- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 02 May 2018, Wednesday 19:05
- 2239 kez okundu
Yaşarken / Hüseyin SERİN
İki bin on dört Mayıs’ının birinci haftası. Hasret, güneş gibi selam çakıp oturmuş yanına yine. Sanki yediveren gülü. Avuçlara sığmayan bir koku. Belki de bahar!
Güneşin yeniden yeniden doğuşu. Yürek kıpır kıpır içinde. Ay içi koşuşturmalar kırıkları kaynatmış gibi.
Mayıs beşinci ayı yılın. Kuraklık senfonileri ortasında yalnız. Yalnız da, yine de yiğit! Yürek okaliptüs. Hasretin dil yarası. Teninin teri. Utanmasan tatlılıktan, belki de ağlayacaksın gündüz vakti. (Sanki ağlamanın zamanı olurmuş gibi) Mavi nerede? Mavi pembenin çapını zorluyor. Çap, çorak bir düzlükken. Ve sevgi dağınık bir ev içi gibi koşuştururken çember içinde…
Mayıs aslında dekor. Hasret açı ortayı gibi yalın ve dik. Kenar içinde koşuşturmalardan yorgun ve sessiz. Her olaya olumlu bakışlarını sürdürüyor yine de. Akşam, dönüp dolaşıp kaşırken teni.
Balkon, masa, mangal, yeşillik, rakı, karpuz. Hasret eriyor. Akşam üstüne üstüne geldikçe. Balkon kenarındaki büyük yapraklı morumsu ve koyu yeşil fesleğenlerin keyfi ve birbirlerine sarılışları, güneşin Boğa Yokuşuna sapıp eski bir dostu görmenin ahengi ile elini sıkıp veda etmesiyle eşdeğer gibi görünürken.
But, kanat, yeşillik ve karpuz ve ... Karpuz ve hasret. Ana kız. Yürekli, dost, dağcıl. Şu meret de şişede durduğu gibi masum değil ki. Vurdukça ses getiriyor bir yerlerden. Yürek oralı buralı, oralı, ovalı…
Hasret ay dönümü. Ne yer ne içer oralarda. Geldiğinde yeşil erikler çıkmıştı. Bir de çilekler. Sen ne yaptın be birader hasreti eksiltecek. Ya da sıfırlayacak. Sevgi, yokluğu atma bir yana. Yüreğin ne alemde. Yüreğin temiz olsa da insan pis. Ben her yerde çıkarcı, utanmaz. Olsun mu? Olmasın olmasın. İnsan insan olsun yeter. Mert, dürüst…
Hasret gökkuşağı, sevecen. Dizilirken insanlık insan içinde. Yürekler akıl almaz birer kapital. İnsanı insandan soğutan…
Saatler gece içlerine doğru devrilirken dünyada. Ve çekilirken bıçaklar rakının kandaki en deli dilimlerinde. İsmin birinci çoğul şahıs dillerinde. Yürekler kindi kendi içlerinde. Güven beton, aerobik salonlarındaki ritimlere inat ...
Üretim, hasret, boynu büküklük, boş vermişlik. Emeğin karşılığı püffff. Gökyüzü perişan. Yeryüzü fedailerle dolu her zaman. Gün hep aynı gün. Yaramaz, şımarık, iki yüzlü ve üç kağıtçı. Hasret her şeye hasret. Sevgiye, dürüstlüğe, insanlığa. İnsanlık nerede? Nerelerde düşürmüş kendini veya hangi periyotta bırakmış, tüketmiş pek belli değil. Hasret insanlığın en son uçurumunda olsa da yine de hasret işte. Şu kör olası yaşam neden çekmez beyaz bayrağı? Benim de merakım bu…
Bu kaçıncı çam devrilen, insan. Hasret ne kadar saf! İnsan neden bu kadar çıkarcı? Her şeye rağmen bir buket çiçek ne kadar yara sarar. Bir candan merhaba kaç dağı deler. Gökkuşağında kaç Ferhat vardır kim bilir. Kaç Şirin Ferhat doğurur dağ yıkacak…!
Güneş her gün doğuyor. Dünya dönerken mevsimlerin ebeveynleri şaşkın. Bahar yaza, yaz kışa girmişken. İnsan bir yerlerini bir yerlere bırakıyor. Güneş doğumlarını sürdürürken. Sevgi, hasret ve sen …
Yanmışım sana
Yanmışım insana
Yüreğimden kaçsan da
Gerekli insan, insana.
Sen hasreti sarıp kucaklarsan onun ne kadar güçlü olduğunu damarlarında duyacaksın. Kan açken gökkuşağı. Kan, kırmızı bir tül hasret yokuşlarında. Ter saat tiktakları. Cop içinde, üstünde dik emir zinciri. Başkaldırı denizde, gezide, piknikte, zeytinde …
Yokluğun zehir insan. Yitik bir dünya. Hasretin korku boyunlu. Varlığınsa ümitsiz vaka. Biz seninle ne edeceğiz be insan? Ne zaman insan! olacaksın? Ben seni seviyorum da ya sen? El kirine kurbanlık mı oldun? Satılık mı her şeyin kamikaze?
(9/5/20017 - MİLAS)
-
13.02.2019 Bakan...
-
06.02.2019 Başak
-
16.01.2019 Çukurda
-
09.01.2019 Aşı Zamanı
-
02.01.2019 Alışveriş
-
26.12.2018 Alışma
-
19.12.2018 Zor koz
-
12.12.2018 Sen yine de umut kar …
-
05.12.2018 Sürü
-
30.11.2018 Yenilgi sonrası …
-
21.11.2018 Tüken/me
-
15.11.2018 Rüzgar
-
08.11.2018 Daralma Fısıltıları
-
31.10.2018 Bakır Yanaklı Bahçe
-
24.10.2018 Yangına az kala …
-
17.10.2018 Rüzgar
-
13.06.2018 Yüreğimden öp
-
06.06.2018 Yeniden başlamak gibi bir şey
-
30.05.2018 Kelebek
-
25.04.2018 El
-
15.02.2018 Yaz Kaçamağı
-
31.01.2018 Adak
-
17.01.2018 İşine gelirse …
-
10.01.2018 Demoralize …
-
03.01.2018 İş güç işte!
-
27.12.2017 Birkaç kırık gülümseme …
-
20.12.2017 Perihan
-
13.12.2017 Oğul
-
15.11.2017 Sevginin alt katları
-
28.06.2017 Kıraç Ülkeler
-
21.06.2017 Serseri
-
14.06.2017 İyi Niyet
-
07.06.2017 Duygu Dökülmeleri
-
31.05.2017 Oyun Bozan
-
24.05.2017 Nalbant Ali
-
17.05.2017 Piyonluk Serinliği
-
10.05.2017 Boşver, Sen Sende Büyü
-
26.04.2017 Sakız
-
19.04.2017 Durma
-
12.04.2017 Hancı
-
05.04.2017 Kuş
-
29.03.2017 Hani benim tadım tuzum!
-
22.03.2017 Uyku
-
15.03.2017 Dünkü resimler gibi …
-
08.03.2017 Yangına az kala!..
-
01.03.2017 Çıkış!
-
22.02.2017 Boyunduruk
-
08.02.2017 Acının Olgun Hali
-
25.01.2017 Tablo
-
18.01.2017 Çıra
-
11.01.2017 Çırak
-
04.01.2017 Karar
-
22.12.2016 Biz Sevgi
-
14.12.2016 Sırma Saçlı Kış
-
07.12.2016 Büyütülecek bir şey yok
-
30.11.2016 Bezgin
-
22.11.2016 Mola’dan ötiye …
-
15.06.2016 Fırça
-
01.06.2016 BATAK
-
25.05.2016 Bekle
-
11.05.2016 Biz
-
27.04.2016 İncir kokuları gülümserken
-
20.04.2016 Bavul
-
13.04.2016 Duygu dökülmeleri
-
30.03.2016 El Kiri
-
23.03.2016 Gün Dilimleri
-
18.03.2016 Ay ışığını görmeden
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.