Muhsin DURUCAN

--- “Sanatkâr; toplumda uzun mücadele ve gayretlerden sonra alnında ışığı ilk hisseden insandır.”

--- “İnsanlarda bir takım ince, yüksek ve asil duygular vardır ki, insan onlarla yaşar. İşte o ince, yüksek, derin ve asil duyguları en çok duyabilen ve diğer insanlara duyurabilen şairdir.”

                                                                                      Kemal ATATÜRK

 

İnternet ortamına acı bir haber düştü! Fethiye’nin çok sevdiği, herkesin tanıyıp saygı duyduğu Eğitimci yazar Ünal Şöhret Dirlik’in rahmetli olduğunu acıyla öğrendim! Birlikte olduğumuz günler gözümün önünden bir bir geçti. Karşılıklı çok sevgi ve saygı duyduk! Ölüm, adın kalleş olsun. Şöhret Dağı çöktü!

Özgeçmişi (1938-2024)

Muğla-Fethiye-İncirli Köyü’nde doğdu. Ünal Şöhret Dirlik Yazar, Şair… Çocukluğu İncirli Köyü’nde geçen Dirlik, geçimini tütün tarlalarında çalışarak sağlayan bir aileye mensuptur. İlköğretimini 5.sınıfa kadar İncirköy İlkokulu’nda, 5.sınıfın son iki ayını Karagedik İlkokulu’nda (1948) okudu. Ardından sırasıyla Fethiye Ortaokulu (1949‑1951), Aksu Köy Enstitüsü (1951‑1952) ve Aksu İlköğretmen Okulu (1954‑1957)’ndan mezun oldu.

Mezuniyetten sonra Çameli Emecik Köyü Kızılyer İlkokulu’nda Başöğretmen olarak (1957‑1959) göreve başladı. Fethiye Gümre İlkokulu (1959‑1961), Söğütlüdere İlkokulu (1961‑1965), Eldirek Köyü İlkokulu (1965‑1970) ve Patlangıç İlkokulu’nda öğretmen, okul müdürü, müdür yardımcısı görevleri ile (1970‑1985) yılları arasında görev yaptı. 1985’te emekli oldu.

Sanatçı, Egeli Yazarlar Birliği Kurumu tarafından “Halk Kültürüne Hizmet 50. ve 60. Sanat yılları ödülü” ne, Halk Kültürü Araştırma Kurumu tarafından “Halk Kültürüne Hizmet Ödülü-2007”  değer görüldü. Şair, Fethiye’de sanatsal çalışmalarını sürdürdü. Fetav uğrak yeri oldu. Oradaki Kültür Komisyonundaki yazar arkadaşlarının da kitaplarının yayımlanmasını sağladı.

Masal, şiir, fıkra gibi farklı türlerde eserler kaleme alan sanatçının bu eserlerinde özellikle Fethiye yöresinin manileri, deyim ve atasözleri, gelenek ve görenekleri gibi yönleriyle halk kültürünün derin izlerini görmek mümkündür.

Geleneksel köklerini halk anlatılarında bulan sanatçı, daha çok büyüklerinden ve yakın çevresinden duyduğu anlatıları yeniden yorumlamış olup halk inanışları, geçimi, derdi, yöre insanının yaşayış tarzları ve kültürleri eserlerinde yansıtılmaya çalışılmıştır.”

Dilerseniz Onun bir şiirine dönüş yapalım:

Gelirim

Haber gönderirsen bir gün “gel!” diye

Yüce dağları yol eder, gelirim

Umudum tükenir, çarem kalmazsa

Gözyaşlarımı sel eder, gelirim.

 

Hiç, hiç azalmadı yürekte aşkın

Benin sevdan ile olmuşum şaşkın

Akarsular gibi daima taşkın

Kuşkanadına yel eder, gelirim.

 

Uzarsa arada aşılmaz yollar

Çiçek çiçek olur ağaçta dallar

Selam getirirse mektupta pullar

Bütün varlığımı pul eder, gelirim.

 

Haber gönderirsen bir gün gel diye

Ferhat gibi dağı, taşı del diye

Bir emanetin var bende al diye

Güle, oynaya el eder gelirim.

 

Âşık Şöhret der ki, yüreğim yanar

Ağustos ayında soğuktan donar

Buna gönül derler her dala konar

Geçitsiz nehre sal eder gelirim.

                    Ünal Şöhret Dirlik

 

Onunla iyi bir arkadaşlığımız oldu. Fethiye’ye yolum düştükçe görüştük. Bir keresinde etkinlik sonrası Ayşe Paslanmaz ile birlikte televizyon programına aldı ve şiir, sanat ve kültür konularında doyumsuz söyleşimiz oldu!

Kendisini yakından tanıyanlardan öğrendim acı haberini… Sonra onlarla görüştüğüm oldu. Sevenlerin seni unutmayacak arkadaşım. Yerin aydınlık olsun!