- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 15 August 2023, Tuesday 11:47
- 1053 kez okundu
“Mümkün müdür ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer yarısı semalara yükselsin? Şüphe yok ki ilerleme adımları, dediğim gibi iki cins tarafından beraber arkadaşça atılmalı ve ilerleme ve yenilik alanında birlikte yol alınmalıdır.”
K. Atatürk
Kız çocukları ya da kadınlar konusunda, en uygar toplumlarda bile çağlar boyu alışagelmiş önyargılar vardır. Örneğin yeni doğan kız çocuğu “dayanıksız, güçsüz, ince yapılıdır.” diye düşünülür; oysa “erkek çocuğu güçlüdür, sağlamdır ve geleceğin simgesidir.” Kadınlar konusunda da asılsız çok şey düşünülmüş ve bu düşünceler zaman zaman gerçekmiş gibi dile getirilmiştir.
Oysaki kadın anadır, bacıdır, eştir. Tek anlamda kutsaldır, gereklidir, vazgeçilmez bir varlıktır. Bu bakımdan kadının toplumdaki durumunu, kişilerin özgürlüklerinin tek simgesi olan kişiliğe saygı esasına göre belirlemek gerekir. Onun yaşam koşullarının, düşünsel ve kültürel düzeyinin yükseltilmesi zorunludur. Bir ulusun uygarlıktaki yeri, kadına verdiği değer ve tanıdığı haklarla belirlenmelidir. Toplum ne kadar ilkelse kadınını o ölçüde küçümser ve ona gerekli değeri veremez. Afrika kıtasında güvensizlik, erkeğin çıkarcılığı gibi nedenlerle son derece korkunç ve ilkel bir töre olan kız çocuklarının sünnet edilme olayı ve bu olayın neden olduğu sakatlık ve ölümlerin günümüzde bile varoluşunun bilinmesi, yazılarak dile getirilmesi, ürkütücü olduğu kadar üzücüdür de! Bu gözlemlerin aksine kadının yasalarla hak ve özgürlüğüne sahip olduğu ülkeler uygar ve gelişmiş ülkelerdir.
Türk kadınları varlıklarını, kadının her bakımdan toplumun temeli olduğunu sık sık dile getiren, Büyük Atalarına borçludur. Ayrıca Türk kadınları şanslıdır; Çünkü Cumhuriyetimiz Atatürk gibi çağdaş düşünce ve çağdaş eylemi kişiliğinde birleştirmiş bir önder tarafından kurulmuş ve yönlendirilmiştir.
Atatürklün 1923 yılında söylediği şu sözler Türk kadınının, Türk milletinin kalkınmasındaki değerini bütün açıklığıyla vurgulamaktadır: “Milletimiz kuvvetli bir millet olmaya azmetmiştir. Bugünün gereklerinden biri de kadınlarımızın her hususta yükselmelerini temindir. Bu sebeple kadınlarımız da âlim ve teknik bilgi sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün eğitim kademelerinden geçeceklerdir. Sonra kadınlar toplum hayatında erkeklerle beraber yürüyerek birbirinin yardımcısı ve koruyucusu olacaklardır.”
Görülüyor ki; Atatürk ve onun gibi düşünen aydınlar, kadının erkekle birlikte öğrenim yapması, sosyal, kültürel ve ekonomik yaşamda onlarla yan yana görev alması ve her iki cinsin birbirine güvenle destek ve yardımcı olması görüşünü, yıllarca önce benimsemiş ve savunmuşlardır. Bu konuda Atatürk zaman zaman ulusuna seslenmiş, onları uyarmıştır: “Mümkün müdür ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer yarısı semalara yükselsin?”
Türk kadını, Kurtuluş Savaşında ve Cumhuriyetin kuruluşunda erkeği ile beraber gösterdiği büyük çabanın karşılığı olarak bazı hakları hak etmiştir. Büyük Atatürk, Osmanlı devrinde kafes ardında yaşamaya mahkûm edilmiş Türk kadınına 4 Ekim 1926’da Türk Medenî Kanunu ile siyasal ve ekonomik alanda erkeği ile eş haklar vermiştir. 5 Aralık 1934 tarihinde Anayasada yapılan değişiklikle kadına milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Bu haklar, Türk kadını için vazgeçilmez haklardır. Türk kadını ülkesinin yönetiminde erkeği kadar söz sahibi olmalıdır; bu onun doğal hakkıdır. Unutulmamalıdır ki; dünya kamuoyu, Türk kadınının haklarına ilişkin bu durumu Türk devriminin en belirgin özelliği olarak kabul etmiştir.
Aslında Atatürk ile gerçekleşen devrimlerimizin biri değil hepsi doğrudan ve dolaylı olarak Türk kadınına haklar sağlamıştır. Tevhid-i Tedrisat (Öğretimin Birleştirilmesi) Yasası ile kız çocuklarımız erkek çocuklarımızla birlikte öğretim ve eğitime başlamıştır. Harf devrimi ile okuma yazmanın kolaylaşması, kılık kıyafet devrimi ile kadının peçeyi ve çarşafı atması, gibi olaylar Türk kadınını ezik ve eşitsiz durumdan kurtarmış, erkeğin yanında onurlu, güvenli, bilgili ve sosyal bir varlık olarak yaşamına yön vermesini sağlamıştır.
Günümüzde eğitimin hemen her dalı Türk kadını için açıktır. Bilimsel gücünü kanıtlayan kadınlarımız azımsanmamalıdır. Kadın, siyaset alanında az sayıda da olsa söz sahibidir, etkindir. Kadın teknik alanda olduğu kadar sanayi ve ticaret alanında da aktif ve başarılıdır; kamu ve özel kuruluşlarımızda erkek kadar başarılı olduğu görülmektedir.
İnce ve duygulu özelliği Türk kadınlarını sanat dünyasında değişik dallarda uluslararası üne kavuşturmuştur. Kalemini ve fırçasını ustalıkla kullananlarımızın, müzikle yoğrulmuş yaşamlarıyla gururlandıklarımızın, çamura, mermere yaşam verenlerimizin, sahne ile bütünleşenlerimizin ünleri artık ülke dışına yayılmıştır. Sosyal hizmet alanında kadın uluslararası düzeyde oluşturduğu dernekler ile gönüllü çalışmalarını gerçek mesleği ile birlikte ve zorlanmadan yürütebilmektedir.
Dünya tarihinde 1849 yılında diploma alan ilk kadın hekim Elizabeth Blacwel’dir ve ancak on yıl sonra göreve başlayabilmiştir. Türk kadını Cumhuriyetten önce de hekimlik mesleğini istemiş; ancak bu isteği geri çevrilmiştir. 1922 yılında Besim Ömer Paşa’nın çabası ile yedi kız öğrenci Haydarpaşa Tıp Fakültesine kabul edilmiştir. Cumhuriyet yönetimi sayesindedir ki 1928 yılında altı kadın hekimimizin göreve başladığını görüyoruz.
Türk kadınının batıdan 60-70 yıl sonra tıp alanına girmesine rağmen, ülkemizde kadın hekimlerimiz, sayıca batı ülkelerinden çok öndedir. Bilgi ve beceri yönünden de değerleri büyüktür. Hukuk, siyasal bilgiler, mühendislik, öğretmenlik ve diğer meslek dallarında da kadınlarımızın başarıları göz kamaştırıcıdır. Bu durum hiç şüphesiz ulusumuz için mutluluk ve onur vericidir. Kadınlarımız, Atatürk’ün kendilerine yasalarla verdiği hak ve hürriyetin değerini bilmektedir. Bu sebepledir ki Atasına bağlılığını sürdürmektedir.
Prof. Dr. Yıldız Tümerdem Kimdir?
Okuduğunuz Atatürk ve Çağdaş Türk Kadını, metnini yayıma hazırlayan… Araştırmacı yazar… Güçlü kalem… Şair… Çağdaş Türk Kadını…
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Türk Kalp Vakfı Yönetiminde, Üniversitelerde, v.b. kuruluşlarda görev yapmış olan kaliteli bir beyin…
Gürsel Tümerdem ile evli. Prof. Dr. Burçak Tümerdem Uluğ (Üsk. Üniv.), Uzm. Dr. Burcu Çalık Tümerdem (Marmara Üni.) adlı iki kızları var. Torun Birsu Çalık (Acıbadem Üni. Öğrenci)…
Prof. Dr. Yıldız Tümerdem
Kaynak: ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ DERGİSİ,
Sayı 7, Cilt: III, Kasım 1986
*
-
14.04.2024 SEVMEK
-
08.04.2024 ŞÖHRET DAĞI ÇÖKTÜ!
-
04.12.2023 YAŞ GÜNÜ KUTLAMASI
-
23.11.2023 ATATÜRK, DÜNYANIN BAŞÖĞRETMENİDİR
-
30.10.2023 ATATÜRK VE ÇAĞDAŞ TÜRK KADINI
-
14.10.2023 DİKKAT! ORTAM DELİ DOLU...
-
07.10.2023 KALİTELİ BİR YAZAR VE ELALTI KİTABI
-
27.09.2023 SAKALLI CELAL’İ TANIYALIM
-
01.09.2023 DÜNDEN BUGÜNE ÖĞRETMENLİK…
-
22.08.2023 GÜNCEL BİR KONU
-
11.07.2023 KISSADAN HİSSE
-
06.07.2023 KİMLER GİTSİN, KİMLER KALSIN?
-
15.06.2023 CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINDA 100 EĞİTİMCİNİN YAZISI
-
19.05.2023 GÖRKEMLİ KIZ KULESİ
-
10.05.2023 ULUSLARARASI BAHAR ve ŞİİR ŞENLİĞİ’ 2023
-
05.04.2023 SABAHATTİN ALİ’Yİ ANMAK
-
31.03.2023 Yaşam, Donanımlı Öğretmendir
-
15.03.2023 İSPİRTOHANE’DE RESİM SERGİSİ
-
04.03.2023 ANADOLU’DA ve ÖZVERİ
-
28.02.2023 ÖZNESİZ YA DA ÖZNELİ ŞİİRLER
-
20.02.2023 GENÇ OSMAN… GERÇEK TİYATRO
-
17.02.2023 DEPREM SONRASI DUYGU - GÖRÜNTÜ DEMETİ
-
31.01.2023 İKİ YAZAR SÖYLEŞİSİ
-
26.01.2023 HALKIN SENİ UNUTMADI
-
17.01.2023 ÖZEN GÖSTERİLMEYEN GERÇEKLER: HACE BEKTAŞ VELİ Mİ? HACI BEKTAŞ VELİ Mİ?
-
13.01.2023 ORHAN VELİ VE GARİP ÖLÜMÜ
-
11.01.2023 Cumhuriyetimizin 100. yılında kadının rolü etkinliği
-
31.12.2022 2023 YILINA GİRERKEN
-
26.12.2022 ÖĞRETMENLİK SANATTIR
-
21.11.2022 Unutamadıklarım; Gülçiçek & Polican
-
23.10.2022 Okunacak Özgün Bir Eğitimci Anısı
-
11.10.2022 Kazdağları Hattuşa Termal Günleri
-
28.09.2022 NEŞET ERTAŞ ANMASI
-
27.09.2022 BODRUM & YÖRESİ İZLENİMLERİM
-
05.09.2022 SEVGİNİN GÜCÜ
-
18.08.2022 62. GELENEKSEL BALIKESİR - KURTDERELİ YAĞLI PEHLİVAN GÜREŞLERİ
-
12.08.2022 BOZCAADA ‘HOMEROS OKUMASI’ GÜNLERİ ETKİNLİĞİ
-
01.08.2022 BOZCAADA ‘HOMEROS OKUMASI’ ETKİNLİĞİ
-
21.07.2022 ŞURADAN BURADAN, OKUR MUSUNUZ?
-
13.06.2022 MUSTAFA NECATİ ADINA ÖĞRETİM KURUMU
-
08.06.2022 Maltepe Forum & AB ve Türkiye Zirvesi
-
31.05.2022 KARAMAN İLİMİZDE YİRMİ DÖRT SAAT…
-
30.05.2022 GÜNCEL Mİ GÜNCEL…
-
14.05.2022 ELGİNKAN VAKFI’NIN 5. ULUSLARARASI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI KURULTAYI (11-12-13 MAYIS 2022 İSTANBUL)
-
06.05.2022 HAYKIRIŞ / DUYGUSAL MUTLULUK
-
28.03.2022 YOZLAŞAN İNSAN DAVRANIŞLARI
-
18.02.2022 GENÇ OSMAN OYUNU ve CEMİL ÖZBAYER
-
12.02.2022 EMİTT TURİZM FUARI ’ 2022
-
09.02.2022 İKİ ÖZGÜN SÖZCÜK: ŞAİR ve AŞK
-
03.02.2022 ASKIDA EKMEK GÜNLERİ
-
31.01.2022 SEVGİNİN DEĞERİNİ BİLİR MİSİNİZ?
-
30.01.2022 DÜŞÜNCEMDE KAR & KIŞ
-
05.01.2022 YENİ YILDA OKUNACAK YAZISI
-
04.01.2022 EKONOMİ GAZETECİLERİ (EGD) BULUŞMASI’2021
-
24.12.2021 HER ŞEYE KARŞIN GÜLER YÜZLÜ OLMAK
-
14.12.2021 TENEKE TRAMPET & GÜNTER GRASS
-
09.12.2021 YUNUS EMRE, HACI BEKTAŞ VELİ VE AHİ EVREN SEMPOZYUMU
-
01.12.2021 KÜRSÜDEN NOTLAR
-
24.11.2021 ÖĞRETMENLİK, BİR SANATTIR
-
23.11.2021 HAYAT, EN KALİTELİ ÖĞRETMENDİR
-
18.11.2021 HALUK ŞAHİN ve ADA
-
09.11.2021 BEYİN MERKEZLİ YAŞAM KALİTELİSİNİ İYİLEŞTİRMEK
-
07.10.2021 DÜRÜSTLÜK ÖRNEĞİ DAVRANIŞLAR
-
29.09.2021 GÜZEL TÜRKEMİZDE DEVRİM
-
25.09.2021 MALTEPE’DE 1. ULUGAZİ YAĞLI PEHLİVAN GÜREŞLERİ
-
23.09.2021 BİR AŞKIN SONSUZLUĞU
-
20.09.2021 HÂKİME HANIM OLAYI
-
01.09.2021 BODRUM’DA BİR GÜNÜM
-
25.08.2021 ALBAYIN VERDİĞİ SÖZLÜ EMİR
-
23.08.2021 Öğrenci & Öğretmen Aşkı
-
17.08.2021 Bilge Kişi Hacı Bektaş Veli
-
12.08.2021 ÖYKÜSÜYLE BÜTÜNLEŞEN DUYGUSAL ŞİİR!
-
03.08.2021 ORMAN YANGINLARI VE ACILARI YAŞAMAK
-
30.07.2021 ENDER GÖRÜLEN ULUSLARARASI HÜMANİZM ÖRNEĞİ
-
29.07.2021 ATÖLYE ANCYRA…
-
24.07.2021 BODRUM’DA TEKNE GEZİSİ İZLENİMLERİM ’2021
-
24.07.2021 BİR KURBAN BAYRAM YAZISI
-
16.07.2021 MİLAS BELEDİYE BAŞKANLIĞI' NDAN NUTUK ARMAĞANI
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.