- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 07 September 2016, Wednesday 19:28
- 6758 kez okundu
Feridun Hayati ÜNÜVAR
SİYASET, cami dahil her yere, mutlaka SOKULMALIDIR.
Siyasetin olmadığı, girmediği yer, zaten yoktur.
Sadece toplumsal ve siyasal alanda değil, yaşamımızın her alanında mevcuttur.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun söyleminin tam tersi düşünülmeli ve SİYASET;
cami, kışla, adliye dahil, bütün kurumlara sokulmalıdır.
Yasama, Yargı ve Yürütme erk’i dediğimiz bu 3 erkin, birbirinden ayrı ve bağımsız 3 ERK olduğunu ve demokrasinin olmazsa olmazı olduğunu öğretmek için bu 3 erki tanımayanlara, her gün aldıklarını düşündüğümüz abdest ile hatırlatmalıyız.
Zira, ülkemiz yönetimi; erk ve yasal yönetme yetkisi olmayan Cumhurbaşkanlığı eliyle idare edilen bir yönetime sıkışıp kalmıştır.
Cami’ye, Kışla’ya, Adliye’ye ve bütün resmi Kamu Kurumlarına, SİYASET değil AKPliler sokulmuş ve sokulmaktadır.
AKP siyaset değildir, bir partidir.
Bu bahsettiğimiz kurumlara AKPliler değil, siyaset sokulmalıdır.
Zira SİYASET; ilimdir, irfandır, bilimdir, akıldır, ahlaktır, demokrasidir.
Bu siyaset, bu 3 kuruma değil, bütün kurumlarımıza mutlaka sokulmalıdır..!
Senelerdir yasalarda, parti programlarında ve söylemlerde ne deniyor ..?
Camiye, kışlaya, adliyeye ‘’siyaset’’ sokulmamalıdır.
Peki uyulmuş mudur..?
-Maalesef.
Bu bakımdan sayın Kılıçdaroğlu da, bu kalıpların dışına çıkarak söylemini değiştirmeli ve kendisini güncellemelidir.
Ve bağıra, bağıra;
‘’Camiye, kışlaya, adliyeye “siyaset sokulmalıdır” demelidir.
Ve bir parantez açarak, hangi siyasetin sokulacağına da, mutlaka tam bir açıklık getirmeli ve 3 erk’i anlamayanlara, DEMOKRASİ dersi vermelidir.
Ayrıca, sayın Kılıçdaroğlu; konuşma ve söylemlerinde sadece defter, kitap arasında sıkışıp kalmamalı, biraz da hiciv ve esprilere yer vermelidir.
Mesela çıkıp şöyle diyebilmelidir;
Pek muhterem AKP erenleri..! Siz, bildiğimiz kadarıyla Müslüman insanlarsınız ve her gün abdest alıp namaz kılıyorsunuz. Abdest alırken; 3 defa elinizi, 3 defa yüzünüzü, 3 defa burnunuzu, 3 defa kulağınızı, 3 defa ağzınızı, 3 defa dirseklerinize kadar kolunuzu ve 3 defa da ayağınızı ayrı ayrı yıkamıyor musunuz..? Elbette yıkıyorsunuz..
Demek siz;
1-3’e kadar saymayı biliyorsunuz.
2- El, ayak, ağız, burun gibi organlarınızın yerini de biliyorsunuz.
3- Bu organlarınızın ayrı ayrı yapı ve fonksiyonları olduğunu da bilirsiniz, deyip başlayacaksınız kapasitelerine göre anlatmaya. Öyle, Yenikapı’daki gibi 12 maddeyi sıralamaya falan, hiç gerek yok. Bu 3 madde onlara yeter.
Nasıl gözle duyulmuyor, kulakla görülmüyorsa, siz de; karnınızdan konuşmaya çalışmayacaksınız deyip, her organın görevlerinin ayrı ayrı olduğunu ve kendi organlarına saygı göstermeleri gerektiğini, onlara hicivle anlatacaksınız.
Ve devamlı hatırlatacaksınız.
Zira, onlar;
1- Çok unutkanlar.
2- Aldatıldılar.
3- Mağdurlar.
Dahasına gitmeden, hemen ülkeyi nasıl yöneteceklerine geçeceksiniz.
Ve onları birileri kandırmadan;
1-Yasama,
2-Yargı,
3-Yürütme erkleri var deyip, bu 3 BAĞIMSIZ Anayasal Organı da onlara, hatırlatacaksınız.
Şeytanların, hep onlara tebelleş olduğunu ve mağdur olduklarını göz önünde bulundurup onlara yardımcı olacaksınız.
Sevaptır, deyip yanlarından hiç ayrılmayacaksınız.
Namazlarını eda etmeden önce, günde 3 defa abdestlerini de sizin yanınızda almalarına özen göstereceksiniz.
Zira, abdest alırken sadece yüzünü yıkayanlar ve başını ıslatarak abdest aldığını zannedenler ve 3’leri unutanlar var. Ve bunların sayıları da gittikçe çoğalmaktadır.
