• 25 June 2018, Monday 19:49
GültenÜnal

Gülten Ünal

Öğrenme Güçlüğü

Gülten ÜNAL - Uzman Klinik Psikolog

 

Öğrenme güçlüğü, ortalama veya ortalamanın üzerinde zekaya sahip olan bireylerin, okuma, yazma, bilgileri işlemleme, konuşma dili, yazı dili veya düşünme becerileri gibi akademik becerilerde yaşadığı güçlükler için kullanılan ortak bir terimdir. Özel eğitimde en büyük kategoriyi oluşturan ve her yaşa etki eden öğrenme güçlüğünün fark edilmeye başlandığı dönem, çoğunlukla çocuğun okuma, yazma, matematiksel işlem yapma gibi becerilerini yoğun olarak kullanmaya başladığı ilkokul dönemine denk gelmektedir.

Çocuk, yaşına uygun bir zamanda okula başladıysa, zekası normal sınır içerisindeyse ve öğrenmesini etkileyecek tıbbî bir rahatsızlığı olmamasına rağmen derslerini öğrenmede ciddi sorunlar yaşıyorsa öğrenme güçlüğünden şüphe etmek gereklidir.

Beyinde bilginin doğru algılanması, idraki, işlenmesi, sıralanması, soyutlanması ve organizasyonu ile ilgili sorunlara bağlı olarak ortaya çıkan öğrenme güçlüğüne hangi faktörün neden olduğu tam olarak belirlenebilmiş değildir.Bununla birlikte araştırmacılar, olası bazı etkenler ileri sürmüşlerdir. Bunlar,

(1) Genetik Faktörler: Örneğin, anne babadan biri okuma yazma güçlüğüne sahipse çocukların da okumaya yönelik benzer güçlükleri yaşama riski yüksektir.

(2) Organik Faktörler: Manyetik görüntüleme teknolojisi ile yapılan karşılaştırmalı çalışmalar öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların öğrenme güçlüğü yaşamayanlara göre beyin yapısında farklılıklar olduğunu göstermiştir.

(3) Çevresel Faktörler: Doğum öncesi ya da sonrasında kötü beslenme, alkol, sigara, uyuşturucu kullanımı öğrenme güçlüğü ile ilişkilendirilebilmektedir.

(4) Biyokimyasal Faktörler: Boyalı yiyecekler, tatlandırıcılar ve vitamin eksikliklerinin öğrenme güçlüğüne ve hiperaktiviteye yol açabileceği ileri sürülmektedir.

 

Özel Öğrenme Güçlüğü Türleri

Bir çocukta aşağıda tanımlanan öğrenme güçlüğü türlerinden tek bir tanesi görülebileceği gibi, birkaç tanesi veya hepsi bir arada görülebilmektedir.

 

Okuma Bozukluğu: Okuma alanı öğrenme güçlükleri içerisinde en problemli alanlardan biridir. Harf - kelime tanıma, heceleme, doğru ve akıcı çözümleme becerilerinde güçlükler söz konusudur. Bu rahatsızlıkta çocuk, okumayı tam olarak sökemez, bâzı harfleri ısrarla öğrenemez ve yazamaz. Okurken atlama, anlamı bozma, harf - ses uyumu bozukluğu, hızlı okuyamama, harflerin ya da hecelerin yerini değiştirme, heceleme ya da anlamama gibi birtakım bozukluklar görülebilir. Görsel açıdan, harflerin ve sayıların şekillerini hatalı algılarlar. Okurken ses ayrımını tam yapamayıp yanlış hecelerler. En tipik olarak, “b”,”d” ve “p” harflerini ve “6”, “9” sayılarını karıştırarak yazar ve yanlış okurlar.

Not: Disleksi, dil temelli bir öğrenme güçlüğüdür. Disleksi, insanların heceleme, yazma ve telaffuz etme gibi özel dil becerilerinde zorlanmasıyla sonuçlanan belirtiler kümesi olarak bilinir. Disleksi, özel bir öğrenme güçlüğü olarak bilinmektedir çünkü bir öğrenci için tipik öğretimsel ortamda akademik olarak başarılı olmayı çok zor hale getirebilir ve öğrencinin özel eğitime, özel uyarlamalara veya ekstra destek hizmetleri için uygun görülmesine neden olabilir (Uluslararası Disleksi Derneği, 2013).

 

Yazılı Anlatım Bozukluğu: Mekanik yazma problemleri ve yazılı ifade problemleri olarak ikiye ayrılır. Mekanik yazma problemlerinde, el yazısı ile yazma, kelimeleri doğru yazma, cümleleri dilbilgisi kurallarına uygun kurma ile ilişkili problemlere rastlanır.Ayrıca noktalama işaretlerine bağlı hatalar sıklıkla görülür. Yazılı ifade problemlerinde, yazılacak konu hakkında fikir üretme, yazmadan önce plan yapma, düşüncelerini bir bütün içinde organize ederek yazma ve anlamlı şekilde paragraf düzenlemesi konusunda güçlükler söz konusudur.

 

Sayısal (Matematik) Bozukluk: Literatürde diskalkuli olarak da isimlendirilen bu bozukluk, sayı kavramını ve sistemini anlamada yetersizlik olarak kendini gösterir. Bazı rakamları ve sayısal sembolleri tam olarak idrak etme, matematik kurallarını öğrenme ve yöntemleri kullanma konusunda zorluklar yaşanır.Diskalkuli görülen çocukların matematik işlemlerinde sık sık hata yapması, sayıları yanlış anlaması ve yazması, çarpım cetvelini doğru bir şekilde öğrenememesi dikkat çeker.

 

Özel öğrenme güçlüğü, tedavi edilmediği takdirde çocuğun akademik başarısını düşürmesi dolayısıyla özgüvenini ve yaşamının diğer alanlarını olumsuz etkilemesi, neredeyse kaçınılmaz bir durumdur.

Şüphelenilen durumlarda vakit kaybetmeden çocuk ve ergen psikiyatri servisine başvurulması ve gerekli olduğu takdirde özel eğitimle desteklenmesi gereklidir.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık