• 26 August 2016, Friday 19:44
FeridunHayati ÜNÜVAR...

Feridun Hayati ÜNÜVAR...

Kan kültürü ile yönetilmek istemiyoruz!

Feridun Hayati ÜNÜVAR / (Köyceğiz) –

Ülkemiz Türkiye'de halkımız, birbirine düşürüldü ve birbirlerine kırdırılmaktadır.

Aylardır ve yıllardır, can ve mal güvenliğimiz yok.

Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizden gelen haberler ise, tamamen şuurumuzu yitirmeye yetiyor.

İnsan; gelen şehitlerimize, bakamadığımız terör kurbanlarına, kalbura dönmüş evlere, okul, hastahane ve araçlara baktığı zaman, ister istemez Hiroşima ve Nagasaki'yi hatırlıyor.

Darbe, OHAL, bu hal, sıkıyönetim vs. derken hepimiz can derdine düştük.

Kendimizi de, ülkemizi de, insanlığımızı da, medeniyetimizi de unuttuk.

Fakat üstüne üstlük, kalktık bir de '' biz demokratık'' .. diye nöbet tuttuk.

 

Kan dökerek, intikam alarak bir ülke yönetilmez.

Kimse yönetemez, siz de yönetemezsiniz..

ABD'den gelen Coni'lerle de milli meselelerimizi halledemezsiniz.

Bu nedenle, lütfen bunu da ört-bas etmeye kalkmayın.

HDP ile de adam gibi oturup konuşmak varken, niye her ağzınızı açtığınızda ya terörist, ya hain diye dışlayıp yeni şehitlerin gelmesine sebep oluyorsunuz..?

Yarattığınız kaotik ortam ve söylemleriniz, teröristlere zemin hazırlıyor.

Hazırlamıyor da bu şehitler niye..?

HDP mi öldürüyor askerimizi.. polisimizi.. vatandaşımızı..?

Bunlara cevap vermeniz lazım.

Halkımızın bunları açık ve doğru olarak öğrenme ihtiyacı vardır.

 

Ülkeyi yöneten Hükümet olarak, bu dökülen kanların baş sorumlusu sizsiniz.

Siz, yöneten siyasetçilersiniz..!

Hal böyleyken, durmadan muhalefetinizi suçlayarak suçu başkalarına atıp hedef gösteren de sizsiniz.

Darbe girişiminden sonra da HDP'yi ve seçmenlerini hain ilan eden ve bedelini de millete ödeten de yine siz AKP hükümetisiniz.

Ya şimdi..?

Bu 3'lü toplantıda neyi keşfettiniz..?

HDP, zaten PKK'ya, Darbe'ye ve teröre KARŞI olduğunu ilan etmiş bir parti.

Ayrıca Türkiye'de legal ve Meclis'te milletvekilleri olan bir siyasi parti.

HDP'yi savunmak veya reklamını yapmak bana düşmez.

Ama gerçekler bu.

Ve bunu en iyi bilen de siz AKP siyasetçilersiniz..

Böyle değildi de, neden HDP başkanını, Cumhurbaşkanı adayı yaptırdınız..?

Bütün imkanlar o zaman da, şimdiki gibi sizin elinizdeydi.

Seçilseydi Cumhurbaşkanı'ydı..!

Seçilmeyince terörist, hain mi oldu.?

 

Bakın, ne güzel de toplanıyorsunuz..

Eğri ve eksik oturmuşsunuz.. ama, hiç değilse doğru konuşun bari..!

Size; “Öküz Dönüşü yapıp da, toplantıya kılıf geçirmeye kalkışmayın” demek, bana hiç yakışmaz. Bunu bana söyletmeyin.

Neden “U” dönüşü değil de Öküz Dönüşü demek gerekti acaba..?

Bunu merak edenler, lütfen araştırsın.

Benim niyetim kimseye hakaret etmek falan değil.

Orjinalinde bu kavram 'inek dönüşü' olarak geçer ve bu bilimsel bir kavramdır.

“U” dönüşü, trafikte aynı “U” dönüşüdür. Fakat sosyolojik bir terim olarak dilimize “inek dönüşü” diye çevrilmemiştir. Bunun yerine “U” dönüşü denmiştir.

Daha yazı bile icat edilmeden, harfler bile yokken, insanlar ineklerin dönüşüne bakarak bu tabiri kullanmışlar. Ve bir şeyin hakkından gelemeyince, daha ileriye gidemeyince, hedeflediklerini yapamayınca hemen o işten vazgeçip geri dönüş yapmışlar.

Bizdeki “U” dönüşüne Avrupalılar “inek dönüşü” derler. Fakat biz, dilimize; kibar olsun diye “U” dönüşü olarak tercüme edip, yorumlayıp almışız.

“U” dönüşü yapanlar, genellikle hatalarını anlarlar ve itirafta bulunup özür dilerler ve iddialarından vazgeçerler.

Fakat bizim demokrat geçinenlerimizde, böyle bir anlayış, özür ve istifa gibi uygulamalar olmadığından, öğrenemediklerinden ve öğrenmek istemediklerinden böyle bir gelenek de yoktur.

Zira demokrasi; yöneticilerimizde henüz hazmedilemeyen ham bir ayvadır.

Hamlıkları bir yana siyasi basiretsizlikleri de, her yerlerinden akıyor.

 

Yenikapı'daki Demokrasi mitingine (CHP'nin ısrarlarına rağmen) alınmayan, çağrılmayan HDP'ye karşı bakın şimdi ne yapılıyor..? Resmen, kur yapılıyor.

Ayıp yahu ayıp..! Bu tavırlar, devlet ciddiyetiyle nasıl bağdaşır..?

Önce, terörist, hain ilan edecek suçlayıp hedef haline getireceksin.. Sonra..?

Aynı şeyi, Balyoz ve Ergenekon davalarında da Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına yaptınız.

Siyaset, ahlaki ve şeffaf olursa, siyasettir.

Değilse, yapılanın adı siyaset değil üçkağıtçılık olur.

 

HDP'nin, hem terörün her türlüsüne ve hem de SAVAŞA karşı olan ve bunu taa SEÇİM öncesinden deklere eden ve 'seni cumhurbaşkanı seçtirmeyeceğiz' diyen, bir TÜRKİYE PARTİSİ olduğunu, bizden iyi siyasi iktidar olarak siz biliyorsunuz.

Yaşadıklarımızdan anladıklarımız şudur ki, HDP'yi dışlayan ve halkımıza kışkırtıp hedef haline getiren, AKP Hükümeti ve onun payandalarıdır.

Milletimizin özünde birbiriyle bir sorunu yoktur.

Provoke eden siyasetçi yöneticilerdir.

 

Evet şu anda Türkiye, olağanüstü bir dönemden geçiyor.

Bu nedenle çözüm olarak; “HDP'nin de içinde olduğu,  bir MİLLİ BİRLİK HÜKÜMETİ kurulmalıdır” dedik.. Ve halâ diyoruz ve diyeceğiz de..

Bu Hükümetin birinci görevi, güvenliğimizi ve Ulusal Egemenliğimizi sağlamak olacaktır.

Ayrıca; Yeni Anayasa da bu hükümet tarafından yapılmalı ve sayın Cumhurbaşkanı, kendisine kanunen verilmeyen yetkiler kullanmamalıdır.

 

Bir önemli husus da; Meclis, tatil yapmamalıdır. Meclis, derhal açılmalıdır.

Erkler, ayrı ayrı görevlerini yapmalıdır.

Türkiye'nin AB, ABD, RUSYA ve SURİYE ile olan ilişkileri derhal ele alınmalı ve tüm bu ülkelere tanınan bütün imtiyazlar kaldırılmalıdır.

Türkiye'de istikrar ve barış sağlanmalıdır. Bunları gerçekleştirmek için gerekiyorsa, OHAL kaldırılıp bunun yerine, SEFERBERLİK İLAN EDİLMELİDİR.

 

TÜRKİYE, bu şekilde ve böyle yönetilmeyi hak etmiyor.

Yazık oluyor ülkemize ve milletimize.

(23.08.2016) 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık