahibi olduklarını, yerine aday gösterilen kişinin düne kadar yol arkadaşı olduğunu asla unutmamalıdır.
Bize göre CHP'nin sorunlarını yalnızca tepede aramak dipteki çamuru görmeyip su bulanık demekten başka bir şey değildir.
Elbette biz de biliyoruz, bu ülkede siyaset; ülkenin istikbali için değil; kişisel ikbal için yapılıyor.
Bu günlerde aday taraftarlarından en sık duyduğumuz "Ee! canım partiye bunca yıl hizmet etti." cümlesi.
Atalarımız, "Karga, mandayı babası hayrına bitlemez." demişler. Siyaseti menfaat için yapanlar, kendilerini ne olarak nitelerler, bilemem. Ancak onlar, partilerinin manda olmadığını bilmek zorundadırlar.
Bu parti yetmiş yıldır muhalefette. Bu süreçte nice iktidar partisi tarihin tozlu yapraklarına karıştı. Eğer CHP hâla dimdik ayaktaysa bunun, 70 yıldır devlet tarafından dışlandığı halde, hiçbir karşılık beklemeden inatla, inançla bu partinin kurucu felsefesiyle yaşayan, çalışan, hizmet üreten partililer sayesinde olduğunu hiç kimse aklından çıkarmamalıdır.
CHP, kişilerin değil; belli bir dünya görüşünün, bir davanın partisidir.
CHP'nin işlevsel sorunları olduğunu, özellikle de bu nedenlerle demokrasi öncüsü olma işlevini yerine getiremediğini biliyoruz.
Genel merkez, hâlâ merkeziyetçi partiler gibi davranarak demokrat olunabileceği yanılgısından bir türlü kurtulamıyor. Oysa bu partinin üye profili farklı. CHP seçmeni sorgular, eleştirir, değerlendirir, gerektiğinde kendi genel merkezine karşı doğrularının kavgasını verir. Bu gerçeği genel merkezin bilmemesi olanaklı mı?
Sözüm ona anket firmalarına anket yaptırılıyor. Neymiş eğilim yoklamaları yapılıyormuş; istişare yapılıyormuş, örgüte soruluyormuş... Bunlar başka partilerin seçmeni için sorun olmayabilir; ancak CHP seçmeni için bayat savunmalardır.
AK Parti seçmeni için tank fabrikasının özelleştirilmesi sorun değildir; CHP seçmeni içinse sorundur. Ancak onlar, bununla da yetinmez, döner kendi genel merkezine de sorar; tank fabrikası istediğiniz şeffaflığı neden parti yönetiminde de göstermiyorsunuz?
Onlar, teknolojinin böylesine hızla geliştiği, koskoca ülkede seçim sonuçlarının birkaç saatte belirlendiği bir dönemde aday belirlemeyi neden halka, haydi olmadı üyeye bırakmıyorsunuz, demekten çekinmez.
Bana belediyeden ve partiden günde en az üç-dört mesaj gelir. Ben e- devlet'e girer, oturduğum yerden birçok işimi görürüm. Ha keza banka işlerim de öyle. Öyleyse CHP tüm il ve ilçelerde adaylarını bir şifrelik oyla belirleyemez mi?
Bu aday belirleme aşamasında bir ara kendimi genel başkan yerine koydum, dedim ki ben bu cefayı, eziyeti çeker miydim? İnanın çekmezdim.
Teşkilatlarıma adayınızı en geniş katılımla belirleyiniz ve genel merkeze şu tarihe kadar bildiriniz der, katılımcılığı arttıran bir yol izler; onların demokratik bir yol izleyip izlemediklerini denetlerdim.
Kaldı ki bir muhalefet partisine yakışan adaylarını iktidar partisinden sonra açıklamak değil; yıllar içinde STK' larda, sendikalarda, odalarda, üniversitelerde geleceğin yöneticilerini saptayıp, yetiştirip aday adayı olarak topluma sunmaktır.
Bu yazdıklarımızı okuyan kimileri, bizim CHP' yi yerden yere vurduğumuzu söyleyebilir. Ancak biz başka partilerde, bu sözlerin yüzde birini bile söyleyemeyecek olduğumuzu çok iyi biliriz.
CHP, sorunlarından bir an önce arınarak katılımcı ve çoğulcu demokrasinin tüm kurallarını parti içinde hayata geçirmek zorundadır. Bu, kendi varlığından çok, cumhuriyetimizin geleceği için zorunludur.
Öyle çekip gitmek yok; ama deve kuşu olmak da yok.
-
04.08.2020 EĞER YUNAN GALİP GELSEYDİ!
-
19.05.2020 İŞGAL GÜNLERİNDE DARBE SÖYLENTİLERİ
-
05.05.2020 HANGİ ÖZGÜRLÜK?
-
24.04.2020 TOPRAK KOKUSU
-
13.04.2020 ERGUVANLAR HEP ÇİÇEK AÇAR
-
07.04.2020 BÜLBÜLLERİ DİNLERKEN
-
30.03.2020 HAYAT DÜNYAYA SIĞAR
-
29.02.2020 UZLAŞI OLMADAN ASLA
-
08.02.2020 ŞAPA DÜŞMEK Mİ, ŞAPA OTURMAK MI?
-
09.08.2019 ÇEVİR KAZI YANMASIN
-
26.03.2019 İZMİR'DE BİR SABAH
-
21.03.2019 SORMADAN EDEMİYORUM
-
14.03.2019 AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN
-
05.02.2019 SEFERİHİSAR’DAN İZMİR’E: TUNÇ SOYER
-
11.01.2019 HACIYATMAZLAR
-
08.01.2019 CEREN
-
03.01.2019 MÜSVEDDE
-
14.12.2018 GOMONİST KANAL NE DEYO?
-
13.12.2018 DOĞA HAKLARI
-
26.11.2018 YEREL BASIN VE DEMOKRASİ
-
20.11.2018 BİR YAĞDI, PİR YAĞDI
-
19.11.2018 DR. OSMAN GÜRÜN BAŞARISIZ MI?
-
07.11.2018 MİLAS, MİLAS
-
30.09.2016 Düğün ve ölüm
-
16.08.2016 Bodrum Karaova Bağbozumu Günleri
-
12.08.2016 İlkeli olmak
-
05.08.2016 Hangi darbe?
-
23.07.2016 Darbe Yazıları
-
15.07.2016 Yeni bir güne başlarken
-
01.07.2016 Türkiye Kent Konseyleri Platformu’nun 19. Genel Kurulu yapıldı
-
18.06.2016 ‘Zeytin Adam’ı anarken …
-
17.06.2016 Eskişehir İzlenimleri / 2 - Bir Kent ve Bir İnsan
-
16.06.2016 Eskişehir İzlenimleri / 1 - Eskişehir bir Turizm Kenti midir?
-
03.06.2016 Yargı: Saygınlık ve Güvenilirlik?
-
26.05.2016 Binbaşı Kıvanç
-
20.05.2016 İşgal günlerinden geçerken
-
06.05.2016 Dünya Basın Özgürlüğü Günü 2016
-
01.05.2016 İsmail Kahraman ne demek istiyor?
-
15.04.2016 Vandallık ve Barbarlık Çağı
-
08.04.2016 Asla umutsuz olmam
-
01.04.2016 Bodrum’a yazık oluyor!
-
26.03.2016 Ayrık Out
-
18.03.2016 Taziye
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.