Bunlara, sadece kafayı ıslatmakla kimseyi kandıramayacaklarını anlatıp, hep diğer organlarının da olduğunu hatırlatacaksınız.
Eee.. siyasetçi olmak kolay değil.
Eli.. ayağı.. beyni.. yüreği kirli birinin, kafasını kırklasanız dahi, onun temizlenmediğini ve abdest almış sayılamayacağını öğretmek; her dürüst insanın ve ben politikacıyım diyen her siyasetçinin en kutsal görevi olmalıdır.
Bu kutsal insani görevi yapmaz ve göz yumarsanız, bu kirli siyasetin yarattığı yaşamda kahrolur, boğulur ve kaybolup gidersiniz.
(2 Eylül 2016 / Köyceğiz)
-
05.02.2024 SİYASET ve SİYASETÇİLERİMİZİN AYNASI.
-
20.01.2024 HRANT DİNK'İ ANARKEN..
-
02.01.2024 Krizde olan Burjuva Hukuk'u değil, CHP ve Emekçiler..!
-
22.12.2023 MECLİS'TEKİ DİL HOKKABAZLIĞI..!
-
09.12.2023 KRİMİNAL SERMAYE ve GAZZE.
-
06.11.2023 CHP KURULTAYI'NDAN, NE ÇIKAR..?
-
25.10.2023 SÖMÜRÜ SAVAŞLARINA KARŞI, SINIFSAL MÜCADELE..!
-
26.09.2023 CUMHURİYET'İN 100. YILI, NASIL KUTLANACAK ?
-
11.07.2023 CHP MÜZE'de, DAHA İTİBARLI OLMAZ MI ?
-
21.11.2022 İRAN’DAKİ MÜCADELENİN AMACI, “SARIK DEVRİMİ” ????OLMASIN..!
-
30.09.2022 SİYASİ DURUŞUN ve BELİRSİZLİĞİN ORTADAN KALDIRILMASININ ÖNEMİ ÜZERİNE.
-
01.09.2022 SİYASET İŞPORTACILARINI İFŞA ETMEK, TOPLUMSAL YAŞAMA KATKI SAĞLAYAN, SOSYALİST BİR DAVRANIŞTIR..!
-
22.02.2022 6 'LI GANYAN'ın, demokrasi OYUNU..!
-
16.01.2022 ENES, İNTİHAR ETMEKLE ÇOK YANLIŞ YAPTI.
-
21.12.2021 MARAŞ KATLİAMI ve DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ.
-
27.11.2021 TÜRKİYE'deki KEMALİST DEVLET ANLAYIŞI, YIKILMALI MI..?
-
26.10.2021 DOSTLAR, 83 SENE ÖNCEKİ ATATÜRK’Ü ANLATTILAR…!
-
04.10.2021 Hetero-siyasallar..! SİSTEMLER-KURUMLAR, PARTİLER-LİDERLER, SEÇİMLER-SEÇMENLER ve YÖNETİMLER.
-
20.08.2020 IRKÇILIK, YABANCI DÜŞMANLIĞI ve AYRIMCILIK, bir İNSANLIK SUÇUDUR..!
-
08.08.2020 Medeni Kanuna rağmen : KÜÇÜK KIZ ÇOCUĞUNU EVLENDİREN ZİHNİYETİN, TÜRKİYE’DE NEDEN ve NASIL ZEMİN BULDUĞUNU, DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ.?
-
31.03.2020 Seçtiler, yerdiler, üzdüler beni
-
14.03.2020 ÖĞÜNEN ERKEKLERİN, DÖĞÜNEN KADINLARI..!
-
19.02.2020 ŞEYTANA KARŞIYIM. ŞATO'YA, SARAY'A DEĞİL.
-
20.01.2020 TAKTİR ETME, TAKTİR EDİLME NASIL BİR DUYGU ..?
-
15.10.2019 RUHBAN VEKİLLER..!
-
26.02.2019 MÜLTECİ DEĞİL, BİLİNÇSİZ UCUZ İŞ GÜCÜ
-
30.01.2019 VENEZUELA'DA, ABD KIŞKIRTMASI ve PLANIYLA, KALKIŞMA VAR..!
-
23.01.2019 Hrant'ı anıyoruz
-
21.01.2019 DÜŞÜNCE ve İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
-
17.02.2018 Kıvranıyoruz
-
04.01.2018 Kelimelerin gücü …
-
30.08.2017 Unutulmasın
-
30.06.2017 ‘Adalet Yürüyüşü’nü eleştirmek ve yorumlamak
-
09.03.2017 Alamanya, gardaşımı niye geri vermiyor?..
-
13.01.2017 Hamaset istemiyor, Çözüm istiyoruz!..
-
13.12.2016 Bilinçsiz yaşamak, kullanmak ve kullanılmak..!
-
21.09.2016 Taze Kan
-
05.09.2016 Dünya Barış Günü
-
26.08.2016 Kan kültürü ile yönetilmek istemiyoruz!
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.