- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 07 August 2017, Monday 19:35
- 3578 kez okundu
düşünen ayna ... / Av. Aytül ÖZTURAN YILMAZ
Hiç üşenmedim, oturdum, umudumu şarj ettim.
Azimliyim.
Neden mi?
Çünkü bu düzen böyle gitmez.
Gitse de bir yere varılamaz.
Gazeteler… iç karartıcı.
Haberler… izleyen kaldı mı bilmiyorum.
Arkadaş toplaşmaları… herkes dertli.
İş, güç… bize kalan sadece baş ağrısı.
İşte tam şu an hiç üşenmedim, oturdum, umudumu şarj ettim ve tam bir görev bilinciyle hareket etmeye karar verdim.
İlk aşama; pamuk eller cebe…
Hayır, para pul için değil, bayağı ve sade anlamıyla eller cebe.
En son ne zaman ellerimiz cebimizde avare avare dolaştık.
Dolaştıysak bile kaç tane tilki birbiriyle kuyruk savaşı yapıyordu kim bilir. O yüzden, tilkileri müsait bir yerde indirip yürüyüşümüze başlıyoruz.
Ben sıcakta yürüyemem diyenler bir şapka işinizi görür ya da akşam serinliğini de tercih edebilirsiniz, yeter ki yürüyüş başlasın.
Tilkileri park ettik, sıcak hava için önlemimizi aldık, en rahat ayakkabılarımızı giydik, eller cepte.
Yüzümüzde belli belirsiz bir gülümseme kendiliğinden oluştu. Başlıyoruz.
Önünden geçeceğimiz mahalle bakkalına “kolay gelsin, hayırlı işler” diyoruz.
Evde bıraktığımız birileri varsa bakkala girip onlara dondurma sipariş ediyoruz, biz dönünce yeriz, işimiz var. Yürüyüşe devam…
Bir sonraki hedefimiz kahve içebileceğimiz bir yer. Tek başına, utanıp sıkılmadan, ne işi var kadının ya da adamın burada yalnız başına demelerine aldırmadan oturuyoruz. Bir kahve, olmadı bir çay sipariş ediyoruz. O sırada masamızın kirli olduğunu görüp garsonu çağırıyoruz ve dikkat edin, masamızın silinmesini kendisinden rica ediyoruz.
Etrafımıza bakıyoruz. Arabalar vızır vızır, garson bir orada bir burada. Yan masada çocuğu bas bas bağıran kadına kızmıyoruz, motorsikletini öttüre öttüre yoldan geçen delikanlıya zor olsa da içimizden küfür etmiyoruz. Yedik içtik allah bereket versin, hesabı istedik, bekledik hesap gelmiyorsa bir zahmet kasaya gidip ödememizi yapıyoruz, durumu kaosa çevirmenin alemi yok.
Bu zor sınavı başarıyla atlattığımıza göre yürüyüşe devam…
Karşı kaldırımda tanıdığımız birini gördük. Hiç görmemiş gibi yapıp kafa çevirmek yok, selam vermek hatta iki kelam etmek zorunlu. Merhabadan sonra nasılsın sorusunu atlıyoruz ve ne kadar iyi göründüğünü söylüyoruz.
Üzerimize zimmetli tilkiler de olmayınca canımız sıkıldı. Son aşamaya geldik.
Nereye gittiğine aldırmadığımız bir toplu taşıma aracına biniyoruz. Her zaman kullanmadığımız yollardan geçen olursa daha bir güzel olur. Son durağa kadar gideceğiz. İnip binenleri izliyoruz.
Şu meşhuuur “farkındalık” dedikleri aşamadayız. Dünyada sadece bizim yaşamadığımızı fark ediyoruz. Her yaştan insanın mücadelelerini görüyoruz. Kaldırım taşlarını takip ediyoruz. Yeni yapılan apartmanlara, yol çalışması yapan işçilere bakıp dertlenip kederlenmiyoruz. Efendi efendi son durakta inip karşı yoldan dönüş aracımıza biniyoruz. Hep sağa baktıysak gelirken bu defa sola bakıyoruz.
Akşam ne yemek yapacağını, iki gün sonraki düğüne ne giyeceğini, çocuğun harçlığını düşünmeden yollardayız. Dondurma aldığımız bakkalın önüne geliyoruz ve kendimize en çikolatalısını en vanilyalısını en böğürtlenlisini alıp eve doğru yürüyoruz. Kapıda bıraktığınız tilkiler aç aç sizi bekliyor.
Kazandığınız bu kadar başarıdan sonra dondurmanızı paylaşacak mısınız?
Bu haftayı şarj haftası ilan ettim.
Hayırlı uğurlu olsun.
Herkes evrene şahane pozitif enerjiler göndersin.
Bir şey deniyorum da …
-
21.05.2018 Evrenin oluşumu da bir kaos sonucuydu...
-
16.04.2018 Kuduz Aşısı
-
09.04.2018 Sihir
-
19.03.2018 RH Negatif
-
12.03.2018 Cehalet Dönemi
-
05.03.2018 Eşyasallık
-
26.02.2018 İnsanda biraz şans olacak!
-
12.02.2018 Deliler Koğuşu
-
06.02.2018 Yolcu yolunda gerek
-
29.01.2018 Savaş-Barış-Yine Savaş-Yine Barış …
-
22.01.2018 Dersimiz Temizlik
-
15.01.2018 Astrolojik tespitler
-
08.01.2018 İrdeleme nedir, nasıl yapılır?
-
18.12.2017 Çelebiler
-
11.12.2017 Çehov Kanunu
-
04.12.2017 Bir istifanın gerçekleşme hikayesi
-
27.11.2017 Medeniyetleştiremediklerimizden misiniz?
-
13.11.2017 Sinir Harbi
-
06.11.2017 Liste yapmanın incelikleri
-
30.10.2017 Cumhur Bey
-
23.10.2017 İnovasyonun bize etmedikleri …
-
16.10.2017 Sonbahar Havaları
-
04.10.2017 Yoğunum, Yoğunsun, Yoğun
-
25.09.2017 Masal Tarifi
-
18.09.2017 Ne olmuş yani gece ıslık çalsam?
-
11.09.2017 Konuşa(maya)n İnsan
-
28.08.2017 Grazie *
-
21.08.2017 Zap Zap Zap
-
14.08.2017 Isrartes’in Hayatı
-
31.07.2017 Hayat Bilgisi
-
24.07.2017 Bilinçlenmek ya da bilinçlenmemek … İşte bütün mesele bu!
-
17.07.2017 Dağ başını duman almış
-
10.07.2017 Tatil mi?
-
03.07.2017 Sözüm söz!
-
19.06.2017 Vaadetmenin Dayanılmaz Hafifliği
-
12.06.2017 Bekleme Odası
-
05.06.2017 Sus – Konuşma
-
29.05.2017 O mu? Bu mu? Şu mu?
-
22.05.2017 İki lafın beli
-
15.05.2017 Hukuku Bilimle aldatmak
-
08.05.2017 Ben ne bileyim?
-
02.05.2017 Öküzün Boynuzları
-
24.04.2017 Sistem Hatası
-
18.04.2017 “Reset”
-
10.04.2017 İdam izlediniz mi hiç?
-
03.04.2017 Fidye
-
27.03.2017 Öldürünüz değil oldurunuz
-
20.03.2017 Hukuk Guşu
-
13.03.2017 Şaşı bak şaşır!
-
06.03.2017 Pardon, saatiniz var mı?
-
27.02.2017 Biliyorsun, öyleyse yoksun!
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.