M. Cafer Mete

Cafer METE / Emekli Halk Eğitimi Merkezi Müdürü

Sevgili halkım, tarihimizi incelersek bu gibi yobazların marifetlerini görürüz. İşte 15 Temmuz’da ülkenin 20 sene geriye gitmesine, ekonomisinin sarsılmasına, insanların hak ve hürriyetinin elinden alınmasına, demokrasiye, insan haklarını gasp etmek ve kendi çıkarları için her şeyi göze alan, İmam efendi, sana insan olduğum, Müslüman olduğum için imam efendi diyorum, yoksa sen buna layık değilsin. Sen bu memleketin ekmeğini yedin, suyunu içtin, havasını teneffüs ettin, bununla beraber bu millet sana doğru dürüst bir Müslüman gözü ile baktı, arkanda namaz kıldı, dua etti. Daha da önemlisi bu devlet seni imam yaptı, rızkını verdi. Utanmadın mı bu aziz memleketten, utanmadın mı bu sevgili gençleri öldürmeye, hiç düşünmedin mi dinimizde insan öldürmenin günah olduğunu?

“Beni bu memleket, insan yerine koydu, Kuran kurslarında okumama rağmen imam yaptı. Bu devletin, milletin parası ile ekmek yedim. İmam olarak öncülük yaptığım insanlar bana inandı, değer verdi, devlet büyükleri bana saygı gösterdi, şimdi ben bu insanlara nasıl kötülük yapabilirim” diye hiç mi düşünmedin?

İmam efendi; din kisvesi altında hainlik, hıyanetlik düşünmüşsün yazıklar olsun sana. Dinimizi alet ederek geçimlerini halkın üstünden sağlayanlar sadece kendi menfaatlerini düşünürler, her zaman, her fırsatta, fırsat gözetirler, kış uykusuna yatarlar. Hani bir deyim vardır, ‘kurt puslu havayı sever’ diye, siz de bu cinstensiniz. Kış uykusuna yatar, ne zaman yeraltından çıkacakları belli olmaz. Amma havayı koklarlar, tazı gibi koku almasını iyi bilirler. Eğer hava müsaitse yer zıkkımı gibi birdenbire çıkıverirler. Ağızları sıkıdır, emirlere harfiyen uyarlar.

Bahaneleri vardır. Neymiş efendim din elden gidiyor, camiler bombalanacak, dini mabetler yıkılacak vs. vs. Kendi kendilerince senaryo yazarlar, oynamak için fırsat gözetirler. Amma karşıdan biri meşe sopasını gösterdiğinde korkudan çakallar gibi kaçacak delik ararlar. Sanki süt dökmüş kedi gibi sus pus olurlar. Senden daha demokrasi havarisi kesilirler, insan kandırmayı, nemalanmayı, himmet parası toplamayı severler.

Başlarına takkeyi giyer, sakal bırakır, 99’luk tesbihleriyle sokakta gösteriş yaparlar, ona buna, “oruç tutmuyorsun, namaz kılmıyorsun, Allaha şirk koşuyorsun, Keferesin” diye ithamlarda bulunurlar. Hatta “cihat” deyip insan öldürürler. Bunları yapanlar, dinimizi koruduklarını ve dinin icaplarını yaptık diyen cahiller 15 Temmuz’da bu memleketin temeline dinamit koymaya, insanları öldürmeye, devlet malına zarar vermeye utanmadınız mı?

Sevgili halkım: dünya güzel, Türkiye güzel, yurdumun insanları güzel, demokrasi güzel, insan hakları güzel, laik ve sosyal hukuk devleti sınırları içinde yaşamak güzel. Peki nereden çıktı bu haramiler, Haşhaşiler, İskitler, caniler, katiller, insan kasapları siz ne yaptınız? Müslüman müslümanı vurur mu? Kardeş kardeşe kıyar mı? Amma siz vurdunuz, kıydınız, milletimi ikiye böldünüz, gençleri öldürdünüz, Cumhurbaşkanına suikast düzenlediniz, meclisi bombaladınız, TRT’yi bastınız, utanmadınız mı? Cahil bir imama uyarak.

Sizler bu milletin, benim verdiğim vergilerle okudunuz. Subay, vali, kaymakam, profesör, bilim adamı oldunuz. Hiç aklınıza gelmedi mi, beni okutup adam eden, yaşatan bu güzel ve asil millete nasıl ihanet ederim diye. Demek ki çok cahilmişsiniz. İmam efendi ve ona uyan darbeciler, siz nasıl oluyor da bu milletin alınteriyle kazandığı paralar ile alınan devletin tankını, silahını, mermisin, uçağını kullanıp ülkemi yıkmaya, yakmaya kalkıyor ve bu güzel ülkemin güzel insanlarını öldürüyorsunuz?

Bu ülkeye, insanların hak ve hukukuna, sosyal yaşantısına, ekonomisine, kalkınmasına, dünyada söz sahibi olmasına, onur ve gururuna darbe vurursun imam efendi? Bu memleketin nimetlerini, gelirini yedin yetmedi, himmet parası diye bir şeyler icad ettin onları da yedin, şimdi ülkeyi kaosa sürükleyip darbe ile iktidara gelip şeriat düzenini mi kuracaktın? Cebimizden paramızı çaldın, Cuma günleri namazdan sonra toplattığın paralar ne oldu, açıklasana imam efendi!..

Amma çekirge bir sıçrar, iki sıçrar üçüncüde ele geçer. İşte imam efendi ve cemaatçılar bunların hesabını vereceksiniz.

Sevgili halkım: dünün cemaatçıları bugün itirafçı olmuş, pişmanlık yasasından yararlanmak istiyorlar. Sözcü gazetesinden okuduğuma göre bir savcı bütün yaptıklarını cemaatçıların baskısı ile yaptığını, Van Üniversitesi Rektörünü, onun Genel Sekreterini tutuklattığını söylüyor. Peki Savcı bey, Üniversite Genel Sekreteri arından ve utancından intihar etti. Buna ne diyeceksin? Eski Genel Kurmay Başkanına iftira atmadın mı? Bunu da cemaatçıların baskısı ile yaptığını söylüyorsun. Gönlün rahat mı, rahatça uyuyabiliyor musun? Sen her şeyi baskı ile yapacaksan, bu ülkenin haline acırım ...