• 30 January 2022, Sunday 11:48
MuhsinDURUCAN

Muhsin DURUCAN

DÜŞÜNCEMDE KAR & KIŞ


Gözüm karla buluşunca / İçimi soğuk sarıyor, / O canlılar kıvrılınca / Yüreğime kar yağıyor.

Her yıl karı-kışı gördükçe moralimde düşme olur. Olumsuz etkilenme alanına girerim. Geçmiş yıllarda olanca olumsuzluğunu yaşadığım böylesi beyaz ortamı birkaç kez yazdım. Neler mi oldu? Dünden bugüne karın bendeki derin izlerini anımsadıkça içim acır! Unutamıyorum! Kar neleri yapmadı ki bana… Neleri mi? Kısa maddelerle aktarayım:

 

1) İlkokul öğrencisiyken karlı-tipili bir günde annemi yitirdim!

 

2) İlçem ile köyüm arasındaki tipili bir günde at üstündeki yolculuğumda 2 saatlik yolu 12 saatte alabildim!

 

3) Ağrı’daki ilk öğretmenliğimde kara tutuldum. Sırtımda 10 kg. erzakımla karın örttüğü yolda azdım! Yanımdan geçen kurtların dansını izleyerek uzun süre sonra okul lojmanına ulaşabildim!

 

4) Yine aynı görev yerimde ısının - 43’lerinde umarsızlıktan tezek sobasını kucaklamam… Kurdun kapıyı tırmalaması ayrı bir anım oldu!

 

5) Denizli-Ankara arası bir otobüs yolculuğumda Afyon / Gömü’de kar ve tipinin otobüsümüzün boyunu aşmaya durduğu 24 saat boyunca herkesin umudunu yitirmeye başladığı zaman dilimini yaşadım.

 

6) Ankara-Bolu arası yolculuğumda kar yolları kapladı. Otobüsler sıra sıra dizildi. Üşüme durumu arttı. Yakınımızdan geçen polis aracını durdurdum. Emniyet Müdürünüz Uğur Gür’ü tanırım. Adımı verip durumu aktarabilir misiniz, dedim. İlgilerini gördüm. Nasıl mı? Görevlendirilen polis aracı otobüsümüzü arkasına alarak bizi bir mekâna ulaştırdı. Çaylarımızı yudumlayarak ısındık.

 

7) Bir kış günü karlar arasında babamı toprağa teslim ettim!

 

8) Meslek yaşamımdaki karlı günlere rastlayan sürgünlerim, kıyımlarım…

 

Karı-kışı nasıl sevebilirim!

 

Buz kesen şu ortamda / Belli, canlılar umarsız / Şimdilerde tüm gönüller / Mutluluğa yol arıyor.

Geliyor, gelecek denen kış; bu ocak ayında olanca acımasızlığı ile önce ülkenin belli bölgelerini, sonra İstanbul’u vurdu! Hoşlanmadığımı belirtirim. Kimileri bu görüntüden hoşlanıyor olabilir. Sevdiğim bir insan, kar konusunda şu tümceleri yazıp gönderdi. O düşünceye dönüş yapalım: “Güzel kar var, diyorsunuz. Karsanbaç yemesi güzel olur. Pekmezle karar yersiniz. Bir kâsede bana yollarsınız sevinirim!”

Açı, susuzu, uykusuzu / Geçinemeyen mutsuzu / Beynime takınca bunu / Yüreğime kar yağıyor.

Usta şairimizin ilgili bulduğum bir şiiriyle yazımı noktalamak isterim. Güzel günleri; ilkbaharı ve yazı, hele mayısı hele mayısı iple çekiyorum. Güzel günleri arayan duygusal insanlara esenlikler…

 

Güzel Günler Göreceğiz, Güneşli Günler

Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın, inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz, güneşli günler
Motorları maviliklere süreceğiz
Hani şimdi bize
Cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır,
Yalnız cumaları, yalnız pazarları
Hani şimdi biz
bir peri masalı dinler gibi seyrederiz
Işıklı caddelerde mağazaları,
Hani bunlar
77 katlı yekpare camdan mağazalardır.
Hani şimdi biz haykırırız
Cevap:
Açılır kara kaplı kitap: Zindan
Kayış kapar kolumuzu
Kırılan kemik, kan
Hani şimdi bizim soframıza
Haftada bir et gelir
Ve çocuklarımız işten eve
Sapsarı iskelet gelir
Hani şimdi biz
İnanın, güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler göreceğiz
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar
Işıklı maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın, inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz güneşli günler
Motorları maviliklere süreceğiz

 Nazım Hikmet Ran

 

*

 

Güncel olduğunu düşündüğüm bir başka şiir…

 

Ayrılık

 

Sevdadır, çevre yanımda,

Bir nice nöbet tutmuştur.

Kar yağmıştır o dağlara,

Nilgün beni unutmuştur.

 

Hüznüm o, sevincim o'ydu,

Doğan-günüm, gecem o'ydu,

Yıllardır düşüncem o'ydu,

Hayatta güvencem o'ydu.

Artık daldan uçan kuştur.

Kar yağmıştır o dağlara,

Nilgün beni unutmuştur.

 

O'ydu ufkumda altın iz,

Kaldım yollarda çaresiz,

Ne yapayım, ne dersiniz,

Aşk gözümde tüten deniz,

Ne çare ki buz tutmuştur,

Kar yağmıştır o dağlara,

Nilgün beni unutmuştur..

 

Gönlümde dert dilim dilim,

Aşkım tanımıyor iklim,

Dostlar kendimde değilim,

Gitti hayatım, sevgilim,

Gayri ne söylesem boştur,

Kar yağmıştır o dağlara,

Nilgün beni unutmuştur..

 

Feyzi Halıcı

 

        *


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık