Muhsin DURUCAN

“Sanat güzelliğin ifadesidir… Bu ifade söz ile olursa şiir, nağme ile olursa müzik, resim ile olursa ressamlık, yontma, oyma ile olursa heykeltıraşlık, bina ile olursa mimarlık… olur.”

M. Kemal Atatürk

“Şairin şiiri, onun kişiliğidir; bütün hayatıdır. Bu anlamda şiirsel yapının, neredeyse organik bir şey olduğunu düşünüyorum. Yaşayan, kımıldayan, soluk alıp veren canlı bir organizma….”

Ataol Behramoğlu

“-Neden şiirlerimi çalıp sevgiline kendi şiirlerinmiş gibi okudun postacı?

-Üstad, şiir yazanın değil ihtiyacı olanındır. Benim o şiirlere ihtiyacım vardı.”

Pablo Neruda

“Manası anlaşılabilen şiir, gerçek şiir değildir.”

T.S.Eliot

*

Sanatın yeri ve zamanı olmaz. O her yerde ve her zaman insana gönül gücü verir. Sorunlardan ya da acılardan sıyırarak yaşama bağlar. Stres, yaşamın hızın keser hastalıkları tetikler. Acıyan yer başka acıkan yer başkadır. Sevgi, sağlık ve en etkili yaşam ilacıdır.

*

Türkçemizin belirgin özelliklerinden birisi söz dizimidir. Söz dizimi, bir tamlayan-tamlanan dil olan Türkçenin en önemli özelliğidir. Özne, Türkçe söz diziminin önemli bir unsurudur. Türkçe söz diziminde öznesiz cümleler de vardır. Bir cümlede çeşitli nedenlerden dolayı özne açıkça görünmeyebilir.

Bu anlatım, söz konusu cümlenin öznesiz olduğu anlamına gelmez. Türkçede bir cümlenin, yargının ve hükmün nasıl oluştuğu bellidir. Yargıdan ve hükümden söz ediliyorsa; orada bir sözcük /sözcük kümesi şeklinde bulunsun ya da bulunmasın, doğrudan bir özne vardır.  Özneyle birlikte tümcenin ögeleri; Özne, tümleç, nesne ve yüklem çatısını oluşuracaktır. Buradan yaklaşımla düzyazı ve şiirde öznesiz cümlelerin olup olamayacağı tartışabilir.

 Ne ki şairler şiirlerinde çoğu zaman özne kullanmazlar. Şiir, okura seslenir, okur: “Bu bana yazılmış.” Diye düşünür ve okudukça empatik bulabilir. “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul-zurna az...” sözcüklerinden örülü atasözümüz, çok anlamlıdır. Değmeyen insana duyu seli aktarımında bulunmak, şairi hayal kırıklığına uğratır.

Aşağıda öznesiz iki şiir… Birincisi altı yıl kadar önce yazıldı. İkincisi yeni tarihli… Evet, anlatılmaz okunur. Böylesi duygu boşalmasıyla okurlarımızı baş başa bırakalım.

 

CAN TANESİ

Mırıldandığım ezgi, düzenlediğim şiir
Seni çok seviyorum, canımsın can tanesi
Aramızda yol oldu deniz duruşlu şehir
Seni çok seviyorum, canımsın can tanesi

Ürkekliği üstünden attığına sevindim
Yüreğime bir yürek kattığına sevindim
Acımızı sevinçle tattığına sevindim
Seni çok seviyorum, canımsın can tanesi

Umut çiçeklerinden gönül bağı kuranım
Sorunlar çıksa bile çözümler arayanım
Mutluluğu aşkımla sarıp kucaklayanım
Seni çok seviyorum, canımsın can tanesi

Sevgiyle beslenen can mutluluğu kurgular
Hiçbir zaman kesişmez, paraleldir duygular
Leb demeden leblebi, kaliteyi vurgular
Seni çok seviyorum, canımsın can tanesi

Çok renkli kadifeyi giy gönlümü doyursun
Durucanca, aşkını hislerini duyursun
Hoş gelsin aşk evime, sefa gelsin buyursun
Seni çok seviyorum, canımsın can tanesi.

Muhsin Durucan

 

 

Hiç mi Hiç Unutmadım

Gözlerinin rengini bilmem nasıl unuttum
Bu olumsuz durumu hiç hesaba katmadım
Gül açan yüzündeki gamzeye alkış tuttum
İçten yaklaşımını hiç mi hiç unutmadım.

Barış gözlü sevgiyi duyumsar, bilir misin?
Bir buluşma istesem ‘evet, evet’ der misin?
İçten haykırışıma hep kulak verir misin?
Baygın bakışlarını hiç mi hiç unutmadım.

Sevinçte, mutlulukta boş kaygılar bulunmaz
Gönül gözünü örten olumsuzluklar kalmaz
Geleceğe yürüyen sevgiler unutulmaz
O ender saçlarını hiç mi hiç unutmadım.

Gerçek sevgi aranır hem de soluk soluğa
Acep doyum olur mu kaliteli dostluğa
Azlıktan sıyrılarak yol alınır çokluğa
Soylu saygınlığını hiç mi hiç unutmadım.

Durucanca yüzünü, bakışını özlüyor
Coşkulu kavuşmanın akışını gözlüyor
Bahara engel olan sert kışını tuzluyor
Gönül aydınlığını hiç mi hiç unutmadım.

Muhsin Durucan

 

*