- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 11 Temmuz 2020, Cumartesi 9:20
- 487 kez okundu
Türkiye şirketleşiyor. Devletin görevleri, toplumu fazla uyandırmadan şirketlere devrediliyor. Sahil ve koyların yönetimi bile özelleşiyor.
Özelleştirme, zarar eden kamu kurumlarının özel sektöre devri şeklinde başlamıştı. Sonra öyle bir fırtına esti ki, en değerli ve devlete para kazandıran kurumları bile üçe-beşe bakmadan elden çıkardık. Bu kurumların sadece mal varlığı, özelleşen sektörün sahiplerini, oturdukları yerde trilyoner yaptı. Bunun ciddi bir envanterini şu ana kadar yapan ve devletin zararını ortaya koyabilen kimse çıkmadı. Muhalefet mi dediniz, Türkiye’de muhalefet var mı sizce? Günlük değişen sun’i gündemin peşinde koşturmaktan yorgun düşen muhalefet, böylesine önemli konularla ilgilenemiyor ki…
Lafı fazla uzatmadan, Muğla’nın çok değerli denizini, sahillerini, plajlarını, yat bağlama tesislerini, iskelelerini ve koylarını bir şirkete devretmemizin üzerinde durmak istiyorum. Aslında bu operasyon çok evvel başlatılmış, biz çevreciler sesimizi yükseltip itiraz edince, bir yıldan buyana askıya alınmıştı. Şimdi ortamı müsait bulmuş olmalılar ki, Muğla’mızın kıyı değerlerini Deniz Ticaret Odasının kurduğu bir şirkete devredip, belediyeleri de devre dışı bırakıp, akıllarınca işi hallettiler.
Aslında bundan önce Valilik ve Türkiye Çevre Kurumu Vakfı’nın iştiraki olan (MUÇEV)tarafından yönetiliyordu iskele, yat bağlama tesisleri ve plajlar. Bu uygulama da yanlıştı ve bu yüzden başarısız oldu. Devlet görevlerini ona buna dağıtınca, olacağı buydu işte… Şimdi aynı yanlışı bir başka modelle yeniden yapıyoruz.
Deniz Ticaret Odaları, genelde armatörlerden ve denizden para kazananlardan oluşan sivil bir kuruluş. Bu kuruluş onca asli işi arasında turizme de el atarak, kurduğu bir Anonim Şirket vasıtasıyla Muğla’nın deniz değerlerinin yönetimine el koydu. Şirketin üyelerine baktığınızda, içinde TURMEPA Başkanının da bulunduğu bazı isimlere rastlıyorsunuz. Gazetecisi de var, Bodrum’lu avukatı da var, deniz ticaret odalarının müşavirleri de var. Bunlar ne yapacak, devletin görevlerini sırtlayıp, Muğla sahillerini yönetecekler.
Bilmiyorum Rahmi Koç’un haberi varmı ama, kurduğu TURMEPA’nın böylesine tartışmalı bir organizasyonda yer almasına ve adının yıpratılmasına üzüldüm doğrusu. Ayrıca kurulan bu şirket, neden Muğla’nın değerlerine göz dikti de, Karadeniz ve Marmara ile hiç ilgilenmedi? Bu da bir başka soru tabii… Şimdi (Deniz kıyı ve çevre yönetimi Anomim Şirketi) adlı bu şirkete devredilen yerlerden bazılarına bir bakalım. Akyaka-Akbük koyu-Ölüdeniz-Kadınazmağı-Belcekız- Kum burnu, Çalış-Şat burnu-Sarıgerme plajı-Kız kumu-Datça İskele Plajı-Datça kargı koyu-Bodrum Gümüşlük plajı-Bitez- Datça Korubük-Karaincir-Marmaris Karacasöğüt iskelesi- Fethiye Kayaköy-Gemiler koyu-Datça Selimiye iskelesi-
Göcek Belediye yat bağlama iskelesi,daha hangi birini sayayım ki.. Bari Sahil Güvenliği de bu şirkete bağlasaydılar da, operasyonu tamamlasalardı.
Bu şirketin kuruluşuyla sadece Belediyeler devre dışı bırakılmıyor, Anayasa ve yasalar da açıkça çiğneniyor. Bu nedenle konu yargıya taşınıyor ve durup dururken tartışmalı bir dönem başlıyor. İşin bir de önemli tarafı daha var. Kurulan anomim şirket olduğu için, ihale kanununa tabi olmadan dilediği alanları dilediğine de pazarlayabilecek. Turizm Bakanlığının bu olup bitenlere sesi sedası çıkmıyor. Ulaştırma Bakanlığı ile Denizcilik müsteşarlığının gelişmelerden haberleri var mı bilmiyorum. Hoş haberleri olsa da ne yapacaklar?
Bu şirketin kasıtlı kurulduğuna, Muğla’nın değerlerine zarar verip para kazanacağına inanmak istemiyorum. Belki bu duygularıma saflık diyenler çıkabilir. Ama ben yine de, iyi niyetli kurulmuş olsa da, böylesine ciddi bir görevin özel şirketlere devredilmesine, hele yasaların açıkça çiğnenmesine sıcak bakmıyorum. Hele bir yanlışın (MUÇEV) bir başka yanlışla düzeltilmesini de doğru bulmuyorum.
Peki, diyeceksiniz ki bunun doğrusu nedir? Bazı doğruların kolay bulunmadığını, bulunsa da kolay uygulanamadığını biliyorum. Ama en azından doğruyu yakalamak için yapmamız gerekenler var. Devlet ve sivil toplum örgütleri, konunun uzmanları ve uluslararası uygulamaları bilenlerden oluşan bir geçici konsey kurulabilir. Turizm-Çevre-Bayındırlık Bakanları, ilgili Üniversite yetkilileri ve uzmanları, Belediyeler, deniz ve çevre sivil toplum örgütlerinin sorumluları ve uzmanları, marina genel müdürleri, konuyla ilgili kim varsa büyük bir çalıştay üyesi olarak Ankara’da toplanabilirler, meseleyi masaya yatırarak, iki-üç gün tartışıp doğru formülü bulabilirler. Meseleler, sorunlar konuşa konuşa çözülür. Öyle ülkemizde son yıllarda geçerli olan (ben yaptım oldu) stiliyle sonuç alamayız. Devletin patronajında resmi-sivil kurum ve örgütlerin işbirliğinde, Anayasa ve yasalara uygun daha sağlıklı ve kalıcı bir çözüm bulabiliriz.
Böyle bir yolu süratle denemezsek, kurulan şirketten geçtim, ülkemizin sahil, koy ve turizm için değerli alanlarını heder edebiliriz. Ortak akıl çözümün anahtarıdır. Bu anahtarı mutlaka devreye sokup, ülkemizi rahatsız eden kilitleri açabiliriz.
-
07.04.2021 DARBE KORKU VE ZEVZEKLİĞİ
-
05.04.2021 KIRMIZI SANA ÇOK YAKIŞIYOR
-
23.03.2021 AHH BODRUM VAH BODRUM
-
20.03.2021 NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE
-
16.03.2021 ÜRKÜTÜCÜ BİR TABLO
-
12.03.2021 EYLEM PLANININ EKSİKLERİ
-
08.03.2021 EYLEM PLANI HAKKINDA
-
03.03.2021 İNATA İNAT İNATÇILIĞI
-
02.03.2021 BODRUM İÇİN KOALİSYON
-
24.02.2021 MİLLETİN ŞEHİT GÖZYAŞI
-
16.02.2021 ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNDEN ÖNCE
-
10.02.2021 BİR GENEL DEĞERLENDİRME
-
08.02.2021 ŞU MARİNALAR MESELESİ
-
01.02.2021 KIŞLIK BODRUM RÖNTGENİ
-
25.01.2021 AŞI VE KAPATTIĞIMIZ KURUMLAR
-
19.01.2021 SAĞLIK MI EKONOMİ Mİ?
-
13.01.2021 İKTİDAR-BASIN İLİŞKİLERİ
-
08.01.2021 İNAT VE ISRARLA BAŞLANGIÇ
-
05.01.2021 YENİ BİR YILA YELKEN AÇARKEN
-
28.12.2020 İNATTAN VAZGEÇME GEREĞİ
-
24.12.2020 ÇEVREYE ANKARA ATEŞİ
-
22.12.2020 EKONOMİ VE DOĞANIN İNTİKAMI
-
16.12.2020 BU RÖNTGENE DİKKAT EDİN
-
08.12.2020 OKUYUCULARIMA AÇIKLAMA
-
07.12.2020 ŞAKA GİBİ YÖNETİM
-
01.12.2020 TURİZM BAKANI HAKKINDA
-
27.11.2020 TÜRKİYE İLE BODRUM’UN SORUNLARI AYNI
-
25.11.2020 BİR TUHAF BODRUM KIŞI
-
16.11.2020 ACI REÇETEYİ YAZARKEN
-
13.11.2020 İŞİN ŞAKAYA GELİR TARAFI YOK
-
20.10.2020 BEKİR COŞKUN ANISINA
-
19.10.2020 FARKLI BİR BODRUM’A DOĞRU
-
15.10.2020 YANLIŞTA ISRAR ETMEMELİYİZ.
-
05.10.2020 VAKİT GİDEREK DARALIYOR
-
23.09.2020 GÖKOVA KONTROLÜ
-
05.09.2020 SAĞLIK ALARM VERİYOR
-
02.09.2020 KISITLI DEĞİL KISITSIZ BAYRAMLARA
-
28.08.2020 GEÇMİŞ OLSUN BODRUM
-
25.08.2020 SU-YOLSUZLUK-ADALET
-
24.08.2020 DOĞAYI BİTİRİYORUZ
-
14.08.2020 PEMBE MASALLAR VE PEMBE PROJELER
-
07.08.2020 KORONA-OKULLAR-EKONOMİ VE TATİL
-
04.08.2020 65 YAŞ DİYANET VE CHP
-
27.07.2020 KIBRIS TÜRK’TÜR TÜRK KALACAK
-
22.07.2020 GÜNLÜK YAŞAM ŞİKAYETLERİ
-
20.07.2020 AYASOFYA-İKTİDAR VE MUHALEFET
-
13.07.2020 NEYE İNANACAĞIMIZI ŞAŞIRDIK
-
29.06.2020 KİTAP DÜNYASINDA GEZİNTİ
-
25.06.2020 BODRUM MÜZESİ’NİN HAZİN HALİ
-
22.06.2020 MASKE VE AÇIKLIK REJİMİ
-
15.06.2020 ESENGÜL VALİMİZİ UĞURLARKEN
-
09.06.2020 SADUN BORO'SUZ BEŞ YIL
-
08.06.2020 ÇEVRE NUTUKLA KORUNMUYOR
-
31.05.2020 NORMALE DÖNÜŞ GECİKMEMELİ
-
15.05.2020 AKILCI ÖNLEM İHTİYACI
-
11.05.2020 ÇEVRE VE İÇ TURİZM DİNAMİĞİ
-
24.04.2020 HALUK LEVENT’E DOKUNMAYIN BARİ
-
14.04.2020 TASARRUF YAPMAK VARKEN
-
13.04.2020 ORTAK AKIL İHTİYACI
-
07.04.2020 BODRUM’U MERAK ETMEYİN
-
06.04.2020 İNAT VİRÜSÜNE BULANMAK
-
14.03.2020 İÇ VE DIŞ VİRÜSLERE DİKKAT
-
09.03.2020 İÇ SİYASETTE ATEŞ KES GEREĞİ
-
02.03.2020 TÜRKİYE’NİN MENFAATİ İÇİN
-
28.02.2020 GERÇEKLER VE MUHALEFET
-
26.02.2020 HAYAT DEVAM EDİYOR
-
07.02.2020 BİZE NE LAZIM?
-
03.02.2020 KIZILAY KAN KAYBEDİYOR
-
25.01.2020 DENİZ TAKSİ GELİYOR
-
18.01.2020 MUĞLA’DAN BODRUM’A PROJELER
-
14.01.2020 GELECEĞİ İYİ PLANLAMAK GEREĞİ
-
07.01.2020 NASIL BİR TÜRKİYE?
-
02.01.2020 YENİ YILDA BODRUM
-
26.12.2019 YANLIŞLARI DÜZELTMEK MÜMKÜN
-
10.12.2019 BİR ÇAKARLI ARACINIZ EKSİKTİ
-
02.12.2019 BODRUM’DAN ÇIKAN DANS MİLLİ TAKIMI
-
28.11.2019 VERGİ Mİ TASARRUF MU?
-
23.11.2019 SUYU ARAYAN BODRUM
-
21.11.2019 HESAPSIZ KİTAPSIZ PROJELER
-
18.11.2019 DİKKAT KEÇİLER YEMESİN
-
09.11.2019 UFUKTA TASARRUF YOK
-
04.11.2019 KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK
-
22.10.2019 Ümmete değil millete sahip çıkma gereği
-
14.10.2019 BODRUM’DA DAVOS RÜZGARI
-
04.10.2019 CUMHURİYET-OSMANLI TAPU SAVAŞI
-
30.09.2019 BODRUM ÜZERİNE SOHBET
-
27.09.2019 50-60 YIL GERİYE GİTTİK
-
20.09.2019 Zurnayı sevdirelim, iyi de nasıl olacak bu iş? (1)
-
20.09.2019 BALIK BAŞTAN KOKAR
-
16.09.2019 BODRUM İÇİN ANKARA’YA
-
05.09.2019 CHP NE YAPMAK İSTİYOR?
-
23.08.2019 ŞİKAYET YERİNE ÇÖZÜMDE BULUŞMA
-
05.08.2019 IŞILAY SAYGIN VE MURAT DEDEMAN
-
03.08.2019 YANGINLAR-DOĞA SEVGİSİ-GENÇLERİMİZ
-
30.07.2019 GÜZEL HABERLER GELİYOR
-
22.07.2019 KOMŞUDA DA İŞLER İYİ DEĞİL
-
20.07.2019 BİR TUHAF BODRUM
-
19.07.2019 BODRUM’DA KÜLTÜR SANAT VE ZEFİRYA
-
16.07.2019 BİR GARİP DEMOKRASİ
-
25.06.2019 DAĞ FARE DOĞURDU
-
20.06.2019 İNŞAATLA TURİZMİN SAVAŞI
-
14.06.2019 DÜNYA BİZİ KISKANIYOR
-
10.06.2019 BİZ SEÇİMİN PEŞİNDEN KOŞARKEN
-
25.05.2019 IHLARA VADİSİ-KAPADOKYA VE ÖTESİ
-
21.05.2019 KOLAYDAN BAŞLARSAK EĞER
-
20.05.2019 DEMOKRASİ VE MECLİSİMİZ
-
14.05.2019 BU SİSTEMİN ADI YOK
-
06.05.2019 Bodrum’un Acil İşleri…
-
30.04.2019 BİRLİKTE DOĞRULARA KOŞMA ZAMANI
-
27.04.2019 BÖYLE DÜZE ÇIKAMAYIZ
-
15.04.2019 SAYIMDAN ÖNEMLİ İŞLERİMİZ VAR
-
09.04.2019 BODRUM’DAN YÜKSELEN SES
-
05.04.2019 BODRUM’DAN ÖRNEK MESAJ
-
03.04.2019 SEÇİMİN RÖNTGENİ
-
02.04.2019 GELECEKTEN BEKLENTİMİZ
-
23.03.2019 BODRUM-KAŞ GİDİŞ GELİŞİ
-
18.03.2019 SEÇİM GÖZLEMLERİNE DEVAM
-
18.03.2019 SİYASET DİLİ VE DEMOKRASİ
-
12.03.2019 BODRUM’DA SEÇİM ÇALIŞMALARI
-
04.03.2019 SEÇİM ÖNCESİ BODRUM
-
02.03.2019 HAYALLER-GERÇEKLER VE BERAT
-
01.03.2019 BODRUM SİYASETİ
-
22.02.2019 DEVLET İMKANIYLA SEÇİM YARIŞI
-
14.02.2019 NEREDEN NEREYE TÜRKİYE
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.