- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 05 August 2016, Friday 19:21
- 3896 kez okundu
Hamdi TOPÇUOĞLU
Ben, darbelerin zehrinin oligarşi, panzehirinin demokrasi olduğunu düşünürüm. Bana göre, periyodik darbeler ülkesi olmamızın altında yatan en önemli neden, her darbeden sonra demokrasiyi siyasete egemen kılmak yerine, oligarşinin kalelerini tahkim etmeyi seçmemizdir.
Sevindim; hem de çok. Çünkü bu kez darbeciler kaybetti.
Endişeliyim; ne yazık ki demokrasinin kazandığını söyleyemiyorum.
Çünkü parlamentonun devre dışı bırakıldığı, devletin 200 yıllık kurumlarının üç beş danışmanın iradesiyle lağvedildiği bir süreci demokrasinin tahkimi olarak algılamam olanaksız.
Malum, kurt dumanlı havayı sever.
Korkum, darbe ihanetinin, oligark; hatta monark bir yapının bahanesine dönüştürülmesidir.
Ne yazık ki benim seçtiğim mebuslardan hiçbirinin bu ülkenin geleceğini derinden etkileyen kararlarda söz hakkı yok. Bundan daha vahimi bu duruma karşı çıkan bir milletvekilinin olmamasıdır.
Gönlüm isterdi ki darbe gecesi parlamento çatısı altında ölümüne duruş sergilemelerinden gurur duyduğumuz vekillerimiz, iradelerine el konulduğunda da aynı kararlı duruşu sergilesinler.
Demokrasi...
Sonuna dek demokrasi.
Bu ülkenin başka reçeteye ihtiyacı yok.
Kimse bu ulusa “ölümü gösterip sıtmaya razı etme” hakkına sahip değildir.
Bu ulusun makus talihi, yalnız darbecilerin değil; bu darbelerden ders almayan siyasetçilerin, medya akıldanelerinin ve bol unvanlı süt dökmüş kedilerin eseridir.
Eğer darbeciler kazansaydı; elbette ilk işleri parlamentoyu feshetmek ve bir cunta yönetimi kurmak olacaktı.
Ya şimdi durum ne?
Parlamento nerede, bu ülkeyi kimler yönetiyor?
Bu durumu irdeleyen, sorgulayan kaç aydın var?
Eğer Ziya Paşa gibi;
“Eyvah bu baziçede bizler yine yandık/
Zira ki ziyan ortada bilmem ne kazandık” demek istemiyorsak; askerimiz, siyasetçimiz, aydınımız ... herkes, hepimiz bir an durup ülkenin içine düştüğü bu kahredici durumda sorumluluklarımızı sorgulamalıyız.
Bu darbeyi yapan da işbirlikçileri de bellidir. Ancak geleceğe güvenle bakabilmemizin birinci koşulu “Hedef neydi?” sorusuna doğru yanıt vermekten geçmektedir.
Bu girişimin hedefinde, Anayasamızın ilk üç maddesinde vücut bulan değerler vardır.
Bu girişimin hedefinde, yarım yamalak demokrasimiz vardır.
Bu girişimin hedefinde, parlamento vardır.
Bu girişimin hedefinde, Türkiye Cumhuriyetinin birliği bütünlüğü; halkımızın barış özlemi vardır.
Ve bütün hedeflere ulaşabilmek için asıl darbe silahlı kuvvetlerimize yapılmıştır.
Ahlak, insana hatalarından ders almayı buyurur. Hatalarımız başkalarına, hele hele ulusumuza unutulmaz acılar ve utançlar yaşatmışsa, öncelikle kendimizi sorgulamak ve durumdan gerekli dersleri çıkarmak zorundayız.
Korkarım tarih; bizim, bu darbeyi nasıl önlediğimizi değil, yüz yıllık değerlerimizi neden koruyamadığımızı anlatacaktır.
-
04.08.2020 EĞER YUNAN GALİP GELSEYDİ!
-
19.05.2020 İŞGAL GÜNLERİNDE DARBE SÖYLENTİLERİ
-
05.05.2020 HANGİ ÖZGÜRLÜK?
-
24.04.2020 TOPRAK KOKUSU
-
13.04.2020 ERGUVANLAR HEP ÇİÇEK AÇAR
-
07.04.2020 BÜLBÜLLERİ DİNLERKEN
-
30.03.2020 HAYAT DÜNYAYA SIĞAR
-
29.02.2020 UZLAŞI OLMADAN ASLA
-
08.02.2020 ŞAPA DÜŞMEK Mİ, ŞAPA OTURMAK MI?
-
09.08.2019 ÇEVİR KAZI YANMASIN
-
26.03.2019 İZMİR'DE BİR SABAH
-
21.03.2019 SORMADAN EDEMİYORUM
-
14.03.2019 AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN
-
13.02.2019 ÖYLE ÇEKİP GİTMEK YOK; AMA...
-
05.02.2019 SEFERİHİSAR’DAN İZMİR’E: TUNÇ SOYER
-
11.01.2019 HACIYATMAZLAR
-
08.01.2019 CEREN
-
03.01.2019 MÜSVEDDE
-
14.12.2018 GOMONİST KANAL NE DEYO?
-
13.12.2018 DOĞA HAKLARI
-
26.11.2018 YEREL BASIN VE DEMOKRASİ
-
20.11.2018 BİR YAĞDI, PİR YAĞDI
-
19.11.2018 DR. OSMAN GÜRÜN BAŞARISIZ MI?
-
07.11.2018 MİLAS, MİLAS
-
30.09.2016 Düğün ve ölüm
-
16.08.2016 Bodrum Karaova Bağbozumu Günleri
-
12.08.2016 İlkeli olmak
-
23.07.2016 Darbe Yazıları
-
15.07.2016 Yeni bir güne başlarken
-
01.07.2016 Türkiye Kent Konseyleri Platformu’nun 19. Genel Kurulu yapıldı
-
18.06.2016 ‘Zeytin Adam’ı anarken …
-
17.06.2016 Eskişehir İzlenimleri / 2 - Bir Kent ve Bir İnsan
-
16.06.2016 Eskişehir İzlenimleri / 1 - Eskişehir bir Turizm Kenti midir?
-
03.06.2016 Yargı: Saygınlık ve Güvenilirlik?
-
26.05.2016 Binbaşı Kıvanç
-
20.05.2016 İşgal günlerinden geçerken
-
06.05.2016 Dünya Basın Özgürlüğü Günü 2016
-
01.05.2016 İsmail Kahraman ne demek istiyor?
-
15.04.2016 Vandallık ve Barbarlık Çağı
-
08.04.2016 Asla umutsuz olmam
-
01.04.2016 Bodrum’a yazık oluyor!
-
26.03.2016 Ayrık Out
-
18.03.2016 Taziye
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.