Feridun Hayati ÜNÜVAR...

Manüplasyoncular, rantçılar, ezenler, ezilenler, çıkarcılar bugüne dek hep Mustafa Kemal Atatürk’ü kullandılar.

Sağcılar, solcular, aleviler, mezhepçiler, dinciler, türkler, kürtler, ermeniler, yahudiler, bütün ajanlar, emperyaller ve yerli işbirlikçiler Mustafa Kemal Atatürk’ü hep kullandılar.

Kendilerine çıkar amaçlı bir Atatürk yarattılar. Yaratıklaştırdıkları Atatürk ile, adeta bir sektör oluşturdular..!

Mustafa Kemal sonrası ülkeyi yöneten iktidarların hepsi ve özellikle CHP (güya diğerlerinden farklılarmış gibi), O’nu tarihteki yerine koymayıp koltuk sahibi olmak için Atatürk’ü kullandılar.

Yarattıkları Mustafa Kemal üzerinden, kendilerini kahraman ilan ettiler ve yaratıklarını kullandılar.

Atatürk, bugün; sevabıyla, günahıyla olan orjinal/asıl hali, çıkar amaçlı kullanıla-kullanıla aşındırıldığından, orjini/gerçeği kaybolma noktasına geldi/getirildi..!

Donkişot’un değirmenle savaşı gibi, şimdi ;

-kimi, yarattığı Atatürk ile cenk eder oldu.

-kimi, yatar kalkar sevgili oldu.

-kimi psikopatlar ise, yarattığı yaratığı Atatürk’ün, kendisine Noel Baba gibi çıkıp geleceğini ve kendisini kurtaracağını bekler oldu.

İnsan; bildiği şeyleri, sorar mı?

-evet, sorar. Sormalı da..

Sadece başkalarını değil,  kendini ve bildiklerini de sorgulamalı insan..!

Ben de bu düşünceden yola çıkarak haftasonu, Facebook’taki bazı arkadaşlarıma, şu soruları sordum:

- Atatürkçü düşünce nedir?

- Atatürkçü düşüncenin savunucusu musunuz?

- Kemalizm hakkında ne düşünüyorsunuz?

Cevap veren ve düşüncesini açıklayan Facebook arkadaşlarıma buradan bir defa daha teşekkür ediyor, sadece 15 tanesinin kimliklerini açıklamadan düşüncelerini, herkese açık olan Facebook hesabımdan paylaştım. Okuyabilirsiniz. Çok ilginç cevaplar..!

Sevgili okuyucularım,

ben bu yazımla sadece ; isim bir kelime olan kemalizm’e, sıfat bir kelime olan kemalist’e açıklık getirilmesini, değerlendirilmelerde objektif olunmasını ve gelmiş geçmiş ünlülerimizin parti ve kişi çıkarları için kullanılmamasını istedim. Bu yazdıklarım çok önemli. Üzerinde dikkatlice düşünülmesi gerekir.

Yapılacak bilimsel değerlendirmeleri ve gerçekleri kabul ederek ileriye bakmamız ve geçmişi temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp masamıza koymamamız gerektiğine inanıyorum.

Tarihi yaşanmışlıkları ve gerçekleri inkar ederek; ırkçı-mezhepsel ve şovenist söz-söylem ve davranışlarla kendimizi devrimci-demokrat, ülkemizi de demokratik-Laik bir hukuk devleti olarak göstererek kimseleri kandıramayız.

Yüzleşmeliyiz..

Gerçeklerle yüzleşmeliyiz.

Taa başta siyasetçilerin, geçmişte yaptıkları icraatlarıyla ve tarihleriyle, mutlaka yüzleşmeleri gerekmektedir.

Ne kendimizi, ne bir başkasını ve ne de Hacı Bektaş’ı, Mustafa Kemal Atatürk’ü, Fatih’i veya Öcalan’ı çıkarlarımız için kullanmalıyız.

Ama kullanıyoruz..!

Ünlülerin hepsi, yaptıklarıyla yapmadıklarıyla tarihteki orjinal/gerçek konum ve şartlarıyla anılmalı, yaşamalı ve kalmalı.

Objektif olarak tarafsız ve bilimsel değerlendirmeler yapma alışkanlığımızın artması ümidiyle, tüm okuyucularıma kucak dolusu selam ve sevgilerimi sunuyorum.