• 24 August 2016, Wednesday 19:35
Av. Ezgi EFENDİOĞLU

Av. Ezgi EFENDİOĞLU

Faturaya dayalı icra takibi

Av. Ezgi EFENDİOĞLU ÇİÇEK –

Bir malı veya hizmeti alıcısına satıp teslim ettiğiniz ve bunun sonucunda fatura düzenlediğiniz halde borç ödenmezse, alıcıya (borçluya) karşı faturaya dayalı icra takibi başlatabilirsiniz. Borçluya karşı faturaya dayalı icra takibi başlatmanız ne yazık ki her zaman borcunuzun hemen ödeneceği anlamına gelmemektedir. Borçludan olan alacağınız gerçekten mevcut iken, hukuk düzeninin aradığı birtakım şartları yerine getirmemeniz nedeniyle hiç alacaklı olmadığınız veya mevcut alacağınızdan daha düşük bir miktar alacağınızın olduğu sonucuna varılabilir. Bu nedenle, alacağınızı ispatlamak için hukuk düzeninin aradığı şartlar ve bu şartları yerine getirirken dikkat etmeniz gereken hususların neler olduğunu açıklamakta fayda görmekteyiz.

Fatura alacağının tahsili için faturaya dayalı icra takibi yapılır. Borçlu ödeme emrini tebliğ aldığı tarihten itibaren 7 gün içinde borca itiraz etmezse alacaklı, borçlunun mallarına haciz konulmasını talep ederek alacağına ulaşabilir. Borçlunun ödeme emrine itiraz etmesi halinde ise takip durur ve takibin devamını sağlamak için dava açılması gerekir. Alacaklı, borçlu aleyhine başlattığı takibi devam ettirmek ve borçlunun mallarına haciz koydurup alacağına ulaşabilmek için alacaklı olduğunu ispatlaması gerekecektir.

İcra takibi başlatmadan önce, elinizde bulunan faturanın mutlaka borçluya tebliğ edilmesi gerekmektedir. Bu husus hem faiz talebinde bulunurken hem de alacağımıza delil teşkil etmesi adına önem taşımaktadır. Faturanın borçluya iadeli taahhütlü olarak veya noter kanalıyla gönderilmesi mümkündür. Faturanın muhataba yani borçluya ulaşıp ulaşmadığının ispat yükü alacaklıya aittir.

Faturaya dayalı icra takibinde takip öncesi faiz talep edilebilmesi için faturaların borçluya tebliğ edilmesi ve bu tebliğin kanıtlanması şarttır. Aksi halde borçlunun faize itiraz etmesi durumunda mahkemece bu itiraz yerinde görülebilir.

Faturaya dayalı icra takibi başlatırken bir başka dikkat edilmesi gereken husus faturanın açık veya kapalı olmasıyla ilgilidir. Faturayı düzenleyenin imzasının/kaşesinin faturanın üst kısmında yer aldığı faturalar açık faturalardır. Açık fatura, veresiye bir satış olduğunu ve bedelin ileri bir tarihte tahsil edileceğine karine teşkil eder. Kapalı fatura ise, düzenleyenin imzasının/kaşesinin faturanın alt kısmında yer aldığı faturalardır. Kapalı fatura, bedelin peşin olarak alındığına ve mal veya hizmetin sağlandığına karine oluşturur. Elbette ki her iki durumun da aksini ispatlamak mümkündür. Alacaklının alacağını ispatla yükümlü olduğu kuralı düşünüldüğünde, icra takibine dayanak faturanın açık fatura olması durumunda bedelin ödendiğinin ispatı bu sefer borçluya ait olacaktır. Zira az önce de bahsettiğimiz gibi açık fatura, bedelin henüz ödenmediğine karine teşkil etmektedir.

Özetle, faturaya dayalı icra takibi başlatırken, takip öncesi faiz işletmek için faturanın borçluya tebliğ edilmiş olması gerekmekte ve tebliğ tarihinden itibaren borçluya 8 gün süre tanınmalıdır. Borçlu, 8 gün içinde faturanın içeriğine itiraz etmezse, faturayı tebliğ almış olduğu tarih itibariyle asıl alacağa faiz işletilmesi mümkündür. Faturanın açık olması durumunda, bedelin ödendiğinin ispatı borçluya ait olacaktır. Kapalı fatura düzenlenmiş ise, bu hususu ispat yükü alacaklıdadır. Alacaklı bu hususu yazılı deliller ile ispat etmek zorundadır. 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık