• 14 March 2020, Saturday 8:12
FeridunHayati ÜNÜVAR...

Feridun Hayati ÜNÜVAR...

ÖĞÜNEN ERKEKLERİN, DÖĞÜNEN KADINLARI..!

Birkaç gündür ülkemizde ve dünyada ; Siyasi Partiler, Meslek Kuruluşları, Sendikalar, Odalar, Devlet Yetkilileri, Kadın Örgütleri bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde ve belki de formalite gereğinden; kadınlara karşı yaptıkları hizmetlerini.. kadınlara sağladıkları eşitliği.. kadınlara bakış açılarını.. kurumlarıyla ve yasalarla kadınları nasıl koruduklarını.. öğe-öğe bitiremiyorlar, Kadınlar Günü'nü kutluyorlar, vicdanlarını temizlemeye çalışıp mangalda kül bırakmayıp habire üfledikçe, üflüyorlar.

Yaşanan gerçeklerle örtüşmeyen açıklamalar ve söylenenler, kadınların yaşamsal ihtiyacını karşılamaktan tamamen uzak olup hepsi, lafügüzaftan ibarettir..

İstisna birkaç ülkenin dışında, dünya genelinde kadınlar, erkeklerle hâlâ eşit haklara sahip değillerdir ve bu durum, bilinen bir gerçektir.

Önemli olduğu için belirtmeden geçemeyeceğim; dünyanın bir çok geri kalmış ülkelerinde, Kadın Hakları mücadelesi, bin bir zorluklarla yürütülmeye çalışılan İnsan Hakları Mücadelesiyle birlikte yürütülmektedir. (ve erildir)

Görülen o ki, Kadın Hakları Mücadelesi de tıpkı KADINLAR gibi, özgürce yapılan bir kadın mücadelesi değildir.

Türkiye genelinde, örgütsel mücadelesini sürdüren kadınların kendine özgü, bağımsız bir mücadelesi olduğu da söylenemez.

Ücretler başta olmak üzere eşit haklar elde etmek için mücadele eden kadınlar, bir taraftan aç gözlü sermayenin diğer taraftan da gerici güçlerin korkulu rüyaları olduğundan, hedef haline gelmişlerdir.

Ayrıca; kadının özgürlüğünü ve aynı erkekler gibi eşit olma arzusunu önlemek isteyen erkek egemen güçler de var. Bunların kimi kendi elleriyle Kadın Örgütleri kurarlar, kimileri de kadınlar adına konuşurlar. Kadının kendine özgü mücadelesini baltalayan ve özgürleşmelerini engelleyen onlarca bariyerler var.

İnançlar.. örfler.. adetler.. tabular ve feodal toplumun eril kalıntıları, bunlardan sadece bazıları.

Erkeklerden daha fazla ezilen ve yerilen, her türlü ruhsal ve bedensel şiddete ve acıya maruz kalan kadınlar ; eşitsizlikleri, mağdurlukları ve farklı muameleleri ortadan kaldırmak için gayretle okumaktalar ve aradaki farkı kapatmaya çalışmaktadırlar.

Ama maalesef, bunun da önünde yine, onlarca engel var.

Özetle bugün için söyleyeceğim, bir erkek olarak kadınlara yapacağımız en büyük hizmet, ''bize öğretilen'' erkek olarak kadınlara bakmamak ve onlara yaklaşmamaktır..!

Eşitlik, özgürlük ve adalet için mücadele eden kadınların ve onları destekleyenlerin, 8 mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyor, kadınların mücadelelerinde başarılı olmalarını diliyorum.

Sevgiyle umutla.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık