- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 21 June 2017, Wednesday 19:52
- 2489 kez okundu
Yaşarken - Hüseyin SERİN / Emekli Öğretmen
Aklının bir takvimi olmadı hiç. Ne kadar uyarırsa uyarsın gece ile gündüz. Aklının bin telvesi her daim sesinde idi. Lakin arakladığın ayları, yılları kimse hesaba yazmıyor sanma. Yoksa düşüncelerde mi yasak, sevinmeler de mi? Diyaloglarda mı, güzelliklerde mi hasta, yasta. Hatta insan olmakta mı kara bir bela?
El yordamı ile çalan kapı zili. O da mı değersizlik, in-san-sız-lık. Yazık, ak sütüne ananın. Emeğine, öz nuruna, yıllarına babanın serseri.
Belki de haklısındır. Önemsediğin değerler bile çilene gülerken yanı başlarında. Ey nefes! Ey beden! Çeteleyi iyi tut. İnsan gitti gider amanın …
Umar ak yazmalı bir baş. Lakin kan göründüğü gibi kaymaz ki. Bir duble, bir sigara, bir nefes, bir öfke. Sıcaklık nerede güneşli havalar seni boşadığından beri. Lakin ince bir sızı yaprak yaprak sıktıkça gırtlağını özün gereği bırakma kendini. Akılla bulunur yol. Yaşam pencereleri yeşerir umut bollaştıkça.
Susuz bir deniz kıyısı. Her şeyi eline, diline, beline dolamış; iyot kokularını da sırtlamış bir hamal gibi sanki. Güzellikler sıra bekledikçe. İnsan her zaman her şeye hazır mıdır? Marmaris sahili davet, Datça iletisi sevinç yumağı iken Milas neden halâ kıştır …
Alnında gözleri çerez tadı bakıyor. Baharlar uzatmışken ellerini ellerine. Sağı solu, önü arkası gece deniz. Ve kumlar ara hüner bireylerin ayaklarında. “Kumsala değil Fatma’ya bakmıştım ben”deki samimiyetsizlik saçlarına bile diz çöktürmüşken. İnanma ve satılmışlık kaç bin avro eder ki? Hayırlı akşamların ağırlığı ne? Yaşamak özgürce kaç ton? Hem “Sen beni böyle sevmedin” derken ay ışığının aceleci olmasına gerek yoktu ki. Çünkü sevda, yoklukta da sevdadır. Lakin uzaktır, zengindir. Döner bulur seni vurur, vurur işte. İçinde kırlar yeşerirken.
Can, utanmam, ateşim. “Affet beni”nin nasırlı bedeni içindeki sıcaklık. Hava yürekten bozulurken ve gelecek sana uzağım diye üzülürken, duruşun sence de fukara değil mi? Özellikle yakınlar el biz el olurken odalar da, kapılar da. Sen onu silme yeter. Kollarını kokularınla sararken elleşme. Tokluğa hazır değil kucak. Uyurken izlese seni. Yavaşça güneş saçlarını okşasa uyandırmadan, gün döner mi içine? Koltuk rengini mi atar sanki? Böyle gecelerde sıcaklık kaç hece?
Sana ayna olsun yaşın. Güneşsiz, aysız, insansız içine. Çapsız, cebirsizken papatya tarlan. Kuşkonmazlar anasız, yarsız bakışlı. Küllük cıgara izmaritleri ile dolup taşarken yüreğinin en ince yerindeki idam sehpasının ipi de memurcayken menekşe kokulu kaldırımlardaki insana unutturma seher vakti kendini …
Yürek atışlarını sayıyorum en zula yerde yalnız kalmasın diye insanlık, insan. Nefesin senin, adım atışların, şiirin, aşkın bozuk para gibi harcanmasın. Çünkü insan ağaç gibidir. Dikilen fidan on, on beş yıl sonra delikanlı olur insan gibi. Eli aşa, ekmeğe değer. Hadi bakalım nerelere dağıttıysan kendini birer birer topla.
Sen isyan. Nefesteki umut çarşısı. Yanmaya hazır çıra içi denklemlerin direnç yamaçlarındaki yürek kanaması. Yarındır pankart. Parlayan ay’dır, güneştir. Umursuzca sevişen çifttir. Bir de akrep sokumu ayların isyanıdır . Yeridir kendine göz kulak olmanın. Bu kadar serserilik yeter.
(Eylül 2014 / MİLAS)
-
13.02.2019 Bakan...
-
06.02.2019 Başak
-
16.01.2019 Çukurda
-
09.01.2019 Aşı Zamanı
-
02.01.2019 Alışveriş
-
26.12.2018 Alışma
-
19.12.2018 Zor koz
-
12.12.2018 Sen yine de umut kar …
-
05.12.2018 Sürü
-
30.11.2018 Yenilgi sonrası …
-
21.11.2018 Tüken/me
-
15.11.2018 Rüzgar
-
08.11.2018 Daralma Fısıltıları
-
31.10.2018 Bakır Yanaklı Bahçe
-
24.10.2018 Yangına az kala …
-
17.10.2018 Rüzgar
-
13.06.2018 Yüreğimden öp
-
06.06.2018 Yeniden başlamak gibi bir şey
-
30.05.2018 Kelebek
-
02.05.2018 Gönül Yarası
-
25.04.2018 El
-
15.02.2018 Yaz Kaçamağı
-
31.01.2018 Adak
-
17.01.2018 İşine gelirse …
-
10.01.2018 Demoralize …
-
03.01.2018 İş güç işte!
-
27.12.2017 Birkaç kırık gülümseme …
-
20.12.2017 Perihan
-
13.12.2017 Oğul
-
15.11.2017 Sevginin alt katları
-
28.06.2017 Kıraç Ülkeler
-
14.06.2017 İyi Niyet
-
07.06.2017 Duygu Dökülmeleri
-
31.05.2017 Oyun Bozan
-
24.05.2017 Nalbant Ali
-
17.05.2017 Piyonluk Serinliği
-
10.05.2017 Boşver, Sen Sende Büyü
-
26.04.2017 Sakız
-
19.04.2017 Durma
-
12.04.2017 Hancı
-
05.04.2017 Kuş
-
29.03.2017 Hani benim tadım tuzum!
-
22.03.2017 Uyku
-
15.03.2017 Dünkü resimler gibi …
-
08.03.2017 Yangına az kala!..
-
01.03.2017 Çıkış!
-
22.02.2017 Boyunduruk
-
08.02.2017 Acının Olgun Hali
-
25.01.2017 Tablo
-
18.01.2017 Çıra
-
11.01.2017 Çırak
-
04.01.2017 Karar
-
22.12.2016 Biz Sevgi
-
14.12.2016 Sırma Saçlı Kış
-
07.12.2016 Büyütülecek bir şey yok
-
30.11.2016 Bezgin
-
22.11.2016 Mola’dan ötiye …
-
15.06.2016 Fırça
-
01.06.2016 BATAK
-
25.05.2016 Bekle
-
11.05.2016 Biz
-
27.04.2016 İncir kokuları gülümserken
-
20.04.2016 Bavul
-
13.04.2016 Duygu dökülmeleri
-
30.03.2016 El Kiri
-
23.03.2016 Gün Dilimleri
-
18.03.2016 Ay ışığını görmeden
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